Kuvvetin Estetiği - Mümtaz Soysal

ÜÇ Ereğli’miz olduğunu hemen herkes bilir: Marmara’nın, Karadeniz’in ve Konya’nın Ereğli’leri. Bunlardan Karadenizli olanı, anlatılması uzun çeşitli nedenlerle üçünün önüne geçmiş, kıyısında kurulduğu denizin adını da kendi adına ekleyerek bugünkü Karadeniz Ereğli olmuştur. Aslına bakarsanız, üçü de adlarını antik dönemin Kuvvet Tanrısı Herakles’ten alırlar. Nitekim, Doğu ve Orta Akdeniz’de Herakles adının değişik türleriyle kurulmuş bir yığın kent kalıntısı ya da örenyeri daha vardır.
Anadolu’da bile yüzlercesi.
Belki, Doğu Karadeniz’in Araklı’sına kadar.
Bütün bunları yazmak niçin geçer insanın aklından?
Çünkü, 20 Ağustos Cumartesi günü Karadeniz Ereğli’deki bir akşam yemeği sonrası, büyük demir-çelik üreticisi Erdemir adlı kuruluştaki Türk Metal Sendikası mensupları Belediye Başkanı Halil Posbıyık’ın üzerine çullanıp yere düşürmüşler ve yumruklamaya başlamışlar. Hem de Zonguldak Valisi’nin, eski Meclis Başkanı’nın, düzgün ve ciddi giyinmiş bir yığın insanın gözleri önünde.
O Ereğli ki, doğası, havası, denizi, çileği ve insanlarıyla hep iyinin, doğrunun, güzelin kenti diye bilinir.
O Zonguldak ki, kuruldu kurulalı emeğin, kendince bir sanayi devriminin, haklı mücadelenin ve Cumhuriyetçiliğin başkentlerinden biri olarak anılır.
Tepkinin, sağlık ve estetik nedenlerle belediye kuralları gereği uygulanan yasaklar ve kapatmalardan ileri geldiği, arkasında Erdemir yönetiminin bulunduğu söylenmekte.
Antik dönem kazılarında bulunan heykeller hangi tanrıyı ya da tanrıçayı mermerleştirirlerse mermerleştirsinler, hep sanat yapıtlarıdır. Haklılığın kuvvetindeki güzelliği mermerleştirmek kadar haksızlığın arkasındaki kuvvetin çirkinliğini mermerleştirmek de büyük düşünce derinliği ve yontuculuk becerisi gerektiriyordu.
Bugün ne diyebilirsiniz böyle durumlarda?
Konunun mahkemelik olduğu muhakkak.
Kuvvet Tanrısı’nın haksız sendikacı kılığına ve arkasındaki şirket kimliğine büründüğünü söyleyerek düğümün Adalet Tanrıçası’nın terazisi ve kılıcıyla çözülmesini beklemek yetmez. Birey boyutlarını aşan ilkelerden de umut kesmeden, hiç değilse elimizdeki Ereğli’yi Karadeniz Ereğli yapan güzellikler aşkına, belediyeciliğin, sendikacılığın, kamu işletmeciliğinin, yerel yöneticiliğin ve yerliliğin ortak aklını seferber edip değerli bir yurt köşesini sevmenin gereklerini yerine getirmeye başlamak da mı elimizden gelmez?

Mümtaz Soysal/Cumhuriyet

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget