Başbakanın şehit yakınları, gaziler ve engelliler için verdiği müjdeler bayat çıktı. Gazilerin de anlatımıyla işte gerçekler...

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, şehit yakınları ile gazi ve yakınları için “müjde” olarak açıkladığı uygulamaların 1993 yılından bu yana uygulandığı ortaya çıktı. Başbakanın, engelli öğretmenlerin atanacağına açıklamasına da, en çok engelli öğretmenler şaşırdı. Engelli öğretmen alımı AKP iktidarından önce gerçekleşirken, AKP döneminde bu sayı azaltıldı, Ömer Dinçer’in Milli Eğitim Bakanlığı’nda da en aza indirildi. AKP’nin kaldırdığı uygulama, şimdi “büyük yenilik” adı altında manşetlere taşındı.
Yaşlılar, halen belli saatlerde toplu taşım araçlarından ücretsiz yararlanıyor. CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, TBMM Başkanlığı’na verdiği önergede 60 ve üstünde olanların toplu taşım ücretlerinden tamamen ücretsiz yararlandırılmasını önerdi. Ancak, AKP’nin oylarıyla bu teklif 3 ay önce reddedildi. Bu kez aynı teklif AKP tarafından yaş sınırı da 65’e çıkarılarak “müjdeli açıklama” olarak duyuruldu ve tasarıya dönüştürüldü.

1983’ten beri uygulanıyordu
Hükümet, açılama tepkiyi azaltmak için “açılım rüşveti” olarak nitelendiren şehit yakınları, gazilere yönelik müjdeli haberler vermeye başladı. Ancak, bu “müjdelerin” yeni hiçbir tarafı olmadığı gibi AKP hükümetinden yıllar önce de uygulandığı ortaya çıktı. SÖZCÜ’nün yaptığı araştırmaya ve gazilerin anlatımlarına göre Başbakanın müjdelerinin 1983’ten ve 1994’ten bu yana zaten uygulandığı belirlendi. 1983 yılından bu yana gaziler, şehitlerin anne, baba ve eşi toplu taşıma araçlarından ücretsiz yararlanıyordu..
1991 yılında Terörle Mücadele Yasası’nın yürürlüğe girmesinin ardından yapılan düzenlemelerle birlikte harp ve vazife malulleri de 1994’ten itibaren toplu taşımadan ücretsiz yararlandırılmaya başladı. Yeni düzenlemede tek yenilik çocukların kapsama alınması oldu.

Faizsiz konut kredisi, bedelli parası sözde kaldı
Başbakan Erdoğan’ın 31 Mart 2012 tarihli “Ulusa Sesleniş” konuşmasında “harp ve vazife malullerine faizsiz konut kredisi verilecek” sözünün gereği ise yerine getirilmedi.
Erdoğan 22 Kasım 2012 tarihinde “Ulusa Sesleniş” konuşmasında “bedelli askerlik paralarının şehit yakınları ve gazilere aktarılacağını” söyledi. Ancak bu açıklamanın gereğinin de yerine getirilmediği anlaşıldı. Elde edilen paradan şehit yakınları ve gazilere bir ödeme yapılmazken, Aile Bakanı Fatma Şahin, Myanmar’a 2 milyon TL’lik şehitlik yapılacağını açıkladı.
Başbakanın, 31 Ağustos 2012 tarihinde televizyonda “Şehit ailelerine çok büyük desteklerimiz oldu. Adeta bir sektör oluştu. Benim de katıldığım bir tespittir bu. Şu anda size okuyamaya kalksam şehitlere sağladığımız imkânlar nelerdir, yani gerçekten bazıları zannediyor ki şehit yakınları tamamıyla ihmal ediliyor” dedi. Bu sözlere tepki gösteren CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran bedelli paralarını ve “şehitlik sektörünü” Başbakan’a sordu. Ancak, soru önergesinin bu bölümlerine Başbakan tarafından cevap verilmedi.

Oran: Başbakan samimi olsun
Başbakan Erdoğan’ın şehit yakınları, gazi ve malulleriyle ilgili yaklaşımlarını yakından izleyen CHP’li Umut Oran, 4 Ocak 2012 tarihinde TBMM’ye bir yasa teklifi sunarak “60 yaş üzerindeki vatandaşların her yıl para ödeyerek yaşlı kartı almasın, nüfus cüzdanını göstermesi yeterli olsun” önerisinde de bulundu. 13 Kasım 2012’de TBMM Genel Kurulu’nda bu teklifin gündeme alınması AKP oylarıyla reddedildi, bu kez AKP yaş sınırını 65’e çıkararak düzenlemeyi “müjde” olarak açıkladı.

Bu duruma tepki gösteren Umut Oran, SÖZCÜ’ye şunları söyledi:
“Samim ol Sayın Başbakan, yaşlılarımızın gazilerimizin şehit yakınlarımızın duygularını istismar etmeyin. Onları, sanki yeni bir şey veriyormuşsunuz gibi umutlandırmayın. İlle de bir şey yapacaksınız şehit yakınının, gazinin uçaktan da indirimli yararlanmasını, o tekerlekli sandalyeye bağımlı gazinin belediye otobüsüne rahat binip inmesini, gazinin de içme suyunu engelliler kadar indirimli içmesini sağla. Eğer samimiyseniz yaşlılar için ücretsiz seyahat teklifimi geçen yıl niye reddettiniz o zaman. Bu ülke bu acılı kesim, on milyonlarca insan bir yılını sizin yüzünüzden kaybetti. “

“Başbakan yokken bunlar yapılıyordu”
Gazi Koray Gürbüz, “Başbakanın açıklamalarını duyunca inanamadım. Çünkü kamuoyu yanıltılıyor” dedi. Gürbüz şunları söyledi:
“Başbakan Erdoğan daha piyasada yokken, bu memlekette Şehitler, Gaziler tüm ulaşım hizmetlerinden ücretsiz yararlanıyordu. Otobüslerin, trenlerin ilk 4 koltuğunun üst köşesinde ‘Şehit, Gazi ve Aileleri için ayrılmıştır’ yazılıydı. İnsanlar şehidine gazisine saygı duyar, gazi belediye otobüsüne binerken kartını gösterince şoför ‘gazimize yer verin’ derdi. Şehit ailesi, azi ve ailesi 1932 yılından itibaren trenlerde ücretsiz seyahat edebilmekteydi. Rahmetli Menderes bu uygulamayı kaldırdı. 1983 yılında uygulamaya yeniden konuldu. Fakat aile kapsam dışında tutuldu.
Başbakanın, ‘yeni verdik’ dediği uygulama 1932 yılında zaten vardı. Şehirlerarası ulaşımda yüzde 50 indirim zaten vardı. Yüzde 40 özürlü raporu bulunanlar indirimden yararlanıyor. Başbakanın açıkladığının nesi yeni?”

“Engelli öğretmen” atamasını da AKP kaldırmıştı
Başbakan Erdoğan “engellilerin de öğretmen olabileceğini” açıkladı. Ancak, egelilerin öğretmen olamaması uygulaması da yine AKP döneminde kaldırılmıştı. Milli Eğitim Bakanlığı’nda iki gözü de görmeyen Atilla Sümer’in yıllarca Daire Başkanı olarak da görev yapmıştı. Atilla Sümer, SÖZCÜ’ye şunları söyledi:
“Engelli öğretmen alımlarını Personel Genel müdürlüğü, Özel eğitim ve Rehberlik Genel Müdürlüğü tarafından oluşturulan bir komisyon tarafından yapılıyordu. Yüzlerce engelli öğretmen atandı. Ancak, AKP hükümeti döneminde engelli öğretmen alımları yıldan yıla azaltıldı. Ömer Dinçer’in bakanlığı döneminde de iyice bitti. Var olan uygulamayı kaldıran AKP, şimdi eskiye dönüş yapıyor, bunun anlamı ‘aferin’ almaktır.”



Gaziler, kendileriyle ilgili karar için ne dedi?
SÖZCÜ’ye görüşlerini açıklayan gaziler, yapılacağı açıklanan düzenleme, gazilerin durumunu şöyle anlattılar:

- ERTAN ACIR : 1986 yılında Kayseri Hava İndirme Tugayında görevli iken yaralanması sonucu 27 yıldır Tekerlekli Sandelyede yaşamaktadır. Öz yeğeni Duyal CEYLAN 19 Kasım 2012 günü Şırnak'ın Uludere ilçesi, Gülyazı beldesinde mayın patlaması 01 Aralık 2012’de Şehit olmuştur.

“Henüz 20 yaşında olan yeğenim bir evim bir çocuğuydu. Annesi Babasız çocuk yaşta ölen Duyal’ı bir çok zorluk ve sıkıntı ile büyütmüştü. Duyal bütün hayalleri ile kara toprağa gömdüm. Sn. Başbakan bir iş yapmış gibi Halkı kandırıyor. Ücretsiz Seyahat Kartı bende 27 yıldır var fakat daha bugüne kadar Otobüse binemedim, Çünkü bana uygun ne otobüs var nede durak.”

- İZZET ERTUNÇ: 1996 yılında Batman – Sason ilçesi kırsalında mayına basmam sonucu iki ayağımı kaybetti, 16 yıldır tekerlekli sandalyede yaşamakta.

“AKP hükümeti ve BDP imralı da Terörist başıyla görüşmeler yaparken, diğer yandan da Gaziler ve Şehit ailelerine yeni bir kanun çıkarıyormuş gibi halka söylemesi bizleri üzdü. 16 yıl boyunca Tekerlekli sandalyede yaşamaktayım ve bugüne kadar ne Belediye nede Otobüse sakatlığımdan dolayı binebildim.”

- Ömür KARAMAN: 2000 YILINDA Kuzey Irakta vurulma sonucu ağır yaralandı. Yaklaşık bir yıl Komada yattı.

“Sn. Başbakan Gazi ve Şehit ailelerinin sorunlarını gerçekten çözmek istediğine inanmıyorum. Çünkü kendisine bizden sorumlu Bakan Fatma ŞAHİN’e defalarca sorunlarımı anlattım fakat beni dinlemediler bile.”haberguncel.blogspot.com

- Ömer SEVİNÇ: 2000 yılında Urfa Ceylanpınar’da yaralandı, 46 defa ameliyat oldu, Halen planlı 3 ameliyatı daha var.

“Yıllardır hastanelerde yaşamaktayım, Ailemin bana bakarken nasıl içlerinin yandığını, başkalarının bana acıyarak bakmalarını diğer taraftan bir çok insanın “bana ne, benim için mi Gazi oldun” deyip onurumu kırmalarını kısaca hayatımın nasıl mahvolduğunu ve bunun karşılığının sonunda bir hiç olduğunu görmek beni çok üzdü.”

- Ozan ŞAHİN (Şehit çocuğu) : Babası Mahmut ŞAHİN 1994 yılında Bingöl Genç ilçesinde Teröristlerle girilen çatışmada Şehit oldu. % 98 özür durumu var. Çocukluğundan beri hastanede tedavi görmekte.

“Ben bir şehit çocuğum, yıllardır Baba özlemi çekmekteyim, Sakatlığımdan dolayı hayatımda hiç Otobüse binmedi. Sn. Başbakan ücretsiz seyahat kartına gelene kadar bizlerin Sağlık ödemeleri ile ilgilense bizim için daha faydalı olur.

- KORAY GÜRBÜZ: 1998 yılında Siirt – Karadağlarda Teröristlerle girilen çatışmada yaralanarak gazi oldu. Yaklaşık 15 yıldır Engelli olarak yaşamımı sürdürmekte. Sayın Başbakan gazilerin ücretsiz seyahat hakkını düşüneceğini gazilere onurlu bir yaşam versin. Habur ve Oslo sürecinde teröristlerle pazarlık yapmaya çekinmeye sayın Başbakan ilk önce kendi gazisini ve şehit ailesini düşünse daha iyi olacaktır.

- SALİH ÜSTÜNBAŞ: 1995 yılında Bitlis Sehi Ormanlarında yaralandı. “Sayın Başbakanın varolan bir kanunun ismini değiştirerek yenişmiş gibi göstermesi ve bunu kamuoyuna, cumhuriyet tarihinde ilk defa kendisi yapıyormuş gibi lanse etmesi kınıyorum.”

- BARAN TİMUÇİN: 3 Ekim 2008 tarihinde Hakkari Aktütün’de yaralandı. Orada 17 silah arkadaşı şehit oldu, 21 Mehmetçik de gazi oldu. Vücudundan 11 kurşun çıkartıldı. 35 kez ameliyat geçirdi.
“Ben İstanbul’da yaşıyorum. Sayın Başbakan ücretsiz seyahat kartını İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı tanımamaktadır. Otobüs şoförleri bize ‘gazi kartı geçerli değil, belediyeden kart almanız lazım’ diyorlar. Ayrıca özel halk otobüsü şoförleri de bize ‘Beleşçi’ diyerek küçümsüyor. Başbakan bu durumu önleyip onurumuzu bize geri versin.”

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget