Birleşmiş Milletlerin kayıtlarında Kürdistan diye bir devlet var mı?
Yok.
Peki, olmayan bir devlete FIFA nasıl devlet statüsünü verir?
FIFA ne midir?
Uluslararası Futbol Birliği’dir.
Evet mümtaz(!) Türk basını saklıyor ama FIFA Kuzey Irak’taki yerel Kürdistan’ı tanıyarak ona vize verdi.
Başka bir anlatımla Kuzey Irak futbol takımı Kürdistan ismiyle uluslararası organizasyonlara katılabilecek.
Katılacağı ilk turnuva da açıklandı.
Kürdistan takımı Lübnan’da ki organizasyonla uluslararası arenaya çıkıyor.
Bu o kadar önemli mi demeyin, önemli zira bakın FIFA onlarca yıldır KKTC’ye bu statüyü vermiyor.
Öyle ki Türk Milli Takımı bile KKTC ile özel olsun bir maç yapamadı.
Yapsaydı Türkiye’de FIFA’dan atılacaktı.
Gelelim asıl büyük rezalete:
FIFA’da bir kural var.
NATO misali üye olan ülkeler itiraz ederse yeni üye kaydedilemiyor.
Peki, bu ne anlama mı geliyor?
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Kürdistan ismiyle bir futbol takımının FIFA’ya dâhil edilmesini onayladığını gösteriyor.
Türkiye itiraz etse Kürdistan tıpkı KKTC misali FIFA’nın dışında kalacak ama Tayyip Erdoğan hükümeti hayır demeyip Kürdistan’ın çok önemli bir zeminde uluslararası tescil görmesini sağlıyor.
Lafı dolandırmadan söyleyeyim bu tavır tartışmasız olarak Bağımsız Kürdistan’ın Ankara tarafından fiilen tanınmasıdır.
Tamam, Tayyip Erdoğan BOP Başkanı olarak görevini yapıyor ama peki ya CHP ile MHP bu tablo karşısında neden kıyameti koparmıyorlar?
Pardon onlar da BOP’un yardımcı aktörleriydi değil mi?
Hanefi Avcı’nın büyük suçu!
Dün bir haber gördüm:
Silivri’de tutuklu olan Emniyet Müdürü Hanefi Avcı’ya yazdığı kitapta savcı Osman Şanal’a iftira ettiği gerekçesi ile 1 yıl 6 ay ceza verilmiş.
Göreceksiniz sırada başka cezalar var, çünkü Hanefi Avcı çok büyük bir suç işledi!
Ne mi yaptı?
Yazdığı kitapla F Tipi’nin devlette kadrolaştığını isim isim belgeledi.
O gün bugün F Tipi cemaat o imajla gerilemeye devam ediyor.
Çok değil bir-iki yıl önce tozu dumana katıp herkesi titreten F Tipi şimdi Fenerbahçelilerden bile dayak yiyor ki bu süreci bedel ödeyerek açan Hanefi Avcı’dır.
Kendine iman etmeyenin vay haline
Bu satırların yazarının iki ayrı medya gurubundan muhalif olduğu için siyasi baskılarla nasıl kovulduğunu bir buçuk yıl önce Yeniçağ’da açık şahitler göstererek yazmıştım. Konu hala yargıda olduğu için burada ayrıntılarına girmiyorum.
Sadece ben değil, muhalif olan onlarca yazarın susturulduğu vakıadır.
Gelinen noktada kovulacak muhalif yazar kalmadığı için şimdi olumsuz laf eden yandaşlar hedefe oturtuluyor.
Örnek mi?
Birkaç gün öne Uludere olayında Başbakan’ı eleştirdiği için Ali Akel’in Yenişafak gazetesinden kovulması…
Görüyorsunuz Başbakan’a zerre eleştiri getirdiğiniz an anında işinizi kaybediyorsunuz.
Yok, Ali Akel münferit değil, işte Mehmet Altan örneği de ortada…
Bitmedi, hatırlayın Ahmet Taşgetiren Yenişafak’tan niye kovulmuştu?
Aynı şekilde Tayyip Erdoğan için “Obama geldi, Bush oldu” değerlendirmesini yapan Fehmi Koru az mı dayak yedi?
Hülasa Tayyip Bey’in ölçüsü sadece ve sadece kayıtsız şartsız kendine imandır.
Eşikteki Müslüman kıyımı ve kürtaj
ABD ve Avrupa ülkelerinden sonra Türkiye de Suriye diplomatlarını sınır dışı etti.
Bunun adı izolasyon ve ötesidir.
Seçim yılında olan Obama seçmenini ürkütmeden AB ve Türkiye gibi yandaşları aracılığı ile operasyonunu sürdürüyor.
Hedeflenen, Suriye’de iç savaştır.
Peki bunun anlamı mı?
Suriye halkı birbirine düşürülüp milyonlarca Müslümanın kanı akacak ve buna ilaveten Türkiye’nin güney sınırları değişecek yani Kürdistan resmen kurulacak.
Çok aleni olan bu geleceği AKP hükümeti neyle örtmeye çalışıyor biliyor musunuz?
Kürtajla…
Neymiş efendim kürtaj cinayet imiş.
Tamam, cinayet de Suriye’de akacak kan cihat mı?
Yorum Gönder