Havacılardan da Balyoz'un gerekçeli kararına büyük itiraz geldi

“Balyoz” Davası kapsamında daha çok Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda görevli askerlerin avukatlığını yapan Haluk Peşken, “Dava ile ilgili Hava Kuvvetleri mensuplarının da söyleyeceği çok şey vardır. Tüm yargılama süreci aldatma ve yanılta üzerine kurgulanmıştır” dedi.

İddianame süreci ile başlayan hukuk ve yasa dışı uygulamaların yargılamanın ilerleyen aşamalarında ortadan kalkmasını sabırla beklediklerini belirten Haluk Pekşen, SÖZCÜ’ye şunlar söyledi:

Takipsizlik verilenler, yeniden çağrıldı
Haklarında takipsizlik kararı verilen birçok sanık gibi bir kısım Hava Kuvvetleri mensubu yeniden savcılık sorgusuna çağrıldı. Oysa yasa gereği ‘Kovuşturmaya yer olmadığı’ kararı kaldırılmadan ve ortada tek bir yeni delil yokken haklarında takipsizlik kararı verilen çok sayıda kişi ‘kovuşturmaya yer yoktur’ kararına konu olan aynı belgelerle bu kez son derece ağır cezalara çarptırılmışlardır.

Hava Kuvvetleri’nin katılmadığı seminer
Plan semineri yalnızca 1.Ordu kapsamında yapılmıştır. Bu sebeple seminerde; tek bir Hava Kuvvetleri mensubu izleyici dinleyici v.s olarak yer almamıştır. Ne iddianamede, ne esas hakkında mütalaa da ne de gerekçeli kararda Hava Kuvvetleri mensuplarının seminerde geçen görüşme veya çalışmalarda yer aldığına ilişkin hiçbir görüş yoktur. Bu durumda Hava Kuvvetleri mensupları hakkında cezalandırma kararı verilmesi için geriye tek bir iddia kalmaktadır. O iddia ise Oraj adı verilen havacılığın “H” sinden anlayan hiçbir kimsenin ciddiye almayacağı, sözde plan kalmaktadır.

Açıklama gerçeği yansıtmıyor
Genelkurmay Başkanlığınca yapılan açıklamada ‘Balyoz Suga’ yada ‘Oraj isimli bir Plan yoktur’ şeklindeki açıklama; yargılamayı yapan Mahkeme Başkanınca teyit edilmiştir. Başkan her ne kadar, ‘gerekçeli kararla örtüşüyor’ şeklinde açıklama yapmış ise de bu açıklama gerçeği yansıtmamaktadır. Genelkurmay Başkanlığı çok net olarak ‘Balyoz da Suga da Oraj da sahtedir, demektedir. Kaldı ki sahteliği artık tartışma konusu dahi yapılmamaktadır.

Genelkurmay, ‘böyle bir filo yok’ dedi
Sözde ‘Özel Filo’ isimli bir filoya verilen görevler gerek soruşturmada gerekse esas hakkında mütalaa da yer almıştır. Bu husus talebimiz üzerine Genelkurmay Başkanlığına sorulmuş; verilen cevapta ‘Özel Filo’ olarak TSK bünyesinde bir filonun olmadığı belirtilmiştir. Ancak bu cevaba rağmen sayın Mahkeme gerekçeli kararında ‘Özel Filo’ adlı bir filo varmış gibi hüküm kurmuştur.

Bilirkişiler yasanın aradığı koşulları taşımıyor
Mahkemenin bilirkişi raporlarıyla ilgili görüşü başka bilirkişilerle ilgili görüşü ise bambaşkadır. Asıl tartışılması gereken, dosyada gerek savcılıklarca gerekse Mahkemece görüşlerine itibar edilen bilirkişilerin tek bir tanesi dahi yasanın aradığı koşulları taşımamaktadır.

TÜBİTAK, ‘CD sahte’ dedi
Can alıcı olan bir diğer husus ise sözde Gölcük de elde edilen CD ler içerisinden bir tanesi Ankara Cumhuriyet Savcılığına gönderilmiş savcılık bu CD yi yine aynı bilirkişi TÜBİTAK a göndermiş bu kez TÜBİTAK, CD içerisindeki belgelerin sahteliğini açıkça ifade etmiştir. Zira bu raporda TUBİTAK içeriğin Calibri adlı 2006 yılında üretilip 2007 yılında piyasaya sürülen bir yazılım programında yazıldığını ifade etmiştir.

İlk günden beri yargılamada gerçeğin ortaya çıkmasını engellemek isteyenlerin CD’ lerin sahteliği konusunda kamuoyunda tam bir algı birliği oluşması üzerine bu kez cezalandırma gerekçesinin esasen ‘Seminer konuşmaları’ üzerine kurgulandığı aldatmacasıyla kamuoyunu yönlendirme arayışına girmiştir. Bu durumda sormak gerekiyor; seminerle uzak yakın ilgisi olmayan yüzlerce subay yada general hangi sebeple cezalandırılabilmiştir. Tüm Hava Kuvvetleri mensupları adına soruyoruz. Hava kuvvetleri mensuplarının cezalandırmasını gerektirecek ciddiye alınabilir tek bir satır delil neden yoktur.”

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget