Federasyon Müzakeresi - Mehmet Ali Güller


AKP’nin Oslo’daki muhataplarından Zübeyir Aydar, yeni müzakere sürecine kendi kamuoylarını hazırladıklarını açıkladı.
AKP Hükümeti’nin gittikçe yoğunlaşan “müzakere” içerikli açıklamalarının da, Türkiye’yi sürece hazırlama amaçlı olduğu anlaşılıyor.
Anımsayalım: Önce Bülent Arınç sahne almış ve “belki MİT şu anda PKK’yle görüşüyordur” demişti. Ardından Adalet bakanı Sadullah Ergin sahneye çıkmış ve “Öcalan’ı da sürece dâhil etmek gerekir” diyerek vitesi yükseltmişti. Nihayetinde Başbakan Erdoğan ekranlardan “Oslo sürecine yeniden başlayacaklarını” ilan etti.
Böylece tıpkı PKK gibi AKP da kamuoyunu müzakereye hazırlamış oldu.
MÜZAKERE HAZİRAN’DA BAŞLADI
Bu süreçte terörün dozu da artırılmış ve bıkkınlık yaratılarak, toplumun müzakereye razı edilmesi amaçlanmıştır.
Ancak müzakerelerin zaten başladığını, Haziran ayında Abdullah Öcalan’ın sık sık MİT Bursa Bölge Başkanlığı misafirhanesine götürüldüğünü anımsatalım. Nitekim ABD Büyükelçisi Francis Ricciardone “PKK Hüseyin Aygün’ü müzakereleri engellemek için kaçırdı” diyerek, sürecin varlığına işaret etmişti.
Öncesinde yapılan Mesud BarzaniKemal Burkay ve Tayyip ErdoğanLeyla Zana görüşmeleri de bu çerçevededir.
DİYARBAKIR’I MERKEZ YAPMA MÜZAKERESİ
Peki, yeni dönemdeki müzakerelerin hedefi nedir?
Ana hedef, bizzat Başbakan Erdoğan’ın daha 2004 yılında ifade ettiği gibi “ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi içerisinde Diyarbakır’ı merkez yapmaktır” yani Türk-Kürt federasyonudur.
Ana hedef için geçen yıllarda hayli yol alındı, çeşitli aşamalar geçildi.
Yeni aşama, Türkiye’nin güneydoğusuna, Irak’ın kuzeyindekine benzer bir statü vermektir. PKK bunu “demokratik özerklik”, AKP ise yerel yönetimlerin güçlendirilmesi diye isimlendiriyor. Pratikte aynı şeydir.
Başbakan Erdoğan’ın AKP Kongresi’nde ilan edeceği de budur. Nitekim şartlar oluşmuş, “çevrenin” güçlendirilmesi için “merkez” olabildiğince zayıflatılmıştır. Balyoz kararını ve TSK’nin “kafeslenmesini”, merkezin zayıflatılması olarak da değerlendirebiliriz.
Erdoğan’ın yol haritası” olarak basına servis edilen üç aşamalı planın ikinci aşaması “yeni Oslo sürecinin” hedefini ortaya koymaktadır. İkinci aşamada, yerel yönetimlerin güçlendirilmesi, merkezden yerele iktidar devredilmesi, yerelin mali olanaklarının artırılması gibi adımlar var.
ORTAK YOL HARİTASI
Ancak “Erdoğan’ın yol haritası”nın aslında “Öcalan’ın yol haritası” olduğunu özellikle vurgulamalıyız.
Öcalan’ın “Türkiye’de demokratikleşme sorunları, Kürdistan’da çözüm modelleri – yol haritası” başlığını taşıyan 15 Ağustos 2009 tarihli raporu, fiilen AKP Hükümeti’nin Açılım kılavuzuydu.
55 sayfalık raporun son bölümünde yer alan önerilerin bir kısmı, geçen zaman içinde uygulandı. Sırada adım adım uygulanması istenen “demokratik özerklik, yeni anayasa ve başkanlık sistemi” var.
Bu üç hamleyle birlikte, milli devlet yıkılmış ve federasyona geçilmiş olacak.

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget