Topraktan Ermenilerin katlettiği Türklerin kemikleri fışkırıyor!..
At, eşek, köpek iskeletlerinden “sözde soykırım” veya “derin devlet cinayetleri” delili yaratmaya çalışanlar bu gerçeğe kör...
Van, Erzurum, Kars ve Iğdır’da ortaya çıkarılan toplu mezarlarda, bilim adamlarının işkence ile öldürüldüklerini tespit ettiği yüzlerce Türk’ün kemikleri çıkarıldı. Birinci Dünya Savaşı’nda Anadolu’da Ermeniler tarafından katledilen Türklerin “belgelenmiş” sayısı 517 bin 955. Tarihçiler,
olayların tarihi ve yeri belli olduğu halde sayı tespiti yapılamayan mezalim kurbanlarıyla bu sayının 2 milyonu bulduğunu söylüyor.
1897 doğumlu Ayşe Sevimli, “Cephane yok, silah yardımı yok... Ermeniler köye girdiler. Mevzilerde şehit olanlar oldu. Diğerlerini evlere doldurup gazyağı döküp ateşe verdiler. Aşağılarda bir samanlık vardı. Biz oraya saklandık. Ermeniler buldukları herkesi öldürdüler. Samanlığa da ateş ettiler. Bizden başka iki kadın daha kurtuldu. Gece yarısı dışarıya çıktık, ya Rabbi kimseye gösterme, kan, ateş, inlemeler, feryatlar göğe yükseliyordu. Birisinin butlarına cepler açıp nişanlar çizdiklerini, eziyet ettiklerini gördüm. Bu Seyyad Onbaşı idi. Derenin öbür tarafında beş erkeği kollarından birbirlerine bağlamış, kurşun sıkıyorlardı. Onlar yere yıkılınca defalarca süngüleyerek öldürdüler. Allahım sen gösterme bir daha” diyor Zeve’de yaşadıklarını anlatırken.
İŞKENCE İZLERİ...
Van’ın Çitören köyü yakınında olan Zeve şehitliğindeki toplu mezar, katliamın tanıklarından İbrahim Sargın’ın ifadeleri doğrultusunda bulundu. 4 Nisan 1990’da yapılan kazıda, kafatasları kırık ve ezik, kemikleri çatlak ve yanık iskeletler bulundu.
8 köyden topladıkları 2 bin 2 bin 500 kişiyi Zeve’de rasgele evlere ve ahırlara dolduran Ermeniler, her türlü işkenceyi yapıp üzerlerine ateş açmış, sonra da her yeri yakmışlardı.
Yine Van’da, bu kez Erciş’e bağlı Çavuşoğlu’nda bir evin temel hafriyatı sırasında tesadüfen bulunan 5’i kadın 9 insan iskeleti üzerinde yapılan antropolojik inceleme, uğradıkları vahşetin boyutlarını ortaya koydu.
Biri 15 yaşındaki bir kız çocuğuna, ikisi 17-18 yaşlarında, diğerleri de 30 yaş ve üstü Türkler’e ait bu iskeletler üzerinde inceleme yapan Prof. Dr. Metin Özbek,hepsinin kafataslarında kesici aletlerin bıraktığı darbe izlerinin bulunduğuna dikkat çekti ve bilimsel hükmünü verdi:
“Bilinçli olarak katledilmiş ve işkence ile öldürülmüşlerdir!”
Hacettepe Üniversitesi’nde hazırlanan rapora göre kadınlara ait kafataslarından birinde beyin hedef alınarak indirilen iki darbe izi, diğerinde dört kesme izi vardı. Balta olabileceği düşünülen kesici alet kafatasını yarıp beyne kadar girmişti. Erkeklere ait kafataslarından birinden kurbanın önce kulağının koparıldığı, sonra sol gözünün oyulduğu, beyne giren üçüncü darbeden sonra, tam tepesinden bir dördüncüsünün ve bütün kafatasını yaran beşincisinin indirildiği anlaşılıyordu. Bu kişi dehşetli saldırının ardından bir de ateşe atılmıştı! Diğer kafatasları da aynı izleri taşıyordu; aralarındaki tek fark ölümcül darbenin kaçıncı vuruşta geldiğiydi!
26 Haziran 1991’de Arkeolog Prof. Dr. Cevat Başaran başkanlığında Kars Subatan’da yapılan kazıdaki ilk mezarın en üst tabakasında -1 yaş arası bebeklere ait iskeletler, birkaç metre derininde 12 çocuk ve 3 yetişkin olmak üzere 15 iskelet, Köseoğlulları Mahallesindeki ikinci mezarda 180 iskelet, Tıttıp sokağındaki üçüncü mezarda 257’nin üzerinde çocuk iskeleti ve Köy caminin güneyinde ki samanlıkta 350’nin üzerinde iskelet ortaya çıkarıldı. İlk mezarda ortaya çıkarılan kadın iskeleti kucağındaki kız çocuğuna sarılmış haldeydi!
YOLLAR KÖPEKLERİN YEDİĞİ CESETLERLE KAPLIYDI
Ermeni vahşetinin 120 yaşındaki tanığı Fariz Öztürk ve 95 yaşındaki Durağa Öztürk’ün “Kafalarına balta vurularak ve karınlarına süngü sokularak öldürülenler sokaklarda bırakıldılar” dedikleri Subatan’a giren Türk askerlerinin karşılaştığı manzara bu ifadeleri doğrular nitelikteydi. Ağır bir kokuyla kaplanan Subatan sokakları köpeklerce yenilmiş cesetlerle doluydu.
TANDIR DAMI KATLİAMI
Kazım Karabekir’in hatırlarında verdiği bilgilerden yola çıkılarak 7 Ekim 1988 günü yapılan Erzurum Yeşilyayla kazısında, bir samanlığa doldurularak yakılmış yaşlı, erkek, kadın ve çocuklara ait 100’e yakın iskelete ulaşıldı.
Ermeni mezaliminin yarasının hala kanadığı yerlerden Iğdır Oba Köyü’nde, 1 Mart 1986’da Sakine Aksu’nun anlatımı doğrultusunda yapılan kazıda kafataslarının üzerinde delik, çatlak ve kırıklar bulunan 90’a yakın ceset bulundu.
Bunlar tüyler ürperten Tandır Damı katliamında can veren kişilerdi. Hepsi silahsız ve sivil olan bu insanlar işkenceyle bir tandır evine sokulmuş, yüzü koyun yatırılmış, bacadan üzerlerine gazyağı dökülmüş ve tandır damının ateşe verilmesiyle diri diri yakılmışlardı!
Ermeni Mezalimi -1- Selcan Taşçı
Ermeni Mezalimi -2- Selcan Taşçı
Ermeni Mezalimi -3- Selcan Taşçı
Ermeni Mezalimi -4- Selcan Taşçı
Ermeni Mezalimi -5- Selcan Taşçı
Ermeni Mezalimi -6- Selcan Taşçı
Ermeni Mezalimi -7- Selcan Tasçı
Ermeni Mezalimi -8- Selcan Taşçı
Ermeni Mezalimi -9- Selcan Tasçı
Ermeni Mezalimi -10- Selcan Taşçı
Ermeni Mezalimi -11- Selcan Taşçı
Ermeni Mezalimi -12- Selcan Taşçı
Ermeni Mezalimi -13- Selcan Taşçı
Ermeni Mezalimi -14- Selcan Taşçı
Ermeni Mezalimi -15- Selcan Taşçı
Yorum Gönder