İller
Bankası’ndan, çoğu davet yöntemiyle ihale verilen müteahhitlere
otomobil aldırıldığını, bu otomobillerin önemli bir bölümünün “hizmet”
amacıyla değil, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın seçim
bölgesinde, banka ile ilgisi olmayan kişilere tahsis edildiğini Sayıştay
raporuna dayalı olarak açıklamıştık. Rapordan sadece küçük bir bölüm
almıştık.
Türkiye’nin ne hale geldiğinin bilinmesi açısından
belirtiyorum, gazetemizde bu skandalın yazıldığı gün, bu yazının
devamının da gelebileceğini bilen İller Bankası yönetimi karar aldı.
Çalışanlara internette gazetemizin erişimi yasaklandı… Helal olsun size!
Bize bu yaptırımı uygulayan yöneticilerin, raporu hazırlayan Sayıştay
için de bir yaptırımı olacak mı?
Ne oldu genel müdürlük binaları
Ankara
Opera Meydanı’nda, İller Bankası’nın aktifine kayıtlı olan, biri 11,
diğeri ise 7 katlı genel müdürlük binaları bulunuyor. Bunlardan 7 katlı
olanının yıkımı tamamlandı. 11 katlı olan bina ise boşaltıldı ve oranın
da yakında yıkımına başlanacak.
Yıkılmasına bir şey demiyoruz. Ancak,
madem 11 katlı olan binayı yıkacaktınız, bir yıl önce milyonlarca lira
harcama yapılarak tepeden tırnağa niçin yenilettiniz? Bu kadar harcamayı
yıkacağınız bina için yapmaya nasıl gönlünüz, vicdanınız el verdi?
Milli servet niteliğindeki binaların önce onarımının yapılması, ardından
da yıkımı vicdanlarınızı sızlatmıyor mu?
İşi lojmana taşıdılar
Genel
müdürlük için Çankaya’da yeni bir hizmet binası yaptıracak ya da
kiralayacak. İller Bankasının adına, şanına yakışan çok lüks bir bina
olacakmış… Devlet öyle bir lükse düşmüş ki hemen her bakanlıkta en çok
yapılan tamirat-tadilat ve yeni binalar. İller Bankası hiç geri durur
mu? Genel müdürlük binalarını boşaltan İller Bankası’nın bugün nerede
olduğunu merak ediyorsunuzdur. Daha önce lojman olarak kullanılırken üç
ay önce tahliyesi gerçekleştirilen, Ankara Macunköy’deki lojmanlarda
şimdi çalışmalar sürdürülüyor. Buradan da yeni kiralanan ve iç kısımları
ilave masrafla banka tarafından yapılan bir binaya taşınılacak.
Banka yöneticileriyle, cami yöneticileri aynı
Ülkemizde
90 bin civarında cami bulunuyor. Her yıl ortalama 5 bin yeni cami
yaptırılıyor. İller Bankası’nın Opera Meydanı’ndaki kıymetli genel
müdürlük binası yıktırılınca, orada hemen temeller kazılmaya başlandı.
İller Bankası binasının yerine cami yapılmasına karar verildi. Önünde
her gün 100 binlerce kişinin geçtiği cami alanının etrafı yüksek
perdelerle çevrildiği için içerdeki çalışmanın ne olduğu bilinmiyor.
Dahası bir tabela da asılmamış.
İller Bankası Yönetim Kurulu
Başkanvekili Ahmet Arslanoğlu’nun ve üst düzey bazı yöneticilerin cami
yaptırma ve yaşatma derneğinin de yöneticiliğini yaptığını belirtelim.
Bu cami çok çabuk yapılır. Çünkü, parası müteahhitlerden çıkacak. Tabii
onlar da babasının hayrına bu yardımı yapmıyor. İller Bankası’ndan davet
usulüyle kendilerine büyük ihaleler veriliyor. İhale bedelinin yüzde
20’si kendilerine avans olarak ödeniyor. Bazı müteahhitlerden
öğrendiğim, daha avans verilmeden cami derneğine ne kadar yardım
yapılacağının da pazarlığı yapıldığıdır. Bankada işinizin yürümesi,
bundan sonra ihale alabilmeniz, hak edişlerinizin zamanında ödenmesi
için sizin de cami inşaatına yardımda bulunmanız gerekiyor. Ne de olsa
bankanın yönetim kurulu başkanvekili ile cami yaptırma derneğinin
yöneticisi aynı kişi…
Müteahhit “yardım yapmıyorum” diyebilir
mi? Peki, müteahhit bu parayı her halde cebinden vermiyordur? O da davet
usulüyle aldığı ihalede camiye yapılacak yardımı da mutlaka hesaba
katmıştır. Cami gibi kutsallığı hiç bir şekilde tartışılmayacak
mekanların böyle şaibeli uygulamalara konu edilmesi utanç verici bir
durum değil mi?
Yasaya aykırı temsil giderleri
Söz İller Bankası’ndan açıldığına göre, bankanın 2012-2013 dönemine ait Sayıştay raporundan bir bölüm okuyalım:
“Maliye
Bakanlığı Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü’nün yazısına rağmen, 27
Şubat 2013 tarih ve 7/143 sayılı Yönetim Kurulu kararıyla da, 31 Mart
2006 tarihinden bu yana olduğu gibi yasa hükmüne aykırı uygulamaya devam
edilmesi yönünde karar alınmıştır. Bu kapsamda, farklı pozisyonlardaki
toplam 126 personele 1 milyon 297 bin TL tutarında harcama yetkisi
verilmiştir. Ayrıca, aktif görevden alınıp müşavir kadrosuna atanan ve
üzerlerinde herhangi bir aktif görevi olmayan 8 personele de temsil ve
ağırlama yetkisi kullanma izni verildiği görülmüştür.”
Üst düzey
yöneticilerin ve misafirlerinin yemek, çay, kahve, meşrubat
masraflarının da toplamı 1 milyon 225 bin lira olduğunu öğreniyoruz.
Afiyet olsun beyler…
Yorum Gönder