Sol Cephe’de Yeni Bir Şey Var - Mine Kırıkkanat

Fransa’da solun yeni idolü Jean Luc Melenchon, Tanca doğumlu tipik bir Fransız.
Çünkü Bask İspanyol asıllı Fransız ilkokul öğretmeni bir anneyle, sade suya tirit Fransız PTT memuru bir babadan olup, Fas’ın Tanca kentinde dünyaya gelmek, ancak tipik Fransızlara nasip bir karışıklıktır.
Neyse.
Adam, “gibi” yapması gereksiz bir adam. Gururlu, dik ve öfkeli karakterini kuşkusuz İspanyol yanı belirliyor. Siyasal inançlarını ise Fransız cumhuriyetçiliği. Çünkü babadan oğula, Grand Orient locasında, mason. Birbirini kollamak için bir araya gelen kapitalist biraderlerden değil, öylesini reddediyor zaten. Fransa’nın masonluk tarihinde, 1789 devrimini yeşerten eşitlik, özgürlük ve laiklik fikirlerinin önemli bir yeri var ve sosyalist Melenchon, duvar işçisi anlamına gelen “mason”lardan.
Hedefi kurşun gibi vuran bir söylemi, söylemin ardında hem felsefe yüksek lisansı, hem de saatçi ustalığı var. Üniversiteyi okurken, ince ayar ve sabır isteyen saat atölyelerinde çalışmış. Gazetecilik yapmış, sonra. Desinatör ve yazar. Mizahı güçlü. Çok genç yaşta yazıldığı Sosyalist Parti’nin “Cuma” dergisini yönetti, uzun yıllar. Hepsini elceğiziyle yazdığı ve cumhuriyet ilkelerini savunduğu 11 adet siyasal fikir kitabı var. Bakan oldu, milletvekili vb. oldu, ama üyesi olduğu SP’yi sürekli sağa kaymakla eleştirdi ve parti içinde, Marksizmi referans alan gerçek sol düşünceyi savundu.
2008’de yollarını ayırdı Sosyalist Parti’den. Adı üstünde, Sol Parti’yi kurdu, kendi kişiliği gibi gölgesiz ve dik.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerine, Fransız Komünist Partisi ile Sol Parti’nin başı çektiği ve çevrecilerden antikapitalist militanlara, pek çok sol örgütü buluşturan Sol Cephe’nin ortak adayı olarak katılıyor.
Programına göre, eğer seçilirse, Fransa’da yılda 360 bin Avro’nun üstündeki tüm gelirleri yüzde 100 vergilendirecek. Zengin kişi ve şirketlerin bu paranın üstündeki kazançlarını yurtdışına kaçırmalarını sağlayan tüm “alavere dalavere” yollarını tıkayacak ve “vergi cennetleri” denilen zulaları bitirecek. Enerji sektörünü tümüyle devletleştirecek ve reel sektörü beslemeyen sanal finans âlemini darmadağın edecek! Buna karşın, “önce insan” sloganına uygun olarak emeklilik yaşını 60’a çekmeyi, brüt asgari ücreti 1700 Avro’ya çıkarmayı (halen 1398 Avro) ve daha neler neler vaat ediyor, Melenchon.
Kapitalizmin küresel rekabete dayalı kuralları içinde düşünen herhangi bir ekonomist, bu vaatleri elbette “uçuk” diye niteler. Ama hiçbiri, kamuoyu yoklamalarında -şimdilik- yüzde 15 oy potansiyeliyle sağ iktidar partisinin adayı Nicolas Sarkozy ile Sosyalist Parti’nin adayı François Hollande’ın ardından üçüncü sıraya oturan Melenchon’un temsil ettiği Sol Cephe için tutulamaz değil.
Çünkü niyetleri bu: Ekonomiyi krizden çıkarmanın tek yolunun küresel kapitalist sistemden çıkmak olduğunu savunuyorlar. Önerdikleri sistem de özel mülkiyeti yasaklamayan, demokratik bir komünizm! Spekülatif borsa borçlarının halkın sırtından karşılanmayacağı, milli gelirin daha eşit dağılacağı, başka bir deyişle zenginlerin yarattığı ekonomik kriz faturasının halka ödetilmeyeceği, reel ekonomiye dayalı, toplumcu ve paylaşmacı bir sistem.
61 yaşındaki Jean Luc Melenchon, Sol Cephe’nin adayı olunca servetini açıkladı: Bankada 120 bin Avro’luk birikimi, Loiret’de bir kır evi, Paris’te kredi borcunu ödemekte olduğu 76 m2’lik bir dairesi ve AB milletvekilliğinden 6200 Avro aylık geliri var.
Fransa’da gerek merkez sağ, gerekse merkez sol, küresel kapitalizmin yarattığı krizden çıkmak için krizi oluşturan kuralların dışına çıkamayan “kemer sıkma” politikalarından başka bir çözüm öneremezken…
Mütevazı yaşamı, lekesiz siyasal geçmişi ve önerdiği programla uyum içinde olan Melenchon, vurucu söylemiyle sola küskün aydınları, sanatçıları ve politikacıların değişip politikaların aynı kalmasından ötürü seçim sandığına bile gitmeyen mutsuz gençliği arkasına aldı, kızıl umutlar estiriyor.
Kimse Melenchon’un Fransa cumhurbaşkanı seçileceğine -şimdilik- ihtimal vermiyor. Ama 22 Nisan ve 6 Mayıs’ta yapılacak iki turlu seçimlerin birinci turunda alacağı oy oranı, hem finale kalacak “sol” adayla pazarlıkta, hem de haziran ayında yapılacak genel seçimlerde yeni komünistlerin, Sol Cephe’nin siyasal ağırlığını belirleyecek.
‘G’ NOKTASI
TV5Monde kanalında Fransa cumhurbaşkanı adaylarından Nicolas Dupont Aignan, geçen çarşamba kendisine yönelttiğim; “Türkiye üye olursa AB dağılır, diyordunuz. Cumhurbaşkanı seçilirseniz, Fransa’yı Avro’dan, Schengen’den çıkarmayı ve anayasasını iptali, hatta AB bayraklarını indirmeyi öneriyorsunuz. AB’yi dağıtmak için Türkiye’nin yardımına hâlâ ihtiyaç var mı” sorusuyla dağıldı.
Bu gece TSİ 22’de, aynı kanalda bir başka cumhurbaşkanı adayı, François Bayrou’ya soru yöneltiyor olacağım.
Fransızca bilenlerin ilgisine...
Dünyamızın bir numaralı sorunu, 700 bin askeriyle beş kıtaya gölgesi yayılan Amerikan imparatorluğudur.
JEAN LUC MELENCHON

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget