Antep kokuları - Melih Aşık

Antep kokuları
ABD’nin Ankara Büyükelçisi Ricciardone bir hafta önce hiçbir bilgi, belge, kanıt gösterme gereği duymadan, “İran Suriye’ye silah veriyor. Beşar Esad bu silahları PKK’ya gönderiyor” iddiasında bulundu.
Onun bu sözünden iki gün sonra Mekke’de toplanan İslam İşbirliği Teşkilatı Zirvesi’nde Abdullah Gül:
“Türkiye, Suriye’nin kuzeyinden bir tehdit hissetmesi halinde her türlü operasyonu yapabilir” diye konuştu.
Irak’ın kuzeyinden - tehdit ne kelime - 30 yıldır aleni saldırılar gelmesine rağmen eli kolu bağlı oturan Türkiye birden celallendi...
Derken Gaziantep’te 9 yurttaşımızın ölümüyle sonuçlanan malum bombalama patlak verdi... Eylemin üzerinden henüz saatler bile geçmemiş... Dolayısıyla kimin, hangi örgütün yaptığı kesin olarak bilinmiyor. Sadece bazı tahminler var. Ama ABD’nin “Suriye rotasına girmiş” AKP sözcüleri için bilgi - belgeye ihtiyaç yok.
Ömer Çelik’in ardından Hüseyin Çelik, “Suriye’nin parmağı olabilir” diye konuşuyor... Şamil Tayyar daha ayrıntılı bilgi veriyor:
“PKK ile El Muhaberat’ın işbirliği...”
Olayın ertesi günü bazı yazarların “Hadi Suriye’ye yürüyelim daha ne bekliyoruz” yollu yazılarını da görünce... Antep katliamını gerçekleştirenlerin Türkiye’yi Suriye’ye karşı kışkırtmayı amaçlayanlar olduğu ihtimali güçleniyor. Sorumlu PKK olabileceği gibi Türkiye’yi Şam’a karşı kışkırtmak isteyen dost! güçler de olabilir. Suriye maceramızın başlamasıyla dost düşman iyice karıştı. Ankara ne yapacak? Suriyeli muhaliflere silah desteğini sürdürecek mi? Yutamayacağı kadar büyük lokmayı ağzında çevirmeye hâlâ kararlı mı?

Diyanet’e soru...
İki Müslüman ülkeden üç haber:
İlki Tunus’tan... “Arap Baharı”yla işbaşına gelen yeni yönetim, yeni anayasada kadınlara “Aile içinde erkeklerin tamamlayıcısı, ülke kalkınmasında erkeklerin yardımcısı” şeklinde bir statü öngörünce işler karıştı. Tunuslu kadınlar haklarını korumak için sokaklara döküldü, eylem üstüne eylem yapıyorlar.
İkinci ve üçüncü haber İran’dan... Birini dünkü gazetemizde okudunuz. İran Bilim ve Yüksek Eğitim Bakanlığı kadınların üniversitelerin mühendislik, işletme, nükleer fizik gibi alanların bulunduğu 77 bölümde eğitim almasını yasaklamış. Gerekçe; bu bölümlerin “kadınların doğasına aykırı olması”ymış!
Gerçek sebebi ise yine ajanslardan öğreniyoruz... Meğer üniversite öğrencilerinin yüzde 65’ini kızlar oluşturuyor, kızlar erkekleri her alanda geçiyor, iş bulmakta zorlanan erkekler kadınları durdurmak için böyle alengirli yollara başvuruyormuş...
Bunun hemen ardından gelen haber ise, yönetimin, 10 yaşın altındaki çocuklara evlilik yolunu açma hazırlığında olduğunun ortaya çıkması.
Kuran’da 10 yaşından küçüklerin evlenmesine engel yokmuş... O yüzden kanunlar da buna göre düzenlenmeliymiş... Dini çevreler İslamiyet adına dayatıyor bunu.
Merakımıza gelince... Hemen her konuda fetva vermeye pek meraklı olan bizim Diyanet İşleri Başkanlığımız ve ilahiyat hocalarımız bu üç haberle ilgili acaba ne derler? İslamiyet adına yapılan yorumlar ve dayatılan kararlar dine uygun mudur? Değil midir? Bu konuda diyecekleri yok mudur?

KPSS
Artık her sınavda hile var... Çünkü yandaşların bilgi ve kültür düzeyi iyi okullara, iyi işlere girmek için yeterli olmuyor. O yüzden her sınavda devlet gözetiminde hileye başvuruluyor. Biz söylemiyoruz bunu..
Türk Eğitim Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk bugün yapacağı basın toplantısında söyleyecek. Dün yapılan açıklamada denildi ki:
“İsmail Koncuk yapacağı basın toplantısında 2012 KPSS’de yaşanan skandalı, soruların sızdırıldığını belgeleri ile kamuoyunun gündemine getirecek ve ÖSYM Başkanı Ali Demir’in istifasını isteyecektir.”
Bakalım Ali Demir ve onu atayanlar oralı olacak mı?

BDP’li vekillerin sarılıp kucaklaştığı
“Ciğer-Brindar” kod adlı PKK’lı, 8 askerimizin şehit edildiği karakol baskınına katılmış.
O halde bu ziyarete
bir nevi “tebrik ziyareti” diyebiliriz...
* * *
İran Meclisi’nden Hüseyin Nakavi diyor ki: “Ankara, Suriye’ye karışacağına kendi içişlerine baksın.”
İşte size gerçek dost...
Haldun Ertem

Kürsü
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin önündeki parka Hyde Park’taki gibi serbest kürsü kuruluyormuş
İsteyen bu kürsüden istediğini söyleyebilecekmiş...
Peki isteyen istediğini söyledikten sonra...
Polisin götürmeyeceğine ilişkin bir garanti var mı?
O yok tabii...

Genelkurmay Başkanı Necdet Özel, kendisine “Çapsız” diyen Cüneyt Ülsever hakkında suç duyurusunda bulunmuş.
Valla bel bölgesi esas alınırsa bize göre hiç de çapsız değil!
Fahrettin Fidan

Site
Konu federasyonların internet siteleri... En azından ikisinin çok kötü ve eksik olduğunu söyleyebiliriz.. Biri Atletizm diğeri Voleybol federasyonlarının internet siteleri... Atletizm Federasyonu internet sitesi atletizmdeki etkinlikleri yeterince aktarmıyor.
Voleybol Federasyonu’nun internet sitesinde halen Ankara’da süren Genç Kızlar Avrupa Şampiyonası’nı izlemek istiyoruz. Ne takımlar verilmiş ne yapılan maçlar sonucu oluşan puan tablosu veriliyor... Gazeteler konuya duyarsız. Tek kaynak Voleybol Federasyonu olabilir. Onlar da konuya ilgisiz kalırsa ne yapacağız. Avrupa Voleybol Konfederasyonu CEV bilgileri İngilizce aktarırken bizim Voleybol Federasyonu neden çalışmıyor?

İyi okullar imam hatip yapılıyormuş.
O okullar ki bakanlıktan gelen değil,
velilerden toplanan paralarla iyi oldu...
Akif Kökçe

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget