Geçen 10-23 Eylül’de 6’ncısı gerçekleşen “Uluslararası Eskişehir Pişmiş Toprak Sempozyumu” kentin kültür yaşamına katkılarını yinelerken, ev sahibi Tepebaşı Belediyesi’nin aynı yaşama “geleneksel armağan”ı olma niteliğinde... Bilgi şöleni (sempozyum) bu yıl yitirdiğimiz Ergin Orbey, Müşfik Kenter ve Güngör Dilmen’in anılarına düzenlendi.
Denebilir ki Pişmiş Toprak Günleri artık “her yıl” yaşanmadan ne Eskişehir’in çoktan hak ettiği “aydınlanma kenti” kimliği sürdürülebilir ne de “yaratıcı aklın Anadolu’daki sanatsal serüveni” anımsanabilir.
Bu bakımdan, “pişmiş toprak sevdalıları”nın 6’ncı buluşması Tepebaşı Belediyesi’ne tarihsel bir görev de yükledi: “Seneye daha geniş, ertesi sene çok daha geniş ve ilerleyen yıllarda çok çok daha geniş katılımlarla bu ev sahipliğini Cumhuriyetin aydınlanma yürüyüşüne dönüştürerek 2023’te 100. yıl coşkusuyla buluşturmak..”
Nitekim Belediye Başkanı Ahmet Ataç diyordu ki; “Üniversiteler, kamu kurumları, sivil toplum örgütleri, meslek kuruluşları ve Eskişehirlilerin sahiplendiği sempozyumun önderi ve ev sahibi olmak bizi onurlandırıyor. Katılımınız kentin bilimsel, sanatsal, endüstriyel gelişimine ve tarihsel bilincine katkı sağlamada destek olacaktır.”
Toprak ve Ateşin Dansı
Bu bilgi şöleninin “esin” kaynağı, Eskişehir’deki “tuğla” ve “kiremit” üretiminin “Anadolu seramik kültürü”yle olan tarihsel bağları… İnsanoğlunun yaşamıyla bütünleşen eşyalarını ve mekânlarını “yaratıcı aklın hünerli elleri”yle tasarlayıp geliştirdiği seramik sanatı, “toprak”la “ateş”in binyıllara uzanan “dans”ıyla uygarlıklara imza attı.
Bilgi şöleni bu efsanevi dansın çağdaş temsilcilerini buluştururken, iki hafta boyunca “tuğla ve kiremidin sanatsal serüveni” yaşanıyor…
6’ncı buluşmayı “pişmiş toprak, kentimizin kimlik değeridir” diye tanıtan Ataç, yerli-yabancı sanatçıların pişmiş topraktan yapacakları heykelleri yine kente armağan edeceklerini de anımsattı.
Nitekim şölene yurtdışından katılan Wali Hawes (Hindistan), Rodney Harris (İngiltere), Erik Holm (İsveç), Mariann Ban (Macaristan), Branko Milanoviç (Sırbistan), Maro Kerasioti (Yunanistan); ülkemizden Prof. Nazan Sönmez (Hacettepe Üniversitesi) Doç. Kemal Uludağ, Yrd. Doç. Semih Kaplan ve Öğr. Gör. Hasan Şahbaz, (Anadolu Üniversitesi) ile Uluslararası Seramik Akademisi Üyesi Bingül Başarır yeni eserler yarattılar... Ulusal Ajans aracılığıyla Avusturya, İspanya, Romanya, İngiltere, Portekiz, Macaristan, İtalya, Slovakya ve Endonezya’dan katılan gönüllüler de ülkelerine bilgi şöleninin izlenimlerini iletmeyi üstlendiler.
Şölenin açılışı İnci Çayırlı yönetimindeki Tepebaşı Belediyesi Türk Sanat Müziği Korosu konseriyle gerçekleşti. İzleyen günlerde sahneyi popüler müzik emektarımız Alpay aldı. Çin Akrobasi Grubu şaşırtıcı gösterilerini sundular... Kuzeyin oğlu Volkan Konak yüreklere damardan seslenirken, kapanışta Taylan Erler Jazz Orkestrası vardı.
Farklı üniversitelerden 60’a yakın gencin de “asistan” olarak görev aldıkları bilgi şöleninin kent belleğinde yeri olan Kurt Kiremit Fabrikası’nda yapılması ve ana destekçisinin (sponsor) de Başak Kiremit olması ne kadar anlamlıysa, kiremit üreten emektar işçilere teşekkür belgesi verilmesi de o kadar değerliydi…
Geçen 5 şölendeki 250 bildirinin derlendiği kitaplar ise sanatın çağlar boyu gelişimindeki “kaynak yayın”lar arasında yer aldı.
Afyon Kocatepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nden öğretim elemanlarının seramik sergisi, Muammer Çakı Seramik Yarışması sergisi, İbrahim Demirel fotoğrafları, çocuk işlikleri, torna yarışması ve pişmiş toprak kaplarda yemek yarışmasının yanı sıra, 7 oturumda 30’dan fazla bildiri ve poster sunumu da şölenin kültürel katkısını doruğa çıkardı.
Bütün bunlara tanık olan konuklar, 1999-2004 döneminde belediye başkanı iken 5 yıl ara verdikten sonra 2009’da yeniden seçilen Ahmet Ataç’ın şu sözlerini kim bilir hangi duygularla değerlendirdiler; “2001’de ilkini düzenlediğimiz Pişmiş Toprak Sempozyumu bugün aslında 12 yaşında olacaktı; 6 yıl boşa gitti.”
Kent ve Kültür Söyleşileri
Tepebaşı Belediyesi’nin yaz aylarında ara verilen “Kent ve Kültür Söyleşileri”nin güz dönemi katılımcıları da belli oldu.
Her ayın ilk cumartesi Zübeyde Hanım Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek söyleşilerin 6 Ekim’deki konuğu mimar-müzisyen Nejat Yavaşoğulları. Eskişehirlilere gitarıyla bir “dinleti” de sunacak Yavaşoğulları’nın konuşma konusu ise “Kent ve Müzik.”
Kasım ayının 3’ünde “Uygarlık Anadolu’da Doğdu” adlı kitabı ve aynı temalı konuşmasıyla Eskişehirlilerle buluşacak olan Prof. Dr. Fahri Işık, Batı uygarlıklarının temelindeki Anadolu kültürlerini anlatacak.
8 Aralık’ta ise mimar ve mimarlık tarihçimiz Prof. Dr. Doğan Kuban katılıyor söyleşiler dizisine... “Kentlilik Kültürü ve Uygarlık” konusunu irdeleyecek bilge düşünürümüz diyor ki; “Eskişehir’i seviyorum; çünkü nice eski şehirden çok daha fazla şehir kimliğine kavuştu.”
Yorum Gönder