Derin Devlet İçinde Kavga Var! - Orhan Birgit

Ergenekon ve Balyoz soruşturmaları, Genelkurmay Başkanlıgı'na kadar gelmiş yüksek rütbeli subayların AKP'yi İktidardan alaşağı etmek için gizi örgütler oluşturmaları ve bu örgütlere medyadan da destek verenlerle birlikte yargı önünde hesap vermelerini sağlamaya dayanıyordu.
O doğrultuda açılan davalar, dört yıldır, sanıklarının hemen tümü tutuklu olarak sürerken; bir sabah bir de baktık terör örgütü PKK'nin sivil kanadı olduğu söylenilen KCK örgütü hakkında açılmış davalara Milli İstihbarat Örgütü'nün Üst yönetimi de dahil edilmiş!
Cesur ve görevini yansız olarak yapmak isteyen bir özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı, MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ı.eski Müsteşar Emre Taner ve yardımcısı Afet Güneş ite örgütün iki çalışanını da ifadeye çağırmış.
Nedeni, Sayın Müsteşar'ın görevini yaparken Oslo'da ve başka kentlerde terör örgütünün önde gelenleri ile istihbarat amaçlı da olsa, ortak eylem konuşmaları yaptığı iddiaları. İstanbul Terörle Mücadele ve İstihbarat şubelerindeki görevli emniyet mensupları, son zamanlarda yoğunlaşan molotof saldırıları ve araç kundaklama eylemlerine karıştıkları iddiasıyla bazı kişileri gözaltına almışlar ve...
...Ve bu kişilerin arasında MİT mensuplarının da olduğu görülmüş!
Yazılanlar doğruysa, ne demektir bu?
Siyasi iktidar, PKK'nin siyasi kanadı olduğu ileri sürülen KCK'yi de gözaltında tutabilmek için kimi eylemlerini o örgütün mensuplarıymış gibi MİT'le iç içe hareket etmelerine göz yumuyor. O göz yumuşlar sırasında zaman zaman şişeden çıkan cini, tekrar içeri sokma olanağı olmadığı için, yürütülen operasyonlar açığa çıkıyor.
PKK yöneticileri ile devletin istihbarat örgütünün üst düzey yöneticilerinin zaman zaman Oslo ya da başka bir yabancı ülkenin kentinde ancak Başbakan'ın talimatı ile konuşabilecekleri, "2 çarpı 2'nin 4 edeceği" kadar açık ve değişmeyen bir olgudur. Öcalan ya da onun sözcüsünün MİT Müstaşarı'nın kendisi ya da görev verdiği bir üst düzey istihbarat yöneticisi ile halvet olmalarının adli soruşturmalar sırasında ortaya atılmış olmasını soruşturmayı yürüten savcılar haklı olarak doğrulamak isteyeceklerdir.
İstihbarat görevi olarak terör örgütü ite ilişki kurmayı anlayışla karşılamak isteyenler, o konuşmalar sırasında Hakan Bey'in terörist başından "Sayın Öcalan" diye söz etmesini anlamakta güçlük çekiyorlar.
Bir yanda Apo'dan "Sayın öcalan" diye söz edenlere suçluyu övmek iddiasıyla kovuşturma açan; öte yandan o örgüte silah bıraktırma amacıyla övgüler düzen bir karmaşanın içinde olmak; kişinin rüyasında kâbus görerek ter içinde sırılsıklam uyanması türünden bir şey.
O tür hitapların görevi veren yüksek makamın haberi olmadan sarf edilmeyeceğini bilenler, Hakan Fidan'ın attığı her adımdan Başbakan'ın onayı olduğunu da elbette bilecektir.
Hakan Fidan ve ekibinin cumhuriyet savcısı tarafından bilgilerine başvurulmak amacı ite çağrılmış olmasının siyasi iktidar sözcülerinde neden olduğu telaş, takkenin düşmesinin neden olduğu korkuyu göstermektedir. Akşam gazetesinin dün verdiği bilgi doğru ise Beşiktaş'taki cumhuriyet savcısının masasında "Oslo'da nefer yaşandı? KCK'nin devletleşmesi sürecinde MİT'in rolü nedir Öcalan ile örgüt arasında iletişimin sağlanmasında MİT'in rolü var mı? KCK tutuklusu avukatlarla MİT mensuplarının ilişkisi nedir? Devletin yapacağı bazı operasyonların engellenmesinden bilginiz oldu mu?" soruları ifadeye çağrılı kişileri beklemektedir.
Başbakan Yardımcıları Sayın Bekir Bozdağ da Bülent Arınç da, MİT Müsteşar ve çalışma
arkadaşlarının savcılığa çağrılmış olmasını "Akılla izah edilemeyecek" bir şey olarak gördüklerini söylüyorlarmış...
Yürütme organının iki üst düzey mensubu, bu açıklamaları ile devletin istihbarat örgütünün mensuplarını, seçilmiş milletvekillerine tanınmayan dokunulmazlık kurumunu duvarları kalın bir mendirek arkasında korumayı amaçlıyorlar.
Saydam, şeffaf bir yönetim kurduklarını söyleyen AKP iktidarının içindeki kavga derinlerde büyüyerek sürüyor!
O kavganın İstanbul'a yansıyan bölümünü izlemek isteyen muhabir arkadaşlar, Beşiktaş'taki savcılığın kapısında Hakan Fidan'ın gelip gelmeyeceğinin merakı içinde bekleyedursunlar. Hakan Fidan, Sayın Cumhurbaşkanı ile görüşmek için Köşk'e çıkıyor.
Bu gelişme Gül ile Erdoğan arasında süren çekişmenin son perdesi olarak değerlendirilebilir mi?
Kara kışın neden olduğu fırtına, politika : dünyamızı da kapsamış olmalı...

Orhan Birgit/Cumhuriyet

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget