Timbuktu Rezaleti - Zeynep Göğüş

Afrika’da insanlar açlıktan ölürken sen ne demeye Timbuktu’nun derdine düşersin?
Ne olmuş Kara Kıta’da türbeler tahrip edilip el yazmaları yakılıyorsa, önünde sonunda cansız taş binalardır yıkılan ve kâğıttır yakılan...
Yukarıdaki akıl yürütmeyi daha dün Galatasaray Üniversitesi’nin tarihi binası yanarken de duymadık mı biz? “Ne diye bu kadar patırdı yapıyorsunuz, insan yanmadı ya!” demediler mi?
Dediler.

***

Başbakan Erdoğan Millete Hizmet konuşmasında Türkiye’nin Afrika’da yaptıklarını sıralayıp “21’inci yüzyıl Afrika medeniyetinin tarih sahnesine geri döndüğü bir yüzyıl olacaktır” der demez, Timbuktu’ya doğru yola çıktım ben. Seyyah Leo Africanus’tan yardım istedim. Hayal bu ya, gece vakti İslam bilim ve kültürünün Afrika’nın bu en eski kentindeki 333 evliyanın türbesini tavaf edecektim.
Afrika uygarlıklarını düşünüp Başbakan’ın söyledikleri için “keşke” dedim.
Ama bugün Timbuktu’yu görünüşte Fransızlar “kurtardılar”.
Tabii ona kurtarmak denirse.

***

Özetle geçelim olan bitenin üzerinden.
Mali’de Azavad denilen bir bölge var. Tuareg halkının yaşadığı bu bölge Mali’den ayrılmak istiyor. Azavad Bağımsızlık Hareketi MNLA, Nisan 2012’de bağımsızlık ilan etti, ama kimseden itibar görmedi.
MNLA Hareketi, El Kaide bağlantılı Ensar Din adlı örgütle Mayıs 2012’de işbirliği yaptı. Ancak Ensar Din’ciler Azavad bölgesinin diğer iki büyük kenti Gao ve Kidal’ın yanı sıra Timbuktu’yu da geçen yaz ele geçirdiler.
Timbuktu İslam tarihi açısından da Afrika’nın en önemli merkezi. Bir zamanların bu zengin Afrika kenti, bugün izi kalmayan en eski İslam üniversitesi ile ünlü. Buradaki türbeler ve el yazmaları UNESCO koruma listesinde.
Ensar Din militanlarının Timbuktu’daki İslam eserlerinin en ünlüsü Sidi Yahya Camii’ni geçen temmuzda tahrip etmeleri, insanlık tarihi açısından Afganistan’da Buda heykellerinin yıkılmasından daha hafif değildi. Trablus’ta tarihi Sufi türbesi Seyyid Şaab’ın üzerinden El Kaide buldozeri geçeli de çok olmamıştı. Gerçi Mısır’da, Libya’da, Irak’ta İslamın radikal yorumuna uymadıklarını düşündükleri Sufi ibadethanelerini yakıp yıkanları biliyorduk, ama bu kadarı fazlaydı.
Ensar Din de Taliban gibi kendi bildiği İslamı korku salarak kabul ettirmekle kalmayıp, geçmişin izlerini de silmek istiyordu.
Batı dünyası bu olaylarla İslam dünyasından çok daha fazla ilgilendi.

***

Ve Fransa Mali’ye girdi. Fransızlar bu hafta Timbuktu’yu ele geçirdi. Bu arada Azavad Hareketi MNLA, Ensar Din’den koptu ve ülke bütünlüğüne bağlılığını açıkladı. MNLA Fransa tarafına geçti.
Bugün Timbuktu’da Müslümanlar Fransız bayrağına sarılarak namaz kılmaktalar...
Bu haberleri duyunca insan önce kendi ülkesini düşünüyor. Kendi ayrılıkçılarının da günün birinde bir yabancı ülkenin bayrağına sarılıp secdeye kapandıkları görüntüsünü zihninden kovmak istiyor. Etnik meselenin içine din parmağı karıştığında ne denli tehlikeli sonuçlar ortaya çıkabileceğini görüyor.
Din üzerinden politika tehlikeli bir oyun. Bu saptama bir yana, evet tarih ve kültür önemlidir. İslam uygarlığı kendi geçmişini koruyamıyorsa, geleceği de aydınlık olamaz.

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget