Rüşvet ve hırsızlıklarda dünyada ilk üç arasına giriyoruz. Artık her şey aleni, pervasızca yapılıyor. Osmanlının "selam verdim rüşvet değüldür deyü almadılar" dönemine rahmet okutuyorlar. Deniz Feneri artık devede kulak kalıyor. İstanbul ve Ankara belediyelerindeki imar vurgunlarının 50 milyar dolan aştığı belirleniyor.
Halk yine de bunları "Yiyin beyler yiyin, aksırıncaya, tıksırıncaya kadar yiyin" diye %50 oyla baş tacı ediyor.
İsra ve maun sureleri "kamu malı yiyenler ya da bunları yönetimde tutanları, ülkeleri ile birlikte helak ederiz" diyor.
Oruç tutmayan insanları günah işliyor diye tartaklayan Müslüman halkımız, bunlara oy verirken yetim hakkı yemeyi günah saymıyor.
Atatürk çağını aşan devrimler ve kazanımlarıyla demokrasinin olmazsa olmazı, laiklikle ülkeyi çağdaş uygarlık düzeyine taşıyor. Bunlar Atatürk'e de devrimlerine de hayasızca kıyıyor, "laiklik karşıtı odak olma" zilletine düşecek kadar işi zıvanadan çıkarıyorlar.
Ancak kimi korku, kimi çıkar uğruna tüm bu rezaletler sözde aydın, bilim adamları ve medyayı ırgalamıyor. Onlar "hepimiz Errneniyiz" mitingleriyle iştigal eyliyorlar.
***
Amerika, Büyük Orta Doğu Projesi kapsamında bölgede Güney Doğu Anadolu'yu da içine alan bağımsız bir Kürt devleti amaçlıyor. Bunlar günün birinde bu gidişe dur diyecek, asker fobi ve korkusuyla ABD'ye "bizi tir askeri darbeden koruyun". Buna karşın (Cüneyt Zapsu'nun deyimiyle) "AKP hükümetini istediğiniz gibi kullanın" diyorlar. Bu kapsamda:
ABD-AKP-Gülen ittifakıyla orduda Ergene-kon adı altında Büyük Orta Doğu Projesi ve Amerikan karşıtı generalleri temizleme operasyonu başlatılıyor, ve yıllardır bu kıyımın ardı arkası kesilmiyor.
Dünyadaki tüm hukuk, ulema ve otoriteleri bu yapılanların evrensel hukuk ve insan haklarına aykırı olduğunu beyan ediyorlar. Ama akıl almaz bir sorumsuzlukla TSK'da kuvvet komutanlığı yapacak General bırakmadılar. Peygamber ocağı askerin ocağını söndürdüler.
Kimse çıkıp da yahu siz ne yapıyorsunuz? Çıldırdınız mı? Eğer bir suçları varsa neden tutuksuz yargılamıyorsunuz? Diyemiyor.
Ordu ve yargının bu denli çökertilmesi kimsenin umurunda olmayınca, gemi azıya alıyor, her şeyi pervasızca yapıyorlar.
Yargı ve Adalet, Başbakan imamlığında "musalla taşına" yatırılıyor.
Milli Eğirim "laik Cumhuriyet miadını doldurmuştur" diyen, kopyacılıktan (intihal) şaibeli bir zatın müderrisliğinde 4+4+4 elif B'ye endeksleniyor.
Dış İşleri ise Vecdi Gönül'ün "çok tehlikelidir" dediği Damat Ferit mukallidi neo Osmanlı Davutoğlu'na tevdi ve teslim ediliyor.
* **
Kendi sırtında içliği yok, bu güne kadar Filistin, Somali, (Kaddafi'yi linç eden) Libyalı aşiretlerle, "yaptıktan katliamlar görmezden gelinerek" Suriyeli muhaliflere yapılan silah ve parasal yardımlar birkaç milyar dolan buluyor.
Sınırda bayrağımızı indirip, polisimizi tartaklayan Suriyeli sığınmacıların iaşe ve ibatelerinin 320 milyon lirayı geçtiğini hükümet açıklıyor. Daha Önce Kuzey Irak'ta 500 bin Peşmerge'yi koynumuzda beslemiş, sonra başımıza bela etmiştik. Tüm bunlar ders olmuyor.
Irak'ta, Libya'da, Mısır'da yeni gelenler eskilere rahmet okutuyor.
Saddam'ı yok ederek Irak'ı parçaladı, Kuzey Irak'ta özerk Kürt devletini yarattılar. Şimdi de aynı şey Obama'nın beyzbol sopası "demoklesin kılıcıyla" Suriye'de yapılıyor. Kuzey Suriye, PKK egemenliğine sokularak Güney Türkiye, Kuzey Irak ve Kuzey Suriye'yi de içine alan bağımsız Kürdistan, Sevr hortlatılıyor.
Bu basiretsizlik geri zekalı bir diplomasi olarak tarihe geçiyor.
Efendim Suriye'de insanlar öldürülüyormuş, bunlar insani yardımmış. Adama sorarlar; 300 bin kişiyi katleden Sudan Başkanı Ömer El Beşir'e ya da Yukarı Karabağ'da 50 bin Azeri'nin katledilmesi, 1.5 milyonunun da yurtlarından kovulmasına karşı insani duygularınız neredeydi?
Başbakan ve Dışişleri Bakanı'nın "bu akıl tutulması politikaları sonucu" bu güne kadar ne idüğü belirsiz Arap ülkelerine yaptıktan bu yardımlarla "Güney Doğuda yüzlerce fabrika kurulur, on binlerce Kürt kökenli gence iş ve aş temin edilir, PKK'nın da kolu kanadı kırılırdı" diyen bir Allah,ın kuluna tanık olunmuyor.
Yorum Gönder