Ne diyorlardı; değişimin gücüne inan diyorlardı. Ordular kılıçlıydılar. Sonra tüfek icat edildi. Sonra da makineli tüfek yapıldı. 1 makineli tüfek, 1760 kılıcın öldürme gücüne eşdeğer oldu. Ucuna süngü takılmış tüfeklerin yüzyılı geride kaldı.
Bugüne gelindi.
Orduların 2 gücü var:
Kontrol
Caydırıcılık.
Ordular, bugün 3-5 ülkenin geliştirdiği ve dünyaya sattığı ileri teknoloji savaş silahlarıyla donatılıyor. Askerler ellerinde laptop bilgisayar ile topun karışımı silahlarla ülkeleri için “kontrol ve caydırıcılık” gücünü en üste çıkarmak üzerine eğitiliyorlar. Türk milleti de ordusuna; “kontrol ile caydırıcılık” yapsın diye maddi ve manevi destek veriyor.
Dolduruşa gelsin diye değil.
Savaş lobileri harekete geçti.
Türk ordusunu ateşe çekmeye uğraşıyorlar. Suriye’ye Türk ordusunun askeri müdahalesini savunan “savaş lobisinin adamı ABD senatörleri” Türkiye’yi ziyaret ediyor.
Aşırı tahrik de var.
Acayip kışkırtma da…
Xxx
Saddam’ı da önce doldurmuşlardı. Silah satmışlar, güçlendirmişler; “Aslansın- kaplansın-Ortadoğu senden sorulur” diye arkasını sıvazlamışlar İran’la savaşa tutuşturmuşlardı. Sonra da “zalim diktatör oldu bu…” diyerek Irak’ı işgal ettiler; 110 bin insan öldü, 4 milyondan fazla Irak’lı göç etmek zorunda kaldı.
Ülke üçe bölündü.
Irak birliği parçalandı.
Bugün aynı palan Suriye’ye döndü. Suriye’nin birliğini parçalamak için Suudi Arabitan’ın parası ile Türkiye’nin ordusunu birer çelik kama yaptılar; Suriye diktatörü Esad’ın en zayıf noktasına saplamak istiyorlar.
Kamayı zayıf noktadan çakarsın.
Mermeri çatlatır, parçalarsın.
İç savaş ortamı oluşturursun.
Libya’da bunu yaptılar. Suriye’de Esad’ı tutan bir kitle var, Suriye mermeri çatlamıyor. Suriye’nin 14 şehri var fakat sadece 7’sinde çatışma ortamı yaratabildiler. Şam ve Halep’de Suriye nüfusunun yarısından fazlası yaşıyor.
Çatışma yaratamadılar.
Bu iki şehir Esad’ı tutuyor.
Suriye ordusu parçalanmadı.
Suudi Arabistan’ın parasıyla Türkiye’yi “Suriye ordusunu parçalama karargahı” yaparak yaratılmak istenen “Özgür Suriye Ordusu’nun sayısının 10 bini geçemediği” haberlerini siz de okuyorsunuzdur.
Xxx
Neler okuyoruz:
ABD istihbarat veriyor.
Gece görüş dürbünü sağlıyor.
İngiliz ve Fransız özel kuvvetler Türkiye’de Suriyeli isyancıları eğitiyorlar. Suudi Arabistan ise Ürdün üzerinden Esad’ı devirsinler diye isyancılara büyük miktarda silah ve para desteği veriyor. Öbür yanda ise Esad’ın Suriye’nin başında kalmasını isteyen Rusya var. Rusya büyük istihbaratı ile Esad’ın yanında yer alıyor. İran ise “Şii nüfuz bölgesini Akdenize kadar taşımak” hedefine kilitlendiği için Esad’ın Ordusu’na her türlü desteği veriyorlar. Müslüman Kardeşler ise “radikal Sunni İslam’ı Suriye’ye taşımak” istedikleri için Esad’ın yıkılmasına uğraşıyorlar.
Suriye böyle bir ateşe düştü.
Düşmedi, düşürüldü.
Türkiye böyle bir ateşe çekiliyor.
Ülkemiz çaktırmadan ateşe itiliyor.
(uyan borusu)
Çin gezisi: elde var sıfır!
Bir uçak dolusu işadamı, yarım uçak dolusu gazete genel yayın müdürleriyle çıkılan Çin gezisinden ne elde edildi. Başbakan, gazetecilere; “MİT başkanı sır küpümdür. Onu Oslo’ya da Kandile’de ben gönderdim. Başbakanlık sürem bitince ayrılıp Cumhurbaşkanı olacağım” türünden bilinen bilgileri Çin’den de tekrarladı. Çin, Türkiye’ye yılda 21.7 milyar dolar mal satıyor. Türkiye ise Çin’e yılda sadece 2.5 milyar dolar mal ihraç edebiliyor. Bu aradaki muazzam açık nasıl kapanacak? Bu geziden; bu muazzam açığı kapatacak somut ne çıktı; elde var sıfır.
Yorum Gönder