Yazarlar ve Fırçalar - Kürşat Başar

Başbakan'ın ünlü romancı Paul Auster'a fırça atması Auster ya da uluslarası toplum açısından ne anlama gelir?
Auster, kendi cevabını vermiş. Başbakan gibi “cahil” filan dememiş, düzeyli, usturuplu bir cevap yazmış.
Ben de doğrusu yabancıların bilir bilmez kendi ülkem hakkında ileri geri konuşmasından hoşlanmam. Ama bu da onun fikri diye düşünürüm.
Kaldı ki eğer siz herkes hakkında ileri geri konuşabiliyorsanız, başkalarının da sizinle ilgili eleştirilerine göğüs germelisiniz. .
Bir Başbakan'ın, bir söyleşisinde yaptığı eleştiri nedeniyle her yazarla dalaşması ilginç bir durum.
Bizde genellikle başbakanlar pek roman okumadığından zaten bu tür eleştirilerden de haberdar olmazlar. Auster, bu denli ciddiye alındığına sevinmiştir bence. Üstelik yalnızca Türkiye'de yayımlanan bir eleştirisi, bu sayede dünya çapında haber oldu.
***
Sonuç olarak Başbakan'ın Auster'a fırça atması Türkiye'de düşünce özgürlüğü hakkında giderek gelişen olumsuz dış izlenimi daha da güçlendirmiş oldu.
Zaten siz istediğiniz kadar fırça atın, Türkiye'nin veya Çin'in düşünce ve ifade özgürlüğünün kısıtlanmasında üst sıralarda yer aldığı ve yüzlerce gazetecinin, yazarın tutuklu olduğu konusundaki gerçeği değiştirmez.
Bu sayılar yayımlanır ve uluslararası toplumda, medyada mutlaka bir biçimde yer alır. Ve kimse gazetecilerle ilgili iddianameleri okuyup, basılmamış kitapları toplattığınız için sizi takdir etmez. Çünkü o ülkelerdeki gazetecilerin bizdeki bazıları gibi sizden bir beklentileri yoktur.
Siz istediğiniz kadar, "Bunlar gazeteci değil mikrop" deyin, bir şey değişmez.
***
Aynı durum İsraillilere ya da Fransızlara atılan fırçalar ya da Birleşmiş Milletler,e topluca çekilen ayarda da farklı değil.
Çünkü diplomasi duygularla oynanan bir oyun 'değil.
Sizi dinlerler ve nasıl biri olduğunuza, bu hamleyle ne yapmak istediğinize bakarlar. Ona göre de onlar bir hamle yaparlar. Ve genellikle bu hamle sizin sandığınız gibi size fırça atmak şeklinde olmaz. Uzun süre içinde başınıza gelenlerden anlayacağınız yaptırımlarla olur.
Ama her zaman söylerim, yazar milletiyle uğraşmaya gelmez. Tarih boyunca onlara yapılan bütün eziyetlere rağmen sonuçta kazanan onlar olmuştur. Çünkü herkes bir gün yaşlanır ve ölür ama yazılan kitaplar sonsuza dek kalır .

Kürşat Başar/Cumhuriyet

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget