Yeni anayasa hayâl - Rıza Zelyut

Bazı toplumbilimcilerin şöyle bir tespiti vardır: Kötü anayasa yoktur; kötü uygulama vardır.
Çünkü anayasayı sonunda hayata geçirenler yargıçlardır. Yargıç, eğer olaylara ve olgulara özgürlükçü biçimde bakıyorsa hiç beğenmediğiniz bir anayasadan demokratik bir toplum yaratılabilir.
Eğer yargıç, anayasayı, egemen güçlerin istediği biçimde yorumluyorsa, o zaman siz ne yazmış olursanız olun; demokratik bir iklim yaratamazsınız.
Bakın; daha yeni gelişme: Anayasa Mahkemesi, 10 yıllık tutukluluk süresini uzun bulup iptal etti ve üst sınırı 5 yıl olarak gösterdi.
Ama takan kim?
Özel yetkili mahkemelerin meşhur özel yetkili yargıçları; Anayasa Mahkemesi'nin bu kararını özgürlükleri tutuklamak yolunda kullandılar.
Yani sizin yargıçlarınız siyasallaşmış ise, davalara hukuk olayı olarak değil de siyasi gözlükten bakıyorsa; hangi anayasa olursa olsun işe yaramaz.
Sadece bugün değil dün bu böyleydi...
Neyzen Tevfik'in şu beyti ne de güzel anlatıyor bu durumu:
"Türkü yine o türkü sazlarda tel değişti
Yumruk yine o yumruk ne var ki el değişti"

İKTİDAR İSTEMEZ


Türkiye, yıllardır 12 Eylül anayasasından kurtulmak için çırpınıyor. Bu anayasanın aslında üçte ikiye yakını da değiştirildi. Ne var ki; asıl darbe düzenini temsil edenler hep kaldılar.
2002 seçimlerinde yüzde 9 buçuk oy olan Doğru Yol Partisi Meclis dışında kaldı ve bu darbe ile de yok olup gitti. Seçim sistemindeki çarpıklık yüzünden yüzde 34 oy alan AKP TBMM'den 366 sandalye kazanmıştı. Hemen hemen aldığı oyun iki misli bir temsil gücü...
Yani darbe anayasasının temelinde, fazla oy alana daha fazla avantaj sağlayan ve azınlıkların oylarını rakip partilere aktaran haksız mı haksız bir sistem işliyor.
Bunu değiştirelim, denildiğinde, iktidar partisi karşı çıkıyor. 10 yıldır dedikleri şu: Bu maddeyi anayasaya biz koymadık ki...
Bugün iktidarda AKP değil de başka bir parti olsaydı oradan da aynı cevap gelecekti. İktidarlar; kötü anayasayı severler. Çünkü yanlış işlerini aklamak için ona yaslanırlar.

OLMAZ
Bugün anayasayı değiştirelim diyenlerin çok farklı niyetleri bulunuyor.
Gerçekten de özgürlükleri savunan, demokratik bir Türkiye isteyen güçlü bir grup var. Ama yeni anayasa,  bölücü Kürtçülerin dayatmasıyla gündeme taşındı. Bunlar; Türkiye Cumhuriyeti içinde bir Kürdistan yaratmak derdindeler. Bu amaçla; tek milletli Türkiye'yi çift milletli hale getirmeye çabalıyorlar. Öyle ileri gittiler ki Türkiye'nin güneydoğusuna Kuzey Kürdistan diyorlar; Irak-Suriye-İran-Türkiye hattında Kürt devleti kurmak için toplantılar yapıyorlar.
İşte bunların Türkiye'de Kürtçülük çalışmalarını daha rahat yapması için yeni anayasa talepleri var. İktidar; çözüm süreci uğruna ve başkanlık sevdasıyla yeni anayasadan yana gibi gözüküyor. Ama milletin büyük bölümü bu isteklere karşıdır.
AKP yöneticileri akıllıdır; halkın tepki verdiğini gördüklerinde geri adım atarlar.
Kamuoyu araştırmaları çok açık biçimde gösteriyor ki PKK isteklerini karşılamak için yapılacak bir anayasaya da bu millet evet demez. Özerkliktir, federasyondur gibi Türkiye'yi bölecek tavırlara, AKP'ye oy verenler de büyük ölçüde karşı çıkıyorlar.
O yüzden kimse umutlanmasın... Bölücü PKK istekleri demokrasinin şartı gibi gösterilerek bu Meclis'ten bir anayasa çıkartılamaz.

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget