Hafıza-i Beşer - Kürşat Başar

Hafıza-i Beşer
Eski Kara Kuvvetleri Komutanı muhtıra demiş miydi, dememiş miydi?
Muhtıra sözü ciddi bir anlamda teklif miydi, değil miydi?
Yakamoz, Ayışığı planları ciddi bulunmuş muydu, bulunmamış mıydı?
Genelkurmay’a gelen MİT belgesi inandırıcı mıydı, değil miydi?
Dokuz yıl geçtiği için hatırlamakta zorlanıyor herkes.
Eski Kara Kuvvetleri Komutanı diyor ki “Muhtıra dediğimi hatırlamıyorum”.
Eski Genelkurmay Başkanı diyor ki “Ben hatırlıyorum; dokuz yıl geçti, ama muhtıra sözü kullanıldı”.
Bu davalar biraz daha sürerse niye açıldığını da hatırlayan kalmayacak.
***
Dokuz yıl uzun zaman. Hatırlamak zor bütün ayrıntıları.
Bu haberleri okurken başka bir haber düşüyor ekrana.
Sekiz şehit haberi.
Dokuz yıl önceki muhtıranın davası bitmek bilmiyor.
Hatırlaması zor.
Herkes başka bir şey anlatıyor. Muhtıra verilmiş mi, verilmemiş mi; düşünülmüş mü, düşünülmemiş mi; birileri bu işe hazırlanmış mı, hazırlanmamış mı; eski başkan bu işi çaktırmadan mı önlemiş, yoksa ne olur ne olmaz diye sesini mi çıkartmamış?
Bir Genelkurmay başkanı, emrindekiler, kendisinin dışında bir iş çevirecekse canlarına mı okur, dur bakalım idare edelim, kasaptaki ete soğan doğramayalım mı der?
Hatırlaması zor.
Dokuz yıl uzun zaman.
***
Ama dokuz yıl önce, 19 yıl önce unutulmayan şeyler var.
Tıpkı bugünkü gibi gelen şehit haberleri.
Şehit vermiş miydik, vermemiş miydik diye sormaya gerek yok.
Onu hepimiz hatırlıyoruz.
Terörü bitireceğiz, barışı getireceğiz, Kürt açılımı yapıyoruz açıklamalarını da hatırlıyoruz.
PKK’ye muhtıra vermiş miydik?
Habur’da gelenlere muhtıra mı vermişlerdi, tören mi yapmışlardı?
Çok zaman geçti, hatırlamak zor!
Suriye’ye, İsrail’e, Kuzey Irak yönetimine muhtıra vermiş miydik?
Uzun zaman geçti.
Tam muhtıra dememiştik de galiba hissettirmiştik.
Yaşlanıyor insanlar. Hafıza yanıltabiliyor.
Sahi ne diyordum ben?

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget