“Ergenekon ve benzeri davalar, ABD’nin Türkiye’ye karşı açtığı davalardır. Ergenekon davası, 5 Kasım 2007 günü, ABD Başkanı Bush’un, Oval Ofis’te Tayyip Erdoğan’a verdiği talimat doğrultusunda açılmıştır.
Bunu, Erdoğan’a yakınlığıyla bilinen Fehmi Koru açıklamıştır.
Bu operasyonlarda tutuklanacak ve yargılanacak olanların listesinin ABD makamları tarafından hazırlandığı ve uygulayıcılara verildiği basında açıkça yazıldı.
Operasyonları yürütmek için 18 Şubat 2008 günü ABD’den 35 kişilik bir ekibin geldiği ve Ankara’ya yerleştiği açıklandı.
Beşiktaş yargısının önüne konulan görev, Türkiye’nin devrimcilerini, yurtseverlerini, Türk Ordusu’nun değerli komutanlarını, ABD adına yargılamaktır. ABD’nin Ortadoğu ve Türkiye’deki stratejik hedefi bellidir. Bunu, BOP haritalarıyla da ortaya koymuştur.
Türkiye’nin Irak, İran ve Suriye ile cepheleşmesinin tek bir sonucu vardır:
Sözde Kürdistan’ın pekiştirilmesi ve genişletilmesi... Son aylarda bölgede yaşanan gelişmeler de bunu doğrulamaktadır.
Bu sonucun elde edilebilmesi için içte, buna direnebilecek milli güçlerin tasfiyesi gerekmektedir.
Ergenekon ve diğer operasyonlar, başta üç kurumu hedef almaktadır. İşçi Partisi, Türk Silahlı Kuvvetleri ve Atatürkçü kuruluşlar.
Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz de 23 Temmuz 2008 günü atv’de yayınlanan ana haber bülteninde, ‘Ergenekon soruşturmasının merkezinde TSK ve İşçi Partisi var’ diyerek bunu açıklamıştı.”
***
Nasıl; siz de neye uğradığınızı şaşırdınız mı?
Bunlar mahalle dedikodusu ya da komplo teorileri değil... Gazete haberi. Ama ulusal gazetelerde göremezsiniz bu tür haberleri ya da söyleşileri...
Bu da zaten 21 Kasım 2011’de Mersin’deki bir yerel gazetede yayınlanmış...
Ama... Yaygın medya bu söyleşiden tek bir satır almaya bile cesaret edememiş...
Peki; kim söylüyor bu son derece iddialı ve sert sözleri?
İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in avukatı İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Cengiz...
Aradan altı aydan fazla bir süre geçmiş ama ne ABD yetkilileri ne de Başbakanlık, bu haberi yalanlamamış... Sizce de ilginç değil mi?
***
Bu söyleşi ve gözlerden kaçan onlarca haber, söyleşi, köşe yazısı; Mersinli meslektaşım Serdar Zihni Keskinışık’ın “Gafletin Kıyısında” isimli kitabında yer alıyor.
Serdar; yıllarca yerel gazetelerde çalışmış ama ülke gündeminin peşini asla bırakmamış, araştırmacı, titiz ve meslek ilkelerinden ayrılmamaya gayret eden yurtsever bir meslektaşımız...
Çok sayıda ilginç isimle yapılmış onlarca söyleşi var bu kitapta... Kimi türban üzerine, kimi çevre kirliliği hakkında...
***
Ben her sayfada yeni bir şey öğrendim.
Bu kitap eminim ki sizin de kafanızdaki soru işaretlerini gidermeye hizmet edecek...
Serdar’ın yazım dili temiz, konulara hakim...
Üslubu da su gibi...
Okumanızı öneririm.
***
GAFLETİN KIYISINDA
Türü: Araştırma-İnceleme
Yazarı: Serdar Zihni
Keskinışık
Yayınevi: Togan Yayınları
Baskı tarihi: Mayıs, 2012
Sayfa sayısı: 314
Fiyatı: 17 lira
İnternet (İdefix) fiyatı: 14,45 lira.
Kişisel not: Yazarla tanışmadım.
*****
Ermeni sorununa farklı ve objektif bir bakış...
“Ermenilerin, 1912-1922 sürecinde Türkleri Anadolu’dan silme planı içinde nasıl bir rol üstlendiğini hatırlamak, bugün birçok kişiye ‘acı’ gelebilir. Ama tarihi gerçekleri değiştirmek kolay değildir. O yüzden Anadolu’da yaşayan tüm halkların paylaştığı ve yaşadığı bu ‘acı dönem’i tek yanlı olarak yansıtmak, gerçekleri örtmez. (./..) Türkler 100 yıl önce direndiler ve Anadolu’yu vermediler. Şimdi 100 yıl sonra ‘Ermeni soykırımı’ söylemi çerçevesinde bazı çevreler ‘rövanş’ peşinde.”
***
Caretta Yayınları’nın “Anlaşılır Tarih” dizisinin ilk ürünü olan bu kitapta Kerem Çalışkan, birçoğumuzun yanıtını bilmediği onlarca soru sorarak yola çıkmış...
“1912’deki Balkanlar’daki Türk ve Müslüman soykırımı ile 1915 Ermeni tehciri arasındaki bağ nedir?” diye soruyor örneğin...
Ya da, “Türk milliyetçiliği nasıl doğdu? Turan ve Türkistan hayallerini Almanlar neden körükledi?”
Kerim Çalışkan bu soruların yanıtını doğrudan vermek yerine, doğru yanıtı bulmamız için yardım ediyor bize... Ve kitabı çok beğendiğim şu sözle bitiriyor:
“Tarihten yansıyan kavgalar, yarına ışık tutuyor. Evet, tarih artık yarındır.”
Tarihe meraklı olmasanız da; bugün Anadolu coğrafyasını yeniden şekillendirmek isteyenlerin tarihten gelen taleplerini bilmeniz gerekiyor...
Aksi halde yarını gerçekten öngöremezsiniz... Anlatımı basit, üslubu akıcı, çok detaylara girmeden gerçeği tarif eden bir kitap olmuş 100 Yılın Rövanşı...
Ben sıkılmadan ve beğenerek okudum. Kesinlikle öneririm.
100 YILIN RÖVANŞI
Türü: Tarih
Yazarı: Kerem Çalışkan
Yayınevi: Caretta
Baskı tarihi:
Mayıs, 2012
Sayfa sayısı: 142
Fiyatı: 12 lira İnternet
(İdefix) fiyatı: 10,20 lira.
Kişisel not: Kerem’le 1996’dan beri tanışıyoruz... Şu anda aktif gazetecilik yapmıyor ama birçok gazetede yazı işleri müdürlüğü, genel yayın müdür yardımcılığı gibi önemli görevlerde bulundu. Son yıllarda kendisini tarih araştırmalarına adadı
Yorum Gönder