Ülkemizin istihbarat kuruluşları ne yapıyor? - Saygı Öztürk

Ülkemizin istihbarat kuruluşları ne yapıyor?
Pes doğrusu… 9 vatandaşımız sıradan bir yerde değil, Şahinbey İlçe Emniyet Müdürlüğü personelinin gözleri önünde gerçekleştirilen patlama sonrasında cayır cayır yandı. Kimi kime şikayet edeceksiniz?

AKP Milletvekili Şamil Tayyar, Gaziantep Emniyet Müdürlüğü’yle ilgili önemli bir iddiada bulunmuş, CHP’nin vali kökenli milletvekili Ali Serindağ’da bu konuda TBMM Başkanlığı’na soru önergesi vermişti. Tayyar, “Gaziantep polisinin yasadışı ciddi telefon dinlemeleri yaptığını” öne sürüyordu. AKP Milletvekili Şamil Tayyar’ın bu iddiasından sonra, “Acaba Gaziantep polisi, terör örgütü mensuplarını ve onlarla bağlantılı olanları dinlemeye fırsat mı bulamıyor?” diye düşünüyorsunuz.

Bu kadar personel, sınırsız kaynaklar
Yaklaşık 30 yıldır terörle iç içe olan ülkemizde, hale terörle mücadelenin en önemli ayağı olan istihbarat konusunda kendimizi ne kadar güçlü göstermeye çalışsak da olup bitenrlere baktığımız da hiç de söylendiği gibi olmadığımız görülüyor.

Hatırlar mısınız, kurulacağının açıklandığında göklere çıkarılan Kamu Güvenliği Müsteşarlığı’nda tüm istihbaratlar toplanacak, bunların paylaşımı ve değerlendirmesi yapılacaktı. Biz de ısrarla, bu Müsteşarlığın sadece birilerine kadro yaratmak adına kurulduğunu, hiçbir işlevi olmayacağını öne sürmüştük. Müsteşarlığın adını-sanını ve ne yaptığını bilen var mı acaba?

MİT, iç istihbarata ağırlık verecekti. Verilen ağırlık bu mu? Ne Uludere yönüne gelenlerin kaçakçı olduğunu öğrenebiliyor, ne karakollarımıza yönelik saldırıları önceden belirliyor, ne ilçe baskınları için önlem alınması için uyarılar yapıyor… O zaman, istihbarat birimlerimiz bu kadar büyük ve kapsamlı eylemleri önceden öğrenemiyorsa, bu kadar personel, sınırsız bütçe olanakları niçin emrinde?

Milletvekili Hüseyin Aygün’ün teröristler tarafından kaçırıldığını unuttuk. PKK’lılarla BDP milletvekillerinin buluşması geride kaldı. Hakkari yöresinden her gün şehit haberleri geliyor. Bölgede, psikolojik üstünlük tamamen terör örgütü ve yandaşlarının eline geçmiş durumda. Peki, yüce Devletimiz ne yapıyor?

Türkiye, örgütlerin eylem alanı mı?
Hükümetin terörle mücadeledeki başarısızlığını, medya ne kadar gizlemeye çalışırsa çalışsın gerçekler ortada. Son dönemde meydana gelen her olayı Suriye’ye bağlamak ise hükümetin, Suriye aleyhine kamuoyu oluşturmaya yönelik adımların birer parçasıdır.

Suriye kaynaklı terör eylemi gerçekleştiriliyorsa, bununla mücadele etmesi gerekenler nerede? Eğer, bu eylemler böyle kolaylıkla yapılıyorsa, Türkiye yapması gerekenleri niçin yapamıyor?

Terör örgütünün başı Abdullah Öcalan’ın yeri-izi belli olmasına rağmen Suriye ve Lübnan’da niçin yakalayamadık, ya da etkisiz hale getiremedik? Terör örgütünün lider kadrosunun Kuzey Irak’ta kaldıkları yerler (köy ve kasabalarda yaşıyorlar) belli olmasına karşın bunları yakalamayı bırakın, herhangi bir eylem niçin düzenlenemiyor? Türkiye yol geçen hanı mı gelen eylem yapıyor, giden eylem yapıyor ve hiç birisi yakalanamıyor?

Örgütler, bazı eylemleri üstlenmez
Sivillere dönük eylemler, tepki yarattığı zaman terör örgütleri bu tür eylemleri üstlenmezler. PKK’nın bu eylemi üstlenmemesi de bir taktiğin sonucudur. Eylemin Suriye tarafından yapıldığı izlenimi yaratılıp, bölgede karışıklık ve kargaşayı artırmak isteyenler eylemlerini sürdüreceklerdir. Suriye’den Türkiye’ye gelen herkesi de “sığınmacı” ve “Esad muhalifi” olarak görmek de yanlışlar zincirinin halkasıdır.

Suriye-PKK ittifakı kurulduysa, bunun sorumlusu kim? 1999’dan bu yana terör örgütü mensuplarının faaliyetlerine izin vermeyen Esad yönetimi, Türkiye’nin iç işlerine karışmanın ötesinde, ülkesindeki rejim aleyhtarlarına her türlü desteği verirse, canıyla uğraşan Suriye’nin taşeron örgüt kullanması da her zaman mümkündür. Bu eylemde PKK taşeron olarak da kullanılmış olabilir mi? Niçin olmasın?

Hür türlü olanak var ama eylem önlenemiyor

Biliyoruz ki asker ve polis binaları teröristlerin öncelikli hedefleridir. Çekiciyle bomba yüklü araç getiriliyor, Emniyet’in 20-25 metre uzağına bırakıldıktan 3-4 dakika sonra patlatılıyor. Anlaşılıyor ki, böyle bir eylemin gerçekleştirileceğine ilişkin hiçbir duyum yok. Kentin her tarafını kameralarla donatıyorsunuz, plaka okuma sistemleri kuruyorsunuz, iletişimin dinlenmesi için her türlü olanağı kullanıyorsunuz ama eylemi önleyemiyorsunuz?

Hem de ilçe Emniyet Müdürlüğü’ne önüne gelip eylemi gerçekleştiriyorlar. Ayıp be kardeşim ayıp, bu kadar da olmaz ki. Eylem yapmak isteyen burnunuzun dibine kadar sokuluyor, ne istihbarat alınabiliyor, ne de böyle bir saldırı önlenebiliyor…Eylem olup bittikten sonra bir kaç kişiyi yakalamaktan daha önemlisi, eylem meydana gelmeden önlemektir...

Eylem alanını genişletip gerilimi artırmak isteyenlerin gündeminde başka iller de var. Halkı karşı karşıya getirmek için ince bir plan işliyor, yüce Devletimiz ise ne yapacağını bilemiyor… Bağırıp çağırmakla terörü önleyemezsiniz…

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget