Türk realitesi açılımcılara viraj yaptırdı!

Keskin viraj alındı. Dönüş yapıldı. Abdullah Öcalan ile artık görüşme yapılmayacak. Türk Ordusu ve Polisi ile vuruşan PKK da muhatap sayılmayacak.
Açılımcılığın tam tersi!
Osloculuğun tam zıddı!
“Analar ağlamasın” cılığın inkarı! Başbakan’ın ve “açılımdan sorumlu” Bakan’ın ve onlara bağlı olarak devletin politikasının değiştiği haber veriliyor.
Bir nedeni olmalı.
Başbakan ile açılımı başlatan; “Oslo’da PKK ile yapılan görüşmelerin” izleyicisi sosyoloji profesörü Bakan Beşir Atalay’a “yol haritasını değiştirmeye” zorlayan bizim bilmediğimiz bir gelişme olmalı.
Bu gelişme nedir?
Ankara’daki gazeteci arkadaşların yerinde olsam; Başbakan’a şu günlerde şu sade soruyu sorar; “ne oldu da pardon yanlış açılım yaptık” demek zorunda kaldınız?” diye mikrofon uzatır; cevabını yayınlardım.
Herhalde yeni bilgiler geldi.
Derin mülakatlar yaptılar.
Sonuçlarını etkileyici buldular.
Bir güçlü realite gördüler.
Xxx
Başbakan’ı, Bakan’ı ve devleti keskin viraj alıp; “Kandil’de PKK ile İmralı’da Abdullah Öcalan ile ve Oslo’da bölünme haritaları çizenlerle görüşmekten” vazgeçiren Türk realitesi olabilir.
Türk realitesi geldi.
Kürt realitesine çarptı.
Bu çarpanın şiddetinin çok sarsıcı, sallayıcı, iktidar kaydırıcı olacağını düşünmüş olmalılar ki, Başbakan ile Bakan, “pardon yanlış açılım yapmışız” demek zorunda kaldılar.
Halkta öfke birikiyordu.
Öfkeyi analiz ettiler.
Öfkenin içeriğini derinlemesine anlayacak sondajlar yaptılar. Bu sondajlarda “Türklerin Kürtlere bir haksızlık ettiğine” inanmadığını buldular. Terörle mücadele yaparken ya da “bölünürüz korkusuna kapılarak” devlet, Kürtçülük yapanlara kötü davranmış olabilir, haksızlık, saygısızlık, işkence yapmış olabilir. Ancak Türk halkının kendisi Kürt halkına bir haksızlık, saygısızlık, ayırımcılık, ırkçılık, yobazlık, öteki sayma, hor görme yaptığına inanmıyor.
Vatanı, vatan bildi.
Her şeyini ortak saydı.
Aşını bölüştü.
İşini paylaştı.
Türklerin yüzde 90’nından fazlası Kürtler için “niçin gelip İzmir Çeşme’de yazlık alıyor” diyen bir arsız ırkçılığın, kirli ayrımcılığın peşinde olmayı aklının ucundan bile geçirmedi. Türklerin yüzde 90’nın Kürtlere bakışı “kardeşten öte kardeşçe” olduğu için “ver kurtula alt yapı hazırlayan analar ağlamasın söylemli açılıma” öfke, kızgınlık, kırgınlık Türk realitesini büyüttü.
Xxx
Türk realitesi zorladı.
Oy kaybedeceklerini düşündüler.
Biriken şiddetli öfkeyi hissettiler.
Halk desteğini çeker korkusu belirdi .
Başbakan, keskin viraj aldı.
Bakan, pardon dönüşü yaptı.
Türk realitesi, açılımcılara viraj aldırdı.
(uyan borusu)
Silah!
Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü(SIPRI) adı verilen kuruluş, 2011 yılı “dünya silah ticareti” tablosunu yayınladı. 200 yıllık; “dünyaya silah satan” ülke isimleri içinde ilk 5 yine; ABD, Rusya, Almanya, Fransa, İngiltere aynı kaldı. En çok silah alanlar ilk 5 ise Hindistan, Güney Kore, Pakistan, Çin ve Singapur oldu. Asya-Pasifik ülkelerinin silahlanmadaki payı yüzde 44’ü buldu. Dünyaya silah satan en büyük 10 silah şirketinin 7’si ABD merkezli. En çok silah alanlar listesinde Türkiye’nin bu yıl adı yok. Türkiye silah alımını azalttığı için mi yoksa gizlendiği için mi listede yok, anlaşılamadı.
Yorum Gönder