Beyin emeğinin sömürülmesine, Osmanlı döneminde kullanılan dilde “intihal” adını veriyorlardı. Türk Dil Kurumu, “intihal” e Türkçe karışlık buldu, “çalıntı” diyor.
İlginç rastlantı!
12 gün önce bir haber vardı.
“İntihal” eylemini çağrıştırıyordu.
THY’nin Genel Müdürü Temel Kotil, adı “Enderun Çocuk Üniversitesi” konulmuş bir eğitim kurumunun öğrencileri ile yöneticisi Ayşe Dağlar isimli hanımı makamında kabul etmiş, “iyi yönetici olmanın sırlarını” anlatmıştı. “Enderun Çocuk Üniversitesi” nin yöneticisi Ayşe Dağlar da, THY Genel Müdürü Temel Kotil’e, 5-6-7 yaş grubunda çocukların alındığı Enderun Üniversitesi’nde Osmanlı’daki “Lala Sistemi”nin esas alındığı bilgisini veriyordu. Bu bilgiye göre 5-6-7 yaşındaki çocuklara üniversite sınavlarında derece yapmış öğrenciler “Lalalık” yani yetiştirici, eğitici, öğretmenlik yapıyordu.
Osmanlı’dan intihal yapılmış.
Lalalık yeniden canlandırılmıştı.
THY’de üstün kabul görüyordu.
Dün de bizim gazetenin yazarı arkadaşım Mehmet Türker’in seçkin dikkatle bulup yazısına koyduğu “Sibyan Medreseleri” ilan kupürü vardı. Bir eğitim ve kültür derneği başına da “TC” etiketini koymuş “4,5,6 Yaş Grubu için Osmanlı’nın sibyan talebelerine vermiş olduğu İslami eğitimi vermekteyiz” diye irtibat telefon numaraları ilan ediyor ve öğrenci arıyordu.
“Sibyan” intihali yapılmıştı.
İntihalcilik (çalıntı) şahlanmıştı.
Osmanlı’dan Enderun.
Osmanlı’dan Sibyan.
Osmanlı’dan Lala.
İntihalci eğitim reformu yapıyor. Ancak Osmanlı’nın, “Enderun ve Sıbyan mekteplerinde yetiştirdiği devlet adamı kadroları ile yöneticileri” koca imparatorluğun parçalanmasını önlemediği gibi Anadolu’yu “sevr anlaşması” ile emperyalist devletlerin “sahipliğine” terk etmiş, son Osmanlı Padişahı’nın da “İngiliz gemisiyle ülkesinden kaçma” sefilliğine düşmesini durduramamıştı.
Reform ne demek?
Daha iyiyi bulmak demek.
Daha güzeli yapmak demek.
Daha kusursuzu kurmak demek.
İntihalciler reform yapamazlar.
Başkasının beyin emeğini, buluşunu, modelini “çalıntı” yaparak almak anlamına gelen intihalciliği şimdiki Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer de yapmıştı. Başka bir profesörün kitabından bölümler, paragraflar, cümleler almış, isim de koymamış, kaynak da göstermemiş, “makas-macun metoduyla” yerleştirip “ben yazdım” yapmıştı.
İntihalciliği belgeleriyle yakalandı.
İntihalci eğitim reformu yapıyor: Okullar yetersiz. Derslikler hazır değil. Minik öğrenciler (60 aylık) için tuvalet yapılmadı. Ellerini yıkamaları için lavabolar takılmadı. Pislikten salgın hastalıklar uç verecek. 60 aylık çocuğu eğitecek öğretmenler eğitilmedi. 80 kişiye ulaşan sınıflar 30 kişiye indirilmedi. Birinci sınıfların mevcudunu 60’a çekmek için 2,3 ve 4’üncü sınıflarda birleşmeler yapılacak bu kez de ara sınıflar kalabalık olacak. 5 yaşında 80 öğrencinin dikkatini 1 öğretmen 40 dakika derse çekmeye çalışacak. Küçük çocukla büyük çocuk aynı okul bahçesini paylaşacak. Yeni okul binası yapılmıyor, mevcut binalar delik deşik ediliyor. Bütün bunlar çocuğu 5 sınıfta Kuran dersine sokmak için…
(uyan borusu)
100 bin dava açılsa!
Eski Milli Eğitim Bakanları’ndan Hikmet Uluğbay, yeni bakanın yaş hesaplama yaklaşımının doğru olmadığını ilan etti. Hikmet Uluğbay, öğrenci anne ve babalarına çağırı yaptı: Uygulamayı kabullenmek ve çocuk için doktor raporu almak yerine Danıştay’da dava açın dedi. 100 bin dava açılsa halk tokadı olur.
Yorum Gönder