Bir Ahmet Kaya aşkıdır gidiyor....
Adamı dışlayıp, yurt dışına süren de bu düzen
Neredeyse halk kahramanına dönüştürüp özür dileyen de yine bu düzen...
O yuhalandığı gecede orada olanların çoğu arkadaşıydı, aynı tipler
şimdi de Recep abimin arkadaşları.. yada öyle görünüyorlar...
Kürt olmanın dışında ne özelliği var Ahmet Kaya'nın?
Bu düzen Ahmet Kaya'yı Kürt olduğu için dışladı diyorsanız
Şimdi de Kürt olduğu aşkı ilan eden, onu el üstünde tutan yine bu düzen değil mi?
Eski düzende liberal gericiler vardı, şimdiki düzende ise dinci faşistler..
Türkiye'de şimdi Kürt olun, hele bir de PKK'lı olun, adınız ister Ahmet Kaya ister başka bir şey olsun, baş tacı ederler..
Çünkü Recep abimlerin Kürt oylarına ihtiyacı var...
Ahmet Kaya'nın özelliklerine dönelim..
Hem Kürt hem de iyi türkü söylüyor diyorlar...
İyi de bu memlekette iyi türkü söyleyenlerin çoğu zaten Kürt değil mi?
Türkülerini seven çoktur. Ama ben sol maskesinin arkasına gizlenmiş
arabeski sevmem. Dinlemem. Dinleyenlere de, zevkler tartışılmaz der
geçerim.
Devam edelim, hem Kürt, hem iyi türkü söylüyor, ayrıca solcu diyorlar...
İyi de bu memlekette solcuyum diye geçinenlerin çoğu Kürt değil mi? Ayrıca solculuk Kürtlerin tekelinde mi?
Kürt olduğu, halk ozanı olduğu, solcu olduğu için dışlandı, sürgüne
gitti. Paris'te öldü, haksızlık edildi diyorsanız yine susarım.
Ama
PKK'nın adına dernek açtığı, burayı örgütün Paris'teki buluşma noktası
yaptığı Ahmet Kaya'yı, Recep abim övgüyle, sevgiyle anıyorsa, ona sahip
çıkıp, gözyaşı dökecek hale geliyorsa, durun kardeşim, burada durun
derim.
Recep abimin arkasına takılıp ağıt yakanlar kervanına
katılarak Barzani-Şivan-Ahmet Kaya üçlüsü üzerinden yerel seçimler
öncesi Kürt oylarını toplama kurnazlığına, duygusal bile olsa ortaklık
yapmayın derim.
Ahmet Kaya aşkına düşenler, Sol arabesk söyleyen bir
Kürt'ün hikayesini Recep abimin ağzından dökülen, İmam-Hatip usulü
yazılmış metindeki sözlerden etkilenerek dinleyince kafalarınız karışmış
olabilir. Öyleyse bana küfür edeceğinizi bile bile sizi uyarmak
isterim.
Yılmaz Güney'i ne çabuk unuttunuz. Adam hem Kürt hem solcu
hem iyi bağlama çalıp söyler, hem de yurt dışına gitmek zorunda kaldı. O
da sürgünde Paris'te öldü. Onun da mezarı Paris'te.
Ama Yılmaz
Güney, iyi bir sinema oyuncusu ve yönetmenidir. Kitapları vardır. Ayrıca
fikir adamıdır. Dergilerde makaleleri yayınlamıştır. çok okumuş, çok da
yazmıştır.
Ama, Yılmaz Güney'i PKK'lılar, Kürtçüler hiç sevmez.
Paris'te kafasına kaç kez silah dayayıp, örgüte destek olmayı reddettiği
için ölümle tehdit edildiğini bilen var mı?
Yılmaz Güney'i sadece
PKK değil dinci faşistler de sevmez. Diyarbakır'daki şovda ve daha
sonraki konuşmalarda Recep abim, Yılmaz Güney'in adını neden ağzına
almadı? Yılmaz Güney'in Kürt olduğunu, sürgünde öldüğünü bilmiyor muydu?
Yılmaz Güney, hiçbir zaman ortalıklarda Kürt'üm havalarında dolaşmadı.
Solcuyum, sanatçıyım,fikir adamıyım ama Türkiye topraklarının has
evladıyım dedi.
Ahmet Kaya aşkına düşenler, bu ayrıntıyı iyi
düşünün, Recep abimin oy hesaplarını görün derim. Ama hepsinden önce
Recep abimin Ahmet Kaya aşkı ile Yılmaz Güney nefreti nereden
kaynaklanıyor diye sorgulayın.
Yanıtı bulanlar bana hak verecek, bulamayanlar ise sövecektir.
Gürbüz Evren / Siyaset Bilimci
Yorum Gönder