Adlarını vermeme gerek yok, herkes biliyor.
Dönek avazlar bugünlerde solculara, sosyalistlere, devrimcilere karşı “salvo atışlarını” sürdürüyor.
Hepsi bir yerlerden buyruk almış...
Atış serbest!
Solculara, sosyalistlere, devrimcilere “solculuk taslayarak” bindirip böylece görevlerini başarıyla yapmış olacaklar.
Vahşi kapitalizmin güler yüzü küreselleşme masalları tutmayınca böyle bir yöntemin geçerli olduğunu düşünüyor arkadaşlar.
***
Bunlar solcuları, sosyalistleri, devrimcileri askerin yanında taraf tutmakla suçluyorlar.
Kendileri ise AKP’nin kanatları altında yaşıyorlar...
Ekmek elden su gölden!
İki-üç kanalda program, ek işler, TRT falan...
Döneklerin dedikleri şu:
“Türkiye’de burjuva devrimi tamamlandı!”
Hoppala!..
Demokrasiyi, özgürlükleri, yaşama hakkını savunan, emek-sermaye çelişkisini dile getirenleri “postalcı” ya da “Ergenekoncu” olarak yaftalıyorlar.
Adalette eşitsizlik, gelir dağılımında uçurum, yoksulluk, işsizlik, sendikal hak ve özgürlükler dönekleri hiç mi hiç ilgilendirmiyor.
Solun değerlerini eleştiren dönekler kapıkulu olmuş, AKP iktidarına toz kondurmuyor, işleri güçleri solcular, sosyalistler ve devrimcilerle uğraşmak, çamur atmak...
***
Birileri düğmeye basıyor, onlar da konuşmaya, yazıp çizmeye...
Askeri vesayete karşı çıkarken sivil siyasal vesayet karşısında “hazır ol”a geçiyorlar.
Uzun tutukluluk sürelerini, yargının bağımlılığını gelişmiş demokrasi sanırken, askerin Suriye’yle savaşmasını isteyenler bile var içlerinde bu dönek takımının.
500 üniversiteli gencin aylardır “parasız eğitim istedikleri” için örgüt üyeliği yaftasıyla zindanlarda yattığını, 100’e yakın gazetecinin tutuklu olduğunu bilmiyorlar mı?
Onlara göre ekonomik sömürü, işçi haklarının gasp edilmesi söylemleri klasik solculukmuş ve “ömrünü” doldurmuş.
Özetlersek, bu sol anlayış çoktan işlevini tamamlamış.
Türkiye 70’leri değil 2012’leri yaşıyormuş. Gelişmiş demokratik ülkelerde böyle bir sol anlayış kalmamışmış.
Ne diyeyim bu zibidi takımına?
Haydi oradan, faşist bozuntuları... Dönekler, yalakalar...
***
Fransa’daki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde çıkan sonuca bakın önce.
Yunanistan’da hükümeti kurma görevini yarıştan ikinci çıkan devrimci sosyalistlerin koalisyonu (SYRİZA) lideri Alexis Tsipras aldı.
Neden?
Yeni Demokrasi (ND) lideri Samaras, koalisyonu kuramadı tüm çabalarına karşın. Sonunda verilen görevi cumhurbaşkanına “iade” etti.
Yunanistan’da muhafazakârlarla koalisyon olasılığı hiç yok...
Yunanistan’da merkez sağ Yeni Demokrasi partisine ve merkez sol PASOK’a destek büyük ölçüde azaldı. Sosyalist sol SYRİZA ivme kazanıp ikinci oldu.
Türkiye’ye gelince...
İsveç Parlamentosu’ndan üç milletvekili Türkiye’ye geldiklerinde “büyük şok” yaşadıklarını söylüyor.
Üç milletvekili Sol, Hıristiyan Demokrat ve Yeşiller Partisi’nden...
Dedikleri şu:
“Türkiye devletinin demokratik hak ve özgürlüklere olan ilgisi çok düşük... Hatta bunları hiç önemsemiyor...”
***
Üç İsveç milletvekili Amineh Kakabaveh, Désirée Pethrus, Jan Lindholm Türkiye’yi çok iyi gözlemlemiş...
Bir tümce daha vereyim izlenimlerinden:
“Türkiye’de tutuklu olan yüzlerce Türk ve Kürt gazeteci ve yazarı düşündüğümüzde, İsveç hükümetinin, Meclis’teki siyasi partilerin, diğer tüm halk hareketi örgütleri temsilcilerinin, sendikacıların Türk devletinin baskıcı tutumunu protesto etmeleri gerekmektedir.”
Haksızlar mı?
61 yaşındaki Prof. Dr. Büşra Ersanlı ve gazeteci Zeynep Kuray “terör örgütü üyesi” oldukları gerekçesiyle tutuklu.
Milletin vekilleri tutuklu!
Ey dönek takım!
Her şeyin farkındasınız aslında, her şeyin!
- Yazıklar olsun size!
Yorum Gönder