Tapu delindi. Tarih delindi. Toprak delindi. Adalet delindi. Hakkaniyet delindi. Antalya’nın 1000 yıllık mülkü, bir gecede Konya’nın malı yapıldı. Tepeden bir kararla “tapuyu delerek, toprağın sınır çizgisini değiştirip dilerek, kanunu ve adaleti anlından vurarak” Antalya’nın 13 kilometrelik arazisini, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Tayyip Erdoğan ve İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, imzaladıkları “üçlü kararname” ile bir gecede Konya’nın yapıverdiler.
Yazdıklarımın hepsi belgelidir.
Antalya toprağını kürtajla aldılar.
Konya’nın rahmine koydular.
Niçin yaptılar, hangi amaçla ve hangi çıkara hizmet için “üçlü kararnameyi” jet hızıyla imzalayıp çıkardılar? Anlatacağım. Ben bu eşsiz güzellikteki tabiat parçasını bilirim. Gitmişliğim, gezmişliğim, görmüşlüğüm ve hayran kalmışlığım vardır.
Doğa severler.
Şairler, edebiyatçılar.
Çevre bilimciler (ekolojist) herkes bu tabiata aşık olur. Burası Antalya Altınbeşik Milli Parkı’nın toprağıdır. Altında Altınbeşik Mağarası ağzından başlayıp Beyşehir Gölü’ne kadar uzanan, 5 milyar yıl önce oluşmuş, dünyanın bilinen ikinci büyük yer altı gölü vardır. Toprağın üstü her biri 600-700 yaşında (en genci 300 yıllık) sedir, ladin, ardıç ağaçları ile kaplıdır. Benzeri hiçbir yerde bulunmayan bitki ve çiçek türünün toplandığı “Gembos endemik bölgesi” de buradadır.
Xxx
Burası kardelenler da yatağıdır.
Kardelenler çiçek açtığında bölgenin Ibradı Belediyesi her yıl mart ayının son haftası ile nisan ayının ilk haftasında “Kardelen Festivali” düzenler. Doğa hayranları “Davlaşa Tepesi”nde tabiatın güzelliğine mest olurlar.
Zümrüt yeşilidir görüntü.
Sabah güneşin ilk ışıkları vurur.
Atlas atlas halelenir kardelenler.
Yeryüzündeki cennetti burası.
Davlaşa tepesini ve Altınbeşik Milli Parkı’nı örten bu zümrüt yeşili cennet görüntü şimdi delik deşik, yer yer grileşen, yer yer kahverenginden siyaha dönen bir kuru kafaya benzemeye başladı. Kore malı susuz mermer kesicilerin çıkardığı undan ince toz bulutları, 600-700 yaşındaki sedir, ladin, ardıç ağaçlarını ve endemik bitkilerle her türden çiceği zalimce sarıyor ve Altın Beşik Milli Parkı, gün gün, saat saat ölüme gidiyor.
Xxx
Davlaşa Tepesi’ni de içine alan 13 kilometrelik “Gembos-Dereağzı Mevki” Selçuklu ve sonra Osmanlıdan beri Antalya sınırı içindedir. Cumhuriyet kurulduğunda 1941 yılında Antalya-Konya sınırı çekilince “Gembos-Dereağzı-Dallaşa Tepesi” yine Antalya sınırı içinde kabul edildi. 1987’de “orman bölgeleri” belirlenirken de Antalya’nın malı diye yazıldı. 2000 yılında tapu-kadastro geçtiğinde de Antalya’nın mülküdür diye kayıt edildi. 2005 yılında açılan dava sonucunda mahkeme Antalya’nın mülüküdür diye karar aldı. 1000 yılıdır Antalya’nın olan bu topraklar, 2011 yılının aralık ayında “üçlü kararname” ile bir gecede Antalya’dan alındı ve Konya’ya verildi.
Burada mermer yatakları bulundu.
4 şirket Ankara’dan işletme izini aldı.
Antalya İl özel İdaresi’nin “bu cenennet parçasını mermer tozuyla ölüme terk edemeyiz, mermerciye burada ruhsat veremeyiz” çevreyi gözeten tavrı hesaplanarak Cumhurbaşkanı, Başbakan, İçişleri Bakanı “üçlü kararnamesiyle” 13 kilometre Antalya Toprağı Konya’nın malı yapıldı.
Antalya’dan rant aktarıldı.
Neyin karşlığı yapıldı.
Neden böyle yapıldı?
Yarın yazacağım.
Yorum Gönder