Mimarların başarılı örnekleriyle birlikte ‘mimarlığı savunanlar’ da ödüllendirildi
Mimarlar Odası her iki yılda bir “Ulusal Mimarlık Ödülleri ve Sergisi” düzenliyor. Etkinlik, Mimar Sinan’ın 400’üncü ölüm yıldönümü anısına 1988’de başlatılmıştı… Mimarlık adına akla gelen tüm olumsuz politikaların uygulandığı bir ülkede, bu sanat dalındaki “inadına” başarılı çalışmaların tanıtımları ve özendirilmesi için..
Uygarlıklar ülkesi Türkiye’de, bu uygarlıkların evrensel değerdeki mimari örnekleriyle bezeli bir coğrafyada, günümüz mimarlığının özenli ve başarılı örnekleri, neden “biz de varız” diyebilecek bir ortama kavuşamıyor?
Ulusal Mimarlık Ödülleri ve Sergisi işte bu sorunun “kanıtlarıyla” yanıtlanmasına eşsiz katkılarda bulunuyor.
Yüzlerce başvuru
Bu yılki 13’üncü ödüllendirmede tasarım ve uygulamalarıyla başarıları saptanan mimarların yanı sıra, “mimarlığa sevdalı” yazar, düşünür, karikatürist ve gazetecilerimize de “mimarlığa katkı” ödülleri verildi. 13 Nisan’da ODTÜ Kültür Merkezi’nde düzenlenen törende 241 adaya ait 3542 panoyu inceleyen seçici kurulun değerlendirmeleri çarpıcıydı.
Ziya Tanalı başkanlığında, Ercan Ağırbaş, Zeynep Ahunbay, Alişan Çırakoğlu ve Abdi Güzer’den oluşan seçici kurul, “Mimar Sinan Büyük Ödülü”, “Mimarlığa Katkı Dalı Başarı Ödülleri” ile “Anma Programı” için ödüle değer görülen yapı, proje ve isimleri belirledi. Bu yılın başarılı görülen mimarlarının eserleri, yayınların yanı sıra yurdun değişik yörelerinde açılacak sergilerden de incelenebilecek.
İlk sergi nisanda ODTÜ’de; mayıs-haziranda İstanbul’da; eylülde Bodrum ve Kayseri’de, ekimde İzmir ve Gaziantep’te; kasımda Balıkesir ve Adana’da; aralıkta Diyarbakır’da açılacak. “1988-2010 XII Ulusal Mimarlık Ödülleri Retrospektifi” ise 18 Mayıs-10 Haziran arasında Köln’de gerçekleştirilecek.
Mimarlığa Katkılar
Ödül kazanan ve sergiye katılmayı hak eden mimarlarımızı kutlarken, aynı ödül programında “mimar olmadıkları” halde mesleğe “katkı” alanında başarı ödüllerini alan mimarlık sevdalılarını da ayrıca kutlamak istiyorum.
Ruşen Keleş
“Mimarlığa Katkı Dalı Başarı Ödülü”nü kazanan Prof. Dr. Ruşen Keleş, mimarlıkla birlikte ülkemizdeki kent ve çevre duyarlılığına kazandırdığı engin bilgi birikimi ve özverili mücadelesiyle hiç kuşkusuz çağdaş şehirciliğimizin kuşaktan kuşağa duayeni olacaktır.
Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde uzun yıllar vali adaylarının kent ve çevreye sorumluluk duyan kamu yöneticileri olarak yetişmesine katkıda bulunan hocamız, sayısız makale ve kitaplarıyla da kente ve çevreye duyarlı yapılanma ilkelerinin uluslararası ve ulusal öncelikleri konusunda zengin bir kaynak yarattı.
Bu ödül, aslında Ruşen Keleş’e geç kalınmış bir Mimarlar Odası teşekkürüdür… Odanın hemen tüm etkinliklerine heyecanla katılan hocamızı kutluyorum.
Behiç Ak
Mimarlığa Katkı Dalındaki diğer ödülü hak etmiş sanatçılarımızdan biri de hemen tüm karikatürlerinde “kentli bilinci”nin yükseltilmesine, hayatın içinden örneklerle unutulmaz katkılarda bulunan Behiç Ak.
Gerçi Behiç, aynı zamanda mimar, ama çalışma yoğunluğunu karikatür oluşturduğundan bu sanat dalında ün yapan eserleriyle gerçek bir “kent çizeri” niteliğiyle harikalar yaratıyor…
Behiç Ak’ın özellikle Cumhuriyet gazetesindeki bant karikatürleri sadece gündelik yaşamın değil, ülke sorunları üzerinde gerçekçi saptamaların da yapıldığı çizgileriyle, denebilir ki her bir karikatürü sayfalar dolusu düşünceleri ve gerçekçilikleri sergiliyor.
Özlem Güvemli
Cumhuriyet gazetesinin çalışkanlarından Özlem Güvemli ise sesini duyuramayan kent savaşçılarının sesi gibidir…
Basın dalında mimarlığa katkı ödülünü alan Güvemli, mimar olmadığı halde mimarlığın çağdaş ve toplumsal özlemlerini yansıtan haberleriyle ödül programının en anlamlı isimleri arasında yer aldı.
Güvemli’ye ödül kazandıran meziyetleri, eskilerin “fikri takip” dedikleri türden; bir konuyla tek haber yapmakla yetirmeyip, konunun gelişme sürecini de izlemesi ve okurları hemen tüm aşamalar hakkında bilgilendirmesi...
Melih Aşık
Programın yine basın dalındaki ödülünü paylaşan Melih Aşık için böyle bir onurlandırmanın gerekçesini açıklamaya, herhalde gerek yok.
Milliyet gazetesindeki “Açık Pencere” köşesini sağlıklı ve planlı kentleşmenin savunulması ile bunlar üzerinde engel oluşturan siyasi ve çıkar çevrelerinin sorgulanmasına adayan Aşık’ın, mimarlarca ödüllendirilmiş olması, çalışmalarındaki anlam ve sorumluluğu daha da arttırıyor.
Yazarımız sadece kente ve kültüre duyarlı kesimlerin sözcüsü değil, mimarların da sesi ve soluğu olarak imar düzenbazlıklarının üzerine gitmenin ödülünü aldı.
Mimarlık Ödülleri ve Sergisi ile ülke mimarlığında ve felsefe düzeyinde ulaşılan noktayı kutsuyor, tüm ödül alanları kutluyoruz.
Yorum Gönder