Kılıçdaroğlu: Anayasa’da masadan kaçan biz olmayız

Genç Bakış’ın bu haftaki konuğu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ydu. Mersin Toros Üniversitesi’nde, öğrencilerin güncel konulardaki sorularına cevap verdi. Anayasa değişikliği konusunda kararlı olduklarını ve masadan kaçan tarafın, kesinlikle kendileri olmayacağını söyledi. 4+4+4’ün yanlış bir proje olduğunu ve o yaşta kendi çocuğu ya da torunu olsaydı yasaya rağmen okula göndermeyeceğini söyledi. Sarıgül ve Tekin’e yönelik sorulara açıklık getirdi.
İşte programdan satır başları:

Yeni anayasa mutlaka yapılacak
- Başkanlık sistemi tartışması tümüyle yapaydı, gündem değiştirmek içindi. Olması gereken parlamenter rejim ama eksiğimiz var. Yasama güçlü değil bunu anayasa değişikliği ile dengelememiz lazım.
- Yeni anayasa mutlaka yapılacak. Masadan kalkan parti biz olmayacağız.
- AKP’de herhangi bir ilde ikinci bir adam gördünüz mü? Tek adamlık var. CHP’de öyle mi? O yüzden CHP kongrelerinde tartışma yaşanıyor. Ama artık kongrelerde, kurultaylarda, masayı, sandalyeyi atanı tutup partiden atacağım.
- Çiftçinin durumu iyi değil. Özellikle Suriye, İran, Irak ve Rusya politikamız ihracatı etkilemiş.

Taşeron olmamalıyız
- İlk defa bir Başbakan Batılı egemen güçlerin diliyle Ortadoğu’ya sesleniyor. Batının egemen güçleri istiyor diye biz Suriye ile düşmanız. Neden biz onlarla savaşıyoruz, ne alıp veremediğimiz var? Demokrasi yokmuş orada. Bizim ülkemizde var mı ki?
- Biz aktif bir dış politikayı istiyoruz. Ama bütün bunları kendi özgür irademizle yapmalıyız. Yoksa Amerika istedi ben böyle konuşacağım olmaz. Türkiye Cumhuriyeti birilerinin taşeronu olmamalı.
- YÖK’ün Anayasa’dan kaldırılması, üniversitelerin YÖK belasından kurtulması lazım. Bilimin, üniversitelerin başında sopa olmaz. Öğrencilerin üniversite yönetiminde söz ve karar sahibi olmaları lazım. Burs miktarları arttırılmalı. Yurt sorunu çözülmeli.
- Havayolu işçileri grev yapıyor. Sen misin yapan, 150 işçinin işine son veriliyor. Sosyal devlet bunu yapmaz. Bunun adı diktatörlük.
- Şimdi hava-iş sektöründe grev yapılamaz diye bir yasa getiriyorlar. Demokrasinin olduğu hiçbir ülkede bu yapılmaz.

4+4+4 yanlış
- Biz çocuklarımızı diploma alsınlar diye okula bir şeyler öğrensinler diye dershaneye göndeririz. Bizim eğitim sistemimizin özeti bu.
- Hiçbir annenin çocuğunu 5 yaşında okula göndereceğini sanmıyorum. Hiçbir anne çocuğunu feda etmez. Günde 15 lira ceza sistemi çalışmaz.
- Benim torunum olsa 5 yaşında okula göndermem. Ortada yasa olsun ne olacak. Benim çocuğum mu önemli yasa mı? O yasa çalışmaz. Yasalar toplumun vicdanının kabul edebileceği yasalar olmalı.
- Böyle bir değişiklik yapılırken Milli Eğitim şzralarında aylarca konuşulur, öğretmenler, pedagoglar dinlenir ve sonra uygulamaya koyulur. Ama 4+4+4’ü Meclis’e getiren milletvekillerinden hiçbirisi eğitimci değil.

Öğrenciler, gazeteciler hapiste
- Artık avukatı olmadan da bir kişi yargılanıp mahkzm edilebilecek. Tek başına bu düzenleme ciddi bir rejim değişikliğidir. Ciddi bir risktir. Bunun üzerine gidilmesi gerek.
- 600’e yakın üniversite öğrencisi, 92 gazeteci hapiste. Bana demokrasinin olduğu böyle başka bir ülke göstersinler.
- Biz ön seçimi de kaldıralım istiyoruz. Siyasi partiler liste de belirlemesin. Vatandaş gidip kendi vekilini kendisi seçsin. Programımızda da bunu yazdık. Kıbrıs’ta bunun uygulaması var. Halk istiyorsa o sistemi getirir burada çok güzel uygularız.

Kürtaj siyasetin konusu değil
- Başbakan Uludere’yi nasıl unutturabiliriz dedi ama berbat etti. Her kürtaj bir Uludere’dir dedi. Böylece kürtaj tartışılırken Uludere olayı da gündeme gelmeye başladı.
- Kadının bedeni kadına aittir ben o konuda yorum yapmam.
- Sezaryenin çok yüksek rakamlara ulaşması siyasetin de tıp dünyasının da dikkate alması gereken bir gerçektir. Neden böyle oldu?
- Belli bir ay dolduktan sonra kürtajın yapılması elbette tehlikeli ama buna karar verecek olan biz değiliz kadının gittiği doktor karar verecek. Bu siyasetin konusu değil.

Ya bize de müdahale olursa?
- Amerika Suriye’yi Türkiye’ye ihale etti. Ortadoğu’da bekçiliği sana bırakıyorum ben uzak doğuya gideceğim diyor. Bu dengeleri görmek lazım.
- Suriye halkı kendi içinde kendi sorunlarını çözecek güce sahiptir. Dışarıdan birilerinin müdahale etmesine bizim alkış tutmamız yarın bize de müdahale ettiklerinde söyleyecek bir sözümüzün olmamasına yol açar.
- Türkiye İran’ı, Rusya’yı, İngiltere ve Fransa’yı İstanbul’da toplayabilmeli ve Suriye’deki iki grubu da getirmeli ve burada barıştırmalıydı.

Demek ki kabahat bizde!
- CHP bugüne kadar genellikle eleştiren ama proje üretmeyen, halka umut götürmeyen bir görünümdeydi. Biz bu seçimde ilk kez hayatın her alanıyla ilgili proje ürettik. 2B, tarım, hayvancılık, gençler, iklim değişikliği... Ama ürettiğimiz projeleri halka anlatamadık. Çünkü örgütlerimize iyi anlatamadık.
- Biz sadece AKP ile değil bir tek parti devletiyle mücadele ediyoruz, vali kaymakam devletin bütün organları onun yanında. herkes AKP için çalışıyor.
- CHP’nin daha çok çalışması, proje üretmesi, halka güven vermesi gerekiyor.
- İzmir Büyükşehir Belediyesi yıllardır her çocuğa, her gün en kaliteli sütü dağıtıyor. Kimseye de bir şey olmadı.
- CHP yeteri kadar çalışmıyor diye bir algı var. 81 ilimize de vekillerimiz gidiyor çalışıyor ama demek ki iyi anlatamıyoruz. O kabahat de bize ait.

Kürt sorunu
- 30 yıldır Türkiye’nin en temel sorunu Kürt sorunu. Bizim çözüm önerimiz şu; TBMM’de toplumsal uzlaşma komisyonu kurulmalıdır. Her siyasi partide bu sorunu çözebilecek akil insanlar var. Ayrıca parlamento dışında ikinci bir komisyona ihtiyaç var. İçinde bilim insanları kanaat önderleri, bu sorunu çözmek için yıllar yılı çalışmış insanlar olacak. Toplumun her kesimiyle görüşmeler yapacaklar ve biz bu sorunu çözeceğiz diye masaya oturacaklar.
- Biz muhalefet olarak böyle bir öneri getirdik, Meclis Başkanı’na sunacağız. İktidar bizim önerimizi eksik ya da yanlış bulabilir. O zaman onlar bir öneri getirsin biz destek olalım. Amaç bu ülkenin sorununu çözmek. Hep birlikte çözelim.
- Eğer bu sorunu çözmek için politik hayatım riske girecekse ben riske girmeye hazırım.

Paralar nereye harcandı?
- AKP son 10 yılda bir trilyon 900 milyar dolar para harcadı tabii ki bir şeyler yapabilecek.
- Duble yollar yapıldı haklısınız ama terör yüzünden insanlar doğuya rahat gidemiyor.
- Türk lirasının aşırı değerlenmesi bizim sanayimizi bitirdi.
- 23 yılda ödediğimiz faiz 135 milyar dolar, son 8 yolda 450 milyar dolara çıkmış. Bu üretemediğimizi, çalışmadığımızı gösterir. Borçla yönetilirsek borcu veren bizi yönetir.
- Benim genel başkan olarak görev yaptığım süre içinde partinin oylarında düşüş olursa kesinlikle gideceğim. Demokrasinin gereği budur. Biz bunu parti tüzüğüne de yazdık.

Heyecan yarattık ama!
- Değişimler heyecan yaratır. Benim değişimimde de bir heyecan yaşandı. Ama o heyecanı sürekli hale getirmek imkânsız. Önemli olan o değişim süreci içinde ne yaptığınız, halka ne kadar gittiniz. Partinin daha çok değişime dönüşüme ihtiyacı var.
- CHP değişime direniyor deniyor, hayır CHP değişim ve dönüşümün adresidir. Biz birçok teklif veriyoruz AKP hep direniyor.
- Hapisteki milletvekilleri demokrasi ayıbıdır. Bunlar mahkzm değil haklarında kesinleşmiş hüküm yok. AKP söz verdi ama sözünde durmadı.
- Mustafa Sarıgül partiye üye değil. Üye olmak isterse elbet gelsin. Kim CHP tüzüğünü, ilkelerini benimseyip ben parti için çalışmak istiyorum derse gelsin. Ama Sarıgül’ün partiye kabulü benim imzama bağlı değil. Parti meclisinin kararı gerekir.
- Gürsel Tekin kendi iradesiyle ayrıldı. Yorum yapmak istiyorum. Ayrılmasını ben istemedim. Kalması için de ısrar ettim. Ama kendi kararı. Kırgın değilim.
Özetin özeti: Kılıçdaroğlu’na öğrencilerin ve parti örgütünün ilgisi fazlaydı, kendine güven gelmiş ama hâlâ eksik olan bir şeyler var. Örneğin, iktidara gelemezseniz liderliği bırakacak mısınız sorusuna etkileyici ve inandırıcı bir cevap veremedi!..

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget