19 Mayıs’ta neyi kutluyoruz?
Atatürk’ü anmak mı?
Yıl 2012. Atatürk’ten geriye ne kaldığına bakalım.
Atatürk’ü unutturma çabalarını her gün görüyoruz.
Çanakkale zaferini evliyaların himmetine bağlamak.
Atatürk dönemini her yolla kötülemek.
Atatürk sevgisinin toplumsal etkisini azaltıp silmek.
Bütün bunlar neden mi yapılıyor?
Atatürk ‘bağımsız Türkiye’ dediği için.
‘Bağımlı Türkiye’yi kabul ettirmek için.
Amerika’ya bağımlı.
Emperyalizme bağımlı.
Kapitalizme bağımlı.
***
Bütün bunlar neden mi yapılıyor?
Atatürk ‘laik Türkiye’ dediği için.
‘Sünni Müslüman Türkiye’yi kabul ettirmek için.
Toplumu din kurallarıyla yönetmek için.
Eğitimi dinselleştirmek için.
‘Dindar gençlik’ yetiştirmek için.
Laik olmayı dinsizlikle eş tutmak için.
Atatürk’ün unutturulması gerekiyor.
Arkadan Atatürk döneminin kötülenmesi gelecektir.
Sonra da suçlamalar.
93 yıl sonra 19 Mayıs bu kulvara sokulmak istenmektedir.
***
19 Mayıs Gençlik Bayramı öyle mi?
Gençlik mi?
2012 gençliği küreselleşmeye feda edilmiştir.
Kültür artık ‘ekran kültürü’dür.
Facebook ile Twitter atışmaları.
Chat muhabbetleri.
Cep telefonu konuşmaları. Mesajlaşmalar.
Kültür budur.
19 Mayıs 1919 Google üzerinden ulaşılan bilgidir.
Pazar markaları.
Büyük rock konserleri.
Dünya idolleri.
Bunun yanında ‘dindar ve kindar gençlik’ hedefleri.
Ekseni kaymış söylemler.
Hedefsiz gençlik.
Ne yapacağını bilemeyen.
Ancak inanç yolunda anlam arayan.
Bugünün ve yarının gençliği.
***
19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı’nın sporu mu?
Beden sağlığı için yapılan jimnastik unutulmuş.
Selim Sırrı Tarcan’ın kim olduğunu bilen yok.
Oysa, ‘İsveç jimnastiği’ni ülkeye getiren öncü.
Atatürk, sağlıklı gençlik, sağlıklı toplumu hedefliyor.
“Ben sporcunun zeki, çevik, ahlaklı olanını severim.”
Atatürk’ün sözü bu.
2012 yılında spor da paranın elinde esir olmuş.
Spor artık kitlesel şiddetin aracısıdır.
Futbol taraftarları birbirinin yeminli düşmanı.
Takımlar birbiriyle savaşıyor.
Amatör sporların sözü bile geçmiyor. Değeri kalmamış.
Spor alanlarında harcanan para milyar dolarlar.
Reklamı, yayın satışları, formaları, biletleri ile çok büyük bir pazar.
Şimdi siz hangi sporun bayramını kutlayacaksınız?
Soru da budur, sorun da budur.
***
Şimdi,
19 Mayıs 1919’un gerçek sahiplerine düşen görev bütün bunları tartışmaktır.
Atatürk Cumhuriyeti’nin sahipleri.
Milyonlarca olduğunuzu bileceksiniz.
Milyonlarca.
Atatürk’ü yılda bir gün anmayın,her gün yaşatın.
Gençliği tuzaklardan kurtarmak görevinizdir.
Yanınızda pek çok Atatürk genci olduğunu bilin.
Sporun gerçek anlamını düşünün.
Atletizmi, amatör sporları.
Gerçek sporcu ruhunu.
Dağcıyı, bisikletçiyi, zorlukları yenmeyi.
İşte o zaman,
19 Mayıs 1919’ları anlamış oluruz.
O zaman,
19 Mayıs 1919’ları yaşatmış oluruz.
Milyonlar.
Görev başına...
Yorum Gönder