Deyim yerindeyse, Atatürk’ün canı onu parmaklarının ucundaydı.
Tam 13 yıl boyunca (1925-1938) Atatürk’ü her gün tıraş etti; gezilerinde dahi yanından ayrılmadı.
Hatta Atatürk’le aynı kıyafeti giyme hakkına sahip iki “hizmetli”den biriydi. Bu hak bir de özel kütüphaneci Nuri Ulusu’ya tanınmıştı.
Bu nedenle Tanrıkut Mete’nin ve Ulusu’nun; sürekli suikastlara hedef olan Atatürk’ün dublörlüğünü yaptığı bile söylenir.
Tanrıkut Mete, kimilerine göre Atatürk’ün sadece berberi değil, aynı zamanda özel korumasıydı...
Ser verdi, sır vermedi!
Berber Mehmet Tanrıkut Mete tüm devrimlerin hazırlanışına tanık olan sayılı kişilerden biri olmasına karşın, Atatürk’le ilgili anılarını bırakın yazmayı, ailesine bile anlatmadı.
Yaşadığı, gördüğü, bildiği her şeyin “kendisine sır olarak emanet edildiğine” inandığı için; o sırlarla birlikte öldü.
Genç meslektaşım Yaşar Gürsoy bu kitabı yazarken elbette Berber Mehmet’in hayatta olan kızlarından yardım aldı.
Ancak yazar, çoğunu belki sizin de benim gibi ilk kez okuyacağınız bu çok özel anıları ve fotoğrafları başka kaynaklardan bulmak zorunda kaldı.
Sandal keyfi!
Hem Atatürk’ün özel hayatını hem de dönemi çok iyi yansıtan bu kitaptaki özel anılardan biriyle devam edelim:
“1937’nin ılık bir Eylül akşamı... Florya’da halk, biten bir günün yorgunluğunu çıkarıyordu. Sandal gezintisi yapan gençlerin şarkıları, şakalaşmaları, birbirlerine seslenişleri denizde tuhaf yankılar yapıyordu.
O akşam Atatürk de sandalına binmiş ağır ağır kürek çekiyor, sandal gezisi yapan sevimli kalabalığı seyrediyordu. Birden bu kalabalığın arasına girmek, onlarla birlikte olmak, konuşmak istedi.
Sandalını içlerinde daha çok gençlerin bulunduğu bir sandal kümesine doğru yöneltti, gençlerin şaşkın bakışları önünde gür sesiyle:
‘Çocuklar! Neşeniz, eğlentiniz çok hoşuma gitti’ dedi, ‘Aranızda bulunmak istedim.’
Gençler bu beklenmedik durumdan son derece kıvanç duymuştu. Hepsi O’nu yakından görmenin derin heyecanı içindeydi.
Atatürk’ün sözlerinden cesaret alarak birer birer konuşmaya başladılar, O’na karşı duydukları sevgiyi ve bağlılığı belirttiler. Her şeyi, hatta bu güzel akşamda böyle dinlenip eğlenmeyi bile kendisine borçlu olduklarını söylediler.
Söylenenlerden memnun olduğu belliydi:
‘Çocuklar! Ben Kurtuluş Savaşı’nı da devrimleri de sizlerin anası, babası, dayısı, kısaca tüm yurttaşlarla birlikte yaptım. Şimdi size soruyorum: Yeteneksiz bir ulusun başında bulunsaydım, bu savaşı ve devrimleri yapabilir miydim?’
Gençlerden biri atıldı:
‘Atam! Siz yeteneksiz bir ulusun başına gelemezdiniz, çünkü yeteneksiz bir ulustan sizin gibi bir önder çıkmazdı.”
Atatürk sandalını bu sözleri söyleyen gencin bulunduğu sandala yanaştırdı. Kürekleri bırakarak içtenlikle elini sıktı ve ‘Bunu söylemenizi bekliyordum’ dedi.”
Birileri aradan 75 yıl geçtikten sonra ne yazık ki şimdi o “yetenekli ulus”u, Atatürk’ün diktatör olduğu konusunda ikna etmeye çalışıyor ve kısmen de başarıyor!
(Hoşçakalın Çocuklar...)
Türü: Araştırma
Yazan: Yaşar Gürsoy
Yayınlayan: İnkılâp Kitabevi
Baskı tarihi: 2012
Sayfa sayısı: 512
Fiyatı: 20 lira
İnternet fiyatı: D&R 14.99, İdefix 15 lira.
Kişisel not: Yaşar Gürsoy, 1968 doğumlu genç bir meslektaşım... 1984’ten bu yana gazetecilik yapıyor. A Takımı’nda, Kanal D Haber’de, ATV’de haber müdürlüğü yaptı. Hâlen Habertürk TV’de program editörü olarak çalışıyor. Daha önce Beyninle Seviş(me), Atatürk ve Can Yoldaşı Nuri Conker isimli iki kitabı yayınlandı. Kendisiyle tanışma olanağım olmadı.
Herkesin kahramanları vardır. Benim kahramanlarımdan biri de defalarca yazdığım gibi gazeteci ve biyografi yazarı hocam Hıfzı Topuz...
Beşiktaş Belediyesi tarafından sekiz yıldır düzenlenen ‘’Ustalara Saygı’’ toplantıları, bu akşam onun için gerçekleştirilecek. Nâzım Hikmet Vakfı‘nın katkılarıyla Faruk Şüyün tarafından hazırlanan etkinlik, Akatlar Kültür Merkezi‘nde saat 20.00’de başlayacak.
Sunuculuğunu Tuna Egemen’in yapacağı etkinlikte Hıfzı Topuz’u, dostları anlatacak.
Aysel Aziz, Dilek Özkan, Doğan Cüceloğlu, Erdoğan Teziç, Hayrettin Karaca, İlhan Gülek, Kıymet Coşkun, Meltem Sarıyer, Mustafa Mutlu, Leman Erdemli, Nazım Alpman, Necati Zincirkıran, Neslihan Yargıcı, Oktay Ekinci, Öner Yağcı, Suat Arıkan ve Üstün Akmen’in konuşmacı olarak katılacağı etkinlikte, Karabey Aydoğan da Hıfzı Topuz’un sevdiği Nâzım Hikmet şiirlerini ve Ruhi Su türkülerini sazıyla yorumlayacak... Etkinlikte, ayrıca Nâzım Alpman’ın hazırladığı “Hıfzı Topuz Belgeseli”nden de bir bölüm gösterilecek.
İlk kitabını 70’inden sonra yazan ve sayısız esere imza atan bu büyük usta, saygıların en büyüğünü hak ediyor.
Katılmanız dileğiyle...
Yorum Gönder