Ermeni Davasının en etkili propaganda yayınlarından ünlü Mavi kitabın nasıl ve neden hazırlandığını incelemeye devam ediyoruz.
1915 Mart’ının ilk
günlerinde Lord Bryce Dışişleri Bakanlığı’nı arayarak başlangıçta Rusya’nın
kontrolünde bir otonom Ermenistan kurulması için hazır olunduğu konusunda,
Rusya ile bir anlaşma yapılmasını teklif etti. Bryce böyle bir deklarasyonun
Ermenileri mutlu edeceğine, müttefiklere Türkiye ile savaş sırasında yardımları
olacağına inanıyordu. Nisan ayında da Ermenileri Kilikya bölgesinde Türklere
karşı bir isyana teşvik etti.
2 Ekim 1915 tarihinde
Lord Cramer Dışişleri Bakanlığı’nda Lord Crewe’e bir mektup göndererek detaylı
olarak İngiliz Hükümeti, Türk –Ermeni
olaylarını kullanarak Amerika’da bir propaganda kampanyası başlatıp
başlatamayacağını sordu. Gerçekte onun konuşmasından dört gün sonra Lord
Bryce Ermenilerle ilgili olarak Ermeni kaynakları ve misyonerlerden alınan
bilgilere dayanarak korkunç bir tablo çizdi. Lord Cramer de haberi olmadan veya kasıtlı olarak Anadolu’da Ermeniler
tarafından çıkarılmış isyan olmadığını söyledi.
Ekim’in ilk günlerinde
ABD Hükümeti’nin, insanlık namına, İstanbul’daki elçisi vasıtasıyla Osmanlı
Hükümeti’ne sert bir protesto notası verdiği basında belirtiliyordu. Kısa bir
süre önce Alman sefiri, Trabzon’daki
konsolosluktan alınan bilgilere dayanarak Ermeni kışkırtıcılığı karşısında Türk
Hükümeti’nin aldığı tedbirlerin haklı olduğunu Amerikan hükümetine bildirmişti.
Ancak İngiltere Türkiye’deki Ermeni olaylarını propaganda amacı ile büyütmek
istiyordu. Bu amaçla İngiltere’nin Amerika Elçisi Cecil Spring – Rice, “Ermeni
Soykırımı” ile ilgili sahte haberleri elden Bası’na vermeğe başlamıştı.
İngilizler işi daha da ileri götürerek Ermeni göçü ve soykırım iddiasına
yarayacak fotoğraf avcılığına çıktı. Böyle fotoğraf elde etmede sıkıntıya
düşünce, bu konuda destek vereceği vaadinde bulunmuş olan Lord Bryce’a
başvurdular. Ancak o da Ermeni dostlarının yardımına rağmen Türkiye’deki
olayları bir soykırım olarak resimleyecek hiç bir belge bulamamıştı. (1) Çünkü
hayallerindeki “toplu kıyımlar” bir iki kişisel veya grupsal toplum olayları
dışında asla vuku bulmamıştı.
16 Ekim’de İngiltere’nin
Vatikan temsilcisi M. Gregory Dışişleri Bakanlığı’na Papanın Padişaha özel bir
mektup gönderdiğini bildirdi. Şubat 1916’da Osmanlı Devleti isyanları İngiliz,
Rus ve Fransız ajanlarının kışkırttığını, silah temin ettiğinin tespit
edildiğini ilan edince, İngilizler tarafsız ülkeler ve ABD’ye bir bildiri
göndererek Ermenileri kışkırttıkları iddiasını reddettiler.
Aynı günlerde ABD’nin
Osmanlı Devleti’nin göç politikasını resmi olarak protesto ettiği Amerika’daki
İngiliz elçisi tarafından bildirilince, İngilizler ABD kamuoyunun desteğini
kazanmak ve savaşa katılmasını sağlamak için “Ermeni Olayından”
propaganda malzemesi olarak yararlanabileceklerini düşündüler. İngilizlere
istihbarat ve haber alma servislerinde çalışan Lord Bryce, Arnold Toynbee,
Aneuren Williams gibi Ermeni yanlısı ve Türk düşmanı sivil ve askeri müşavirler
İngiliz Hükümeti’nin “Ermeni soykırımlarını” yayması gerektiğini
söylüyorlardı. Böyle bir propaganda ülke dâhilinde küçük müttefik Ermenilere
destek verecek ve Türklere karşı nefret duygusunu arttıracaktı. Dış dünyada da
İngiltere’nin müttefiki “Rusya’nın
Yahudilere karşı yaptığı, zulüm konusunda uyanan uluslararası olumsuz ilgiyi” Türkler
üzerine çevirecek, tarafsız ülkeler, ABD, Yunanistan ve Haşimi Arapların Antant
devletlerini desteklemesi de sağlanmış olacaktı. (2)
Ermeni kaynakları ve
misyoner raporlarından bilgi toplama görevi Ermeni sempatizanlarından Viscont
Bryce ve Arnold Taynbee’ye verildi. Bu bilgiler daha sonra “Osmanlı
İmparatorluğu’nda Ermenilere yapılanlar 1915–16 adı altında yayınlanacaktır.
Bryce 1 Temmuz 1916’da Dışişleri Bakanı Grey’e “tarihsel gerçeklerden ziyade
etkinliği olacak genel hikâyeleri seçip toplamayı uygun gördüğünü bildiriyordu.
Ermeni kurumlarından gönderilen tarihsel değerlendirme itibariyle şüpheli ama o
günlerde inandırıcı olabilecek olayların toparlanması konusunda yardımcı olarak
Oxford’daki Balliol Koleji eski öğretim üyelerinden Arnold J. Toynbee’nin
desteğini sağladı. (3)
Vikont Grey 23
Ağustos’ta verdiği cevapta raporun çok açık ve net olduğunu, yayınlanması
halinde konuya ilgi duyanların kalpten
etkileneceğini ve insani duygularına hitap edebileceğini söyledi. Ayrıca
sadece o günlerde savunmasız Ermenilere davranışı nedeniyle Osmanlı Devleti’ni
sıkıştırmakla kalmayıp, gelecekte de tarihçiler için bir hazine olacağını ilave
etti. İşte “Mavi Kitap” olarak ün kazanacak olan propaganda kitabı bir
İngiliz hükümeti ve Ermeni örgütleri işbirliği ile hazırlanmış oldu.(4)
Bir sonraki yazımızda
sizlere ünlü Prof. Arnold Toynbee’yi ve neden bu çalışmada rol üstlendiğini
anlatmaya çalışacağız.
DİPNOTLAR:
(1) S.Sanyel, The Great War, s.140.
(2) Aynı Eser, s.141–143.
(3) Aynı Eser, s.144.
(4) Aynı Eser, s.144.
Yorum Gönder