Telefonunun
ya da bulundukları ortamın dinlendiğinden şüphe etmeyen
kişi hemen hemen yok gibidir. Emniyet mensupları,
telefonların dinlendiğini çok iyi bildiği için genelde
“bunları yüz yüze konuşalım” derdi. Sonra bu da bitti. Çünkü
konuşulan ortam da dinlenmeye başlandı. İnsanların kendi
aralarında konuşmaları, hükümeti eleştirmeleri bile suç
olarak nitelendirildi, “hükümeti yıkmaya teşebbüs” gibi
suçlamalarla insanlar yargılanır hale geldi. İşte o
yüzdendir ki insanımız konuşmaya, yazmaya korkar oldu.
Başbakan Erdoğan’ın çalışma ofisinde dinleme aygıtları
bulunmuştu. Bu konuda Başbakan’a hem MİT’ten, hem de
Emniyet’ten bazı bilgiler aktarıldı. İşin ilginç yönü, her
iki kuruluş da yazıya dökmeseler bile birbirlerini
suçladılar. İşin içine cemaat de girince Emniyet Genel
Müdürlüğü İstihbarat Dairesi Başkanlığı daha çok hedef
oldu.
“Başkalarının böceği” üzerine gitmeyen
hükümet, konu Başbakan olunca adeta şaha kalktı. Böceği
kimin yerleştirdiği konusunda da değişik görüşler var.
Emniyet İstihbarat Dairesi ile ilgili öteden beri gündeme
getirilen, “Fethullahçı yapılanma”ya karşı operasyonun alt
yapısını hazırlamak için böceğin yerleştirilmiş
olabileceği de değerlendiriliyor. Emniyet yetkilileri
ise “böcek” olayı ile ilgilerinin olmadığını belirtiyor.
İki müfettiş istihbarat dairesinde
Başbakan
Erdoğan’ın talimatıyla Emniyet İstihbarat Dairesi’nde
iki mülkiye müfettişi görevlendirildi. Bu müfettişler
“böcek incelemesi” yapıyor. Günlerdir devam ettiğini
öğrendiğim bu inceleme, henüz soruşturmaya dönüşmedi.
İnceleme, soruşturmaya dönüştürülse bile yakın bir
gelecekte istihbarat dairesinde büyük bir “personel
operasyonu” yapılacak. Bunun gerçekleşmesi de çok uzun
sürmeyecek gibi gözüküyor.
İstihbarat Dairesi
Başkanı Ömer Altıparmak, bu görevden alınacak. ABD’ye
emniyet müşaviri olarak atanacak. Çünkü yurtdışına
gönderilecek müşavirler eski görev yerlerine dönmek için
mahkemeye başvurmuyor ve atandıkları ülkeye seve seve
gidiyorlar.
Emniyet’te kıdem, liyakat uzun süredir
rafa kaldırılmış durumda. İçişleri Bakanı Muammer Güler,
bunu yeniden oturtmak için çaba göstereceğinin işaretini de
istihbarat dairesine atanacak isim arayışı sırasında
gösterdi. Daha önce istihbaratta çalışmış, başkanlık için
atanma koşulları yeterli olan isimler belirlendi.
Kriterlere uyanlar arasında bir il emniyet müdürü ile iki
polis başmüfettişinin isimleri başkanlık için öne çıktı.
Müfettişler, her şeyin yasa ve yönetmeliklere uygun
yapılıp yapılmadığını incelerken “planlı istihbarat
çalışmaları”nda da, dinlemeler konusunda da önemli
bilgilere sahip oldu. Bu durumun da istihbaratta
rahatsızlık yarattığını, incelemenin uzun sürmesinin
sanki bazı şeylerin öğrenilmesi için müfettişlerin
bilinçli olarak incelemeyi uzattığı da “konuşulanlar”
arasında yer alıyor.
Yorum Gönder