Ülkede Hiçbir Başarı Cezasız Kalmıyor! - Uğur Dündar

Saat 19:00… Ana haber bültenimiz başlıyor.
***
İyi akşamlar sayın seyirciler…
Bültenimizi, Van depremi sonrasında yaşanan cinayet gibi ihtimalin özel dosyasıyla açıyoruz.
Büyük depremin ardından 9 Kasım 2011′de yaşanan artçı depremle 25 kişiye mezar olan Bayram Oteli enkazının altından korkunç bir skandal çıktı. Bilirkişi raporuna göre, Bayram Oteli’nde hasar tespit çalışması yapılmamış!.. Ayrıca otel kalitesiz malzeme ile inşa edilmiş! Üstelik inşa sırasında proje dışına da çıkılmış!
Sayın seyirciler… Skandalı ortaya çıkaran bilirkişiler, savcılığa teslim ettikleri raporda, 25 canın yitip gitmesinin sorumlusu olarak, otel sahibi Tevfik Bayram başta olmak üzere, bazı belediye ve kamu görevlilerini gösterdiler.
Sayın seyirciler… Haber ekiplerimiz bu raporla yetinmeyip, Bayram Oteli faciasında hayatını kaybedenlerden gazeteci Cem Emir’in ailesiyle de görüştü. Haber peşinde koşarken henüz 27 yaşında yitip giden Cem Emir’in yakınları “Deprem sırasında Cem görevi başındaydı. Ancak ölümü ölümü iş kazası sayılmadı!” diyerek bir başka skandala işaret etti. Emir Ailesi, bilirkişi raporunda bazı gerçeklerin göz ardı edildiğini de öne sürerek şunları söyledi: “Bilirkişi raporunda asıl sorumlular yok! Buna itiraz edeceğiz. Depremden hemen sonra Van’a gelerek hasar tespit ve enkaz kaldırma çalışmalarını yöneten koordinatör Bakan Beşir Atalay başta olmak üzere, afet ve acil durumlarla ilgili tüm kamu yöneticilerinin yargılanmasını talep edeceğiz…”
Van’da hangi taşı kaldırsanız, üzeri örtülmek istenen bir gerçekle karşılaşıyorsunuz sayın seyirciler…
İşte bir örnek: Ekiplerimiz 575 kişini hayatını kaybettiği binlerce insanımızın da yaralandığı ilk deprem sonrasında, elinde “otel sağlamdır” raporu bulunduğunu söyleyen Bayram Oteli sahibi Tevfik Bayram’ın, doğru konuşmadığını ortaya çıkardı. Bayram, sadece birkaç mühendis tanıdığı otele getirmiş, onlar da şöyle bir bakıp “Burada oturulur!” demişler. Hepsi bu kadar. Ortada rapor yok!
***
Skandallar zincirinin halkalarını tek tek gözler önüne seren ekibimizi kutluyorum.
İnsan hayatının bu kadar ucuz olması tüylerimizi ürpertiyor sayın seyirciler…
Şimdi de kameralarımızı Van’dan İstanbul’a, özel bir hastaneye çeviriyoruz sayın seyirciler… Muhabirimiz Fazilet Şeker, şifa bulabilmek için koştuğumuz bazı özel hastanelerin, adeta birer ticaret haneye döndüğünü gösteren çarpıcı bir haberle bizi bekliyor.
Seni dinliyoruz Fazilet:
“Memesinde kitle tespit edilen bir hastayla ünlü bir profesörün muayenehanesine gittik. Hoca hastanın acilen ameliyat edilmesini söyleyerek bize iki seçenek sundu. Operasyona Kadıköy’deki bir özel hastanede 11 bin 500 TL’ye, Şişli’deki başka bir hastane ise 22 bin 500 liraya yapabileceğini söyledi. Bir gece için ödenecek para, dudak uçuklatacak türdendi. Profesöre muayene ücreti olan 500 lirayı ödeyip çıktık.
Asıl çarpıcı gerçeğe şimdi geliyoruz sayın seyirciler…
Hasta ile birlikte doğruca başka bir hastaneye, orada görev yapan Profesör Alp Demirağ’a gittik. Hoca, sabah ve akşam olmak üzere iki kez ve yaklaşık 40 dakika süreyle muayene ettikten sonra ameliyat için gün verdi. Bize maliyetini sorduğumuzda ise “Onu muhasebe bilir, ben bilemem!” dedi.
Hastamız ameliyat oldu, üç gece süt odada kaldı. Borcumuzu ödemek üzere muhasebeye gittiğimizde gözlerimize inanamadık!.. Zira ameliyat ve tüm hizmetler dahil sadece 2 bin 329 lira ödedik!.. Diğer hastanelerle kıyaslandığında aradaki fark müthişti. Üstelik her taraf pırıl pırıl, hizmet kusursuzdu. Ayrıca Dr.Alp Demirağ, ameliyat sonrası asistanlarını göndermedi muayeneleri hep kendisi yaptı.
İster inanın, ister inanmayın sayın seyirciler… Bu hastanede doktorlar maaşla çalışıyor, açıktan para almıyor!.. Tek hedef insan sağlığına kaliteli hizmet sunmak…
Şimdi sıkı durun sayın seyirciler… Bu hastanenin adı Başkent Hastanesi… Kurucusu ve ilkelerinin yaratıcısı ise Profesör Doktor Mehmet Haberal… Yani yıllardır terörist suçlamasıyla Silivri’de tutuklu bulunan Profesör Mehmet Haberal!..”
Ben Fazilet Şeker… Başkent Hastanesi’nden sözü merkeze bırakıyorum…
***
Fazilet’e çok teşekkür ediyorum…
Sayın seyirciler… Fazilet bize hem sağlığımız üzerinden yapılan ticaretin geldiği boyutları, hem de tek hedefi kaliteli hizmet sunmakk olan örnek bir sağlık kurumunun nasıl çalıştığını gösterdi.
Ama ne yazık ki ülkemizde hiçbir başarı cezasız kalmıyor!
Bu arada yönetmenim galiba bir son dakika haberi için beni uyarıyor. Hayır… Hayır… Son dakika haberi yokmuş, sadece ben uyarılıyormuşum sayın seyirciler!..
Yönetmenim kulağıma “Kes artık, hepimizin ekmeğiyle oynuyorsun! Yukarıyı kızdıracaksın!” diyor.
Ben de kesiyorum.
Bağımsız ana haber bültenimiz burada sona eriyor!
Hepinize iyi uykular sayın seyirciler!..

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget