Savaşın iyisi, barışın kötüsü yoktur (*) - Uğur Dündar


Önceki gün, öğle saatleri...
Önce yollar trafiğe kapatılıyor.
Ardından yüzlerce çevik kuvvet polisi, kritik noktalara konuşlanıyor.
Hakim çatılara keskin nişancılar yerleştiriliyor.
Kimyasal, biyolojik, radyolojik ve nükleer (KBRN) silahlardan korunma uzmanları, bir saldırı ihtimaline karşı tüm önlemleri alıyor.
Çevreden gelip geçen şüpheli kişiler durdurularak kimlik sorgulaması yapılıyor ve üstleri aranıyor.
Herkes alarmda, herkes tetikte.
Neredeyse havada uçan kuşlar bile takipte!
Derken eskortlar, zırhlı araçlar, frekans bozucu Jammerler, ambulanslar ve yüzlerce kişilik koruma ordusu eşliğinde “o'' geliyor...

***

Burası neresi olabilir?
Savaş filminin çekildiği bir yer mi, yoksa gerçek savaşın yaşandığı Suriye ya da Filistin mi?
Bilemediniz...
Burası Türkiye Cumhuriyeti'nin Başkenti Ankara!
Olağanüstü güvenlik önlemlerinin alındığı yer de Ankara Üniversitesi!
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Üniversitesi'nin 2012-2013 akademik yılı açılış törenine katılıyor.
Konferansa sadece listede adı bulunanlar, yani önceden soruşturulup  “akredite'' olanlar alınıyor.
Öğretim üyeleriyle, çoğu devletin verdiği bursla okuyan “akredite'' öğrenciler, yine de kimlik tespitinden sonra salona girebiliyor.
Protesto haklarını kullanmak isteyen onlarca öğrenciye “organik'' biber gazı sıkılıyor.
Törende gençlere seslenen Başbakan Erdoğan “Kibir ve gurur asla sizin yanınıza yaklaşmamalıdır. Tavrınızı her zaman uzlaşıdan, demokrasiden yana koyun, hoşgörülü olun!'' diyor!
Başbakan salonda “hoşgörüden'' söz ederken dışarıda yaka paça gözaltına alınan gençlere hadleri bildiriliyor!

***

Önceki gün, akşamüzeri Şanlıurfa'nın Suriye sınırındaki Akçakale İlçesi...
Suriye'den gelen top sesleri ve arada bir sekerek evlerine isabet eden mermiler nedeniyle günlerdir endişeli bir bekleyiş içinde olan halkın korktuğu başına geliyor.
Suriye tarafından atılan bir top mermisi cadde ortasında patlıyor.
Patlamada 2 kadın ve 3 çocuk yaşamını yitiriyor.
3'ü polis memuru 10 kişi de yaralanıyor.
Olayın ardından yakınlarını kaybeden aileler, günlerdir önlem alınmadığı ve can güvenliklerinin sağlanmadığını öne sürerek, Akçakale hükümet binasına yürüyor.
Polisler kendilerine taş atan protestocuları tazyikli su ve biber gazıyla uzaklaştırmaya çalışırken, ilçe bir anda savaş alanına dönüyor.
İl merkezinden gönderilen takviye ekipler, geniş güvenlik önlemleri alıyor.
Korkuyla yaşamaktan bunalan bazı Akçakaleliler'in ilçeyi terk ettikleri gözleniyor.

***

Türkiye saldırıya misliyle cevap veriyor.
20 Suriye askerinin öldüğü top atışları sürerken, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne Suriye topraklarına girme yetkisini veren tezkere hazırlanıyor.

Olağanüstü toplanan Meclis'teki gergin oturumda tezkereye onay çıkıyor.

Enerji zengini coğrafyayı yeniden şekillendirenler, tarihin yeni Vietnam'ı olabilecek topraklarda Türkiye'yi savaşa sürüklemeye çalışıyor.

Provokasyonlar birbirini izliyor.

Beşar Esad'ı devirme operasyonunda taşeronluk yapması istenen Türkiye için maceralara gebe bir süreç başlıyor.

(*) Benjamin Franklin'in ünlü deyişi.

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget