Kapıdaki İşaret
Bu, herhalde gerçek olamaz, diye düşündüm.
Ama köylüler, evlerine çizilen garip işaretlerden son derece kuşkuluydu ve uyku uyumadıklarını söylüyorlardı.
Valilik inceleme başlatmıştı.
Bir anda kendimi zaman tünelinde buldum.
Nazi Almanyası’nda değil, 70’lerin Türkiyesi’nde...
Bu kâbus yeniden sahneye çıkmış olabilir miydi?
Yeniden mezhep çatışması provokasyonu mu tartışılacaktı şimdi?
Yeniden Çorum, Kahramanmaraş olayları mı gündeme gelecekti?
***
Sonra evlerin üzerine çizilen işaretlere bakınca ilk aklıma gelen bunları çocukların çizdiği oldu.
Ama ne gariptir ki, toplumsal bilinçaltı, ilk olarak çocukları değil de provokatörleri akla getirmişti.
2012 yılında hem de...
İnsan hakları dernekleri, Alevi dernekleri açıklamalar yaptı. Savcılık inceleme başlattı. Milletvekilleri basın toplantısı yaparak, Alevi yurttaşların gece huzur içinde uyuyamadıklarını söyledi.
***
Olay gerçekdışı da olsa, bu işi çocuklar oyun olsun diye yapmış da olsa ciddi olarak böyle bir şeyin akla gelmesi bile yeterince dehşet verici değil mi?
Bu, bazı yurttaşların hâlâ böyle bir korkusu olduğunun, kendilerini farklı bir konumda gördüklerinin ve güvende hissetmediklerinin göstergesi değil mi?
Sürekli tekrarlanıp duran komplo teorileri, karmaşık provokasyon senaryoları insanlara daha da büyük korkular mı yükledi?
Geçmişin ayıplarını ortaya çıkartalım, geçmişle yüzleşelim, ezberleri bozalım ve böylece herkesin hakkını teslim edelim derken tam tersine yeni ayrışmalar, yeni korkular, yeni kutuplar mı yaratıyoruz yoksa?
Kim çizmiş olursa olsun, kapılardaki işaretler aslında belleklerdeki işaretlerin silinmediği anlamına geliyor.
Yorum Gönder