Fosilperestlik, fosile tapmak demek. Deyimi, Batı dillerine, Latince'deki ‘fossilis’ten geçen fosil kelimesiyle, Farsça'daki perestîden (tapmak) kelimesini kullanarak oluşturduk. Fosil, daha önce yaşamış bir varlığın toprak altındaki kalıntısı demek.
Varlığı toprak ötesine geçebilen bir canlının tüm yüceliği, fosilden daha fazla bir şey olabilmektir. Bu yüz den insan, tüm ruhçu düşünürler için, fosil olmayı aşan bir varlıktır. Evet, insanın bir fosil yanı vardır ama onu sadece fosil olarak düşünmek insan gerçeğine hakarettir. O halde insana saygıyı insanın fosil yanına bağlamak, çamuru ve yeraltını kutsal ilan etmek şeklinde bir ilkelliktir. Fosilperestlik, insanı, ölümsüz ilkelerin konusu olmaktan çıkarıp et, kan ve kemik yığını durumuna getirmek ve insana saygı adı altında fosile tapmak diye tanımlanabilir.
Putperestliğin en yıkıcı yanlarından biri, idenin (yaratıcı düşüncenin) yerine fosili koyarak insanın çapını
küçültmesinde, ufkunu daraltmasında belirginleşir. Vahye dayalı dinlerin putperestlikle savaşları bir anlamda
fosilperestlikle savaştır. Put, ölümsüzün yerine konan çürümeye mahkûm fosil varlıktır. Tüm şekilciliklerde az veya çok fosilperestlik vardır. Fosilden ideye geçebilmek, zamanüstü gerçeği, evrensel ilkeleri
yakalayabilen benliklerin işidir.
Kur'an, insanı, fosile tapmaktan kurtarıp ilkelere bağlanma noktasına yükseltmek ister. Bunun içindir ki Kur'an, her şeyden önce dini, kişiye bağlı bir kurum olmaktan çıkarır. Dinin kurucusu ve koruyucusu bir kişi veya konsil değil, Yaratıcı Kudret'tir yani fosilleşmesi söz konusu edilemeyecek varlık. Bunun bir uzantısı olarak dinin adı da kişi veya kişilere nispet edilmek yerine barış ve esenlik anlamındaki bir kavrama nispet edilmiş ve İslam
olmuştur. Bu ad değiştirilemez, bir başka kelimeyle birleştirilemez. Kur'an, dini, onu tanıtan peygamberlerin
adına nispet etmekten bile kaçınır.
olmuştur. Bu ad değiştirilemez, bir başka kelimeyle birleştirilemez. Kur'an, dini, onu tanıtan peygamberlerin
adına nispet etmekten bile kaçınır.
Kişilerin veya konsillerin kotardığı din vahyin dini olamaz. Vahyin dinini kişi veya konsillerin adına nispet ederek anmak, Kur'an'a göre, şirktir. Konsillerin veya kişilerin adına nispet edilen camilerde namaz kılınamaz. Çünkü bu nispet, şirkin bir uzantısıdır.
Yaratıcı'nın birliğine bağlı dini, kişilere bağlayalıdan beri, vahyin rahmet ve bereket eli üzerimizden çekilmiştir. On asrı aşkın bir zamandır, Kur'an dininin yaftası altında fosillere bağlanmak gibi bir felaketin kucağında
kıvranıyoruz.
kıvranıyoruz.
Fosilperestlik, yüzyıllardan beri, koca bir kitlenin şuuraltı haline getirilmiştir. Bunun içindir ki dini, evrensel ilkelerin kaynağı olan kitaba bağlamaktan âdeta kaçıyor ve onu yüzlerce fosil ada veya kişiye nispet ediyoruz.
İSLAM DÜNYASINI FOSİLPERESTLİK MAHVETTİ
İslam dünyasında, fosil kuvvetlere başvurmadan ruhları coşturmak imkânsız denecek kadar zor oluyor. Mücadele, fosil kuvvetler için veriliyor, alkışlar fosil kuvvetler için yankılanıyor. Fosil kuvvetlerin çokluğuyla öylesine övünülüyor ki mezarlar bile hesaba katılıp sayılıyor. (Tekâsür suresi) Hareket ve varış noktalarını fosil
Saltanatlarını, kitleleri parçalamak üstüne oturtanların, evrensel ilkeler yerine ‘fosil kuvvetlerin klik
dinleri’ne çağırmaları işte bu yüzdendir. Çünkü evrensel ilkelerde birleşen insanları birbirleriylesürtüştürerek
çıkar saltanatına enerji sağlamak mümkün olmaz. Kitleleri sömürmek için her ilke bir fosil kuvvetle eşitlenerek ortaya sürülecektir. Velilik türbe-fosille, ilim ulema-fosille, politika lider-fosille... Şirk, işte budur...
dinleri’ne çağırmaları işte bu yüzdendir. Çünkü evrensel ilkelerde birleşen insanları birbirleriylesürtüştürerek
çıkar saltanatına enerji sağlamak mümkün olmaz. Kitleleri sömürmek için her ilke bir fosil kuvvetle eşitlenerek ortaya sürülecektir. Velilik türbe-fosille, ilim ulema-fosille, politika lider-fosille... Şirk, işte budur...
Dinden siyasete, sanattan ticarete kadar korkunç bir fosil sömürüsü insanımızın beynini, ruhunu ve kesesini
yeğliyoruz. Daha başarılı olmak, bir fosil ilahı daha fazla kutsamaya bağlanmıştır. Fosil kuvvetlere dil uzatmaksa
oyunbozanlık ve kutsala saygısızlık diye damgalanmaktadır.
Fosil ilahların yerine gerçek Yaratıcı'yı, fosil kuvvetlerin yerine de zamanüstü ilkeleri koymadıkça şeytan üfürüğüyle beslenen ölümcül uykudan uyanmanın hayali bile mümkün değildir.
Yorum Gönder