Öğleden önce Saraybosna’da Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı İsmet Spaiç’i ziyaret ediyoruz. Bakıyorsunuz Fatih Sultan Mehmet’in fermanı duvarda asılı. Orada bulunan gayrimüslimlerin güvencesinin kendisi olduğunu fermanında belirtmiş. O günlerden günümüze gelen Osmanlı öykülerini dinliyoruz. Fatih Camiinin gölgesinde olmak, Kılıçdaroğlu’nu da mutlu ediyor. CHP Parti Meclisi Üyesi ilahiyatçı Muhammet Çakmak’ın önerisiyle alınan “7 uyur gezerler” armağan ediliyor.
“Baş çarşı” adı verilen ve tarihi dokunun içinde Kılıçdaroğlu’nun Diyanet Başkan Yardımcısı Spaiç’le birlikte yürümesi son derece ilgi çekiyor. Osmanlı’nın Bosna’daki ilk medresesesi olan 504 yıllık Gazi Hüsrev medresesine gidiyoruz. Eser dimdik ayakta ve hala kullanılıyor. Hemen yanında imam hatip okulu. Kız ve erkeklerin aynı binada öğrenim gördüğü bu okulda 460 öğrenci var. Kılıçdaroğlu, görevlilerle samimi bir sohbete koyuluyor, biraz sonra çarşı içinde ki tarihi Gazi Hüsrev Camiine gidiyor. İçerde ilahiler okunuyor.
Zilha Teyzenin duası
Onu, 450 bin nüfuslu Saraybosna’da herkes Tetka Zilha yani “Zilha Teyze” olarak tanır. 20 yıl önce Bosna savaşı başladığı günden bu yana, o sıkıntılı, yokluk günlerinden bu yana Zilha Teyzenin aşevi hiç kapanmadı. Yardımlarla ayakta duruyor, her gün yemek çıkarılıyor.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Zilha Teyzeyle birlikte yemeğini yedi, ayrılırken iki kurban alımı için bağışta bulundu. Zilha hanım adının bu kadar yayılmasından memnun. Kılıçdaroğlu ayrılırken arkasından “Daime genel başkan ol ve halkı iyi yönet” diyordu.
Şehitler için Mevlit okuttu
Kılıçdaroğlu’na eşlik eden Genel Başkan Yardımcıları Erdoğan Toprak, Faruk Logoğlu, Faik Öztrak, Ayten Kayalıoğlu, Edirne Milletvekili Recep Gürkan, ilahiyatçı Muhammet Çakmak, PM Üyesi Nedret Akova, gösterilen ilgiden ve programın aksamamasından hayli memnundu.
Bosna’da savaşmış, CHP İl Genel Meclisi Üyesi Refik Akova, savaş günlerini anlatıyor. Mostar’da 107 şehidi alabilmek için, esir aldıkları 49 kişiyi düşmanlarına sağ teslim ettikerini anlatıyor. Her tarafta anı, her tarafta acı var…
Kılıçdaroğlu şehitleri unutmamış. Savaş günlerinde askeri karargah olarak kullanılan salonda, bu kez din görevlilerinin dualarını, ilahilerini huşu içinde dinliyoruz. Türkiye’den getirilen gül suyu dökülüyor, mevlit şekeri dağıtılıyor. Hep birlikte Bosna şehitlerine dua ediyoruz. Kılıçdaroğlu, bu tablo karşısında son derece duygulanıyor…
Kılıçdaroğlu: Gizlemek için dini kullanıyorlar
Derken, Saraybosna’nın “Baş çarşısı”sında Siirtli Atilla’nın işletmecisi olduğu Zeytin lokantasındayız. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın, “camiler kapatıldı” iddiasına değiniyor, “Bunlar, İstanbul’da dünya kadar cami alanını işyeri yaptılar, alış-veriş merkezine dönüştürdüler. Bunların gözlerini rant bürümüş” diyor. Kılıçdaroğlu, sadece SÖZCÜ’ye şunları anlatıyor:
Örnek verdiği konular 1930’lu yıllara ait. Camilere, imam hatiplere, Diyanet’e girmelerinin sebebi zamları, yolsuzlukları, işsizliği gizlemektir. Bunları gizlemek için dini kullanıyorlar. Ancak, Anadolu’da bunların hiçbir karşılığı yok.
Hurafelerle büyüdüler
Başbakanın yaptığı açıklamalara bakın. Millet savaşa giderken, o dedesinin kümeste saklandığını söyledi. Bu sözlerle dedesine hakaret ediyor. Bunlar, hurafelerle büyüdü. Kurtuluş savaşımızın milli kahramanlarından İsmet İnönü’yü için bile ‘asker kaçağı’ dediler.
AKP Devletiyle mücadele
Biz, “AKP Devleti’yle mücadele ediyoruz. Valisiyle, kaymakamıyla, emniyetiyle, savcısıyla, hakimiyle ve medyasıyla mücadeleyi sürdürüyoruz. TBMM’de soru önergelerimize ya hiç cevap vermiyorlar ya da eksik, alakasız bilgiler aktarıyorlar. Arkadaşları uyardım, bundan böyle bilgi edinmeye göre istediğimiz bilgiler verilmezse olayları mahkemeye götüreceğiz. Bugün, parlamentonun da işlevini kaybettiği görüşündeyim. Düşünün, memurlar 4 aydır zamlı maaşlarını alamıyor. CHP iktidarda olsa bize şimdi neler söyler, neler yazar, memurlar nasıl sokaklara dökülür, ‘en beceriksiz hükümet’ diye demediklerini bırakmazlardı. Ancak, AKP yapınca insanlar korkudan konuşamıyor, eleştiremiyor.
Askerlerimizi ziyaret, Mostar, derviş tekkesi derken Ankara yolundayız…
Yorum Gönder