Taha Toros... - Orhan Erinç

Yazar, gazeteci, araştırmacı, bürokrat,
arşivci ve bilge kişi Taha Toros, 27 Ocak Cuma günü sessiz sedasız bir biçimde Zincirlikuyu'da sonsuzluğa uğurlanmış.
Üzücü haberi, oğlu, meslektaşımız Hilmi Toros'un pazartesi sabahı gönderdiği elektronik postadan öğrendim.
Önce çalışma arkadaşlarıma, ardından da Çukurova Gazeteciler Cemiyetline İlettim. Bildiğim kadarıyla Adana Gazeteciler Cemiyeti'nin kurucularından. Çukurova'nın da onursal üyelerindendi.
Kendisini yaklaşık 50 yıldır hem bir meslek büyüğü hem de bilgisinden yararlanılan bir üzmem olarak tanrım.
Ama önemini 1969 yılında Cumhuriyet'te yayımlanan "Beşikten Mezara Kırtasiyecilik" başlıklı diziyi hazırlarken fark ettim.
Başvurduğum kitaplardan biri de İbnülemin Mahmut Kemal İnal'ın "Son Sadrazamlar adlı dört cilttik eseriydi. Bir bilgiyi aktardıktan sonra kaynağını gösterirken Ticaret Vekâleti müfettişlerinden ve erbabı tetkikten” diye başlayıp Taha Bey'i övmüştü. Ailemden bildiğim kadarıyla İnal öyle herkesi beğenenlerden değildi. Onun yaklaşımı kendisine duyduğum saygıyı perçinledi.
***
Türkiye'nin en önemli ve zengin kişisel arşivinin sahibiydi. Bırakın belgelerini, arşivinde adı gecen kişilerin adlarını yazmak için bile aitler gerekirdi.
Özellikle biyografi konusunda Ürettiği eserler, yazarlığı, şairliği bilim insanlığı gibi nitelikleriyle ünlü pek çok kişinin insan yanlarını da görmemize olanak sağlamıştı.
Yanlış yapmaktan kaçınmakla kalmaz, yanlış yapılmasını önlemeye de çatışırdı.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nde gazetecilik anlayıştan nedeniyle öldürülen gazeteciler fişte haline getirilirken bir uyarı mektubu âldım. İsmi lazım değil, 1930'larda öldürüldüğü saptanan bir gazetecinin öldürülüş nedenini bildiriyor ve "Gazeteci olduğu İçfn değil, ilişki kurduğu bir katinin kocası tarafından öldürüldü" diyordu.
Bir yanlışı daha önlemişti. Şunu da eklemeliyim. İstiklal Mahkemesinde yargılanan Türkiye'nin ünlü gazetecilerin, mahkeme görevlileri ile çektirdiği anı fotoğrafı da Taha Bey'in armağanı olarak Basın Müzesi'ne zenginlik katıyor.
***
Büyük bir alçakgönüllülükle kitaplarını imzalayarak bana da gönderirdi. Kimi zaman içlerinde daktiloya çekilmiş mektuplar ya da notlar olurdu.
İlk kitabını lise öğrencisiyken 19 yaşında “Toros Demetleri” adıyla Adana'da yayımlamıştı.
Edebiyat, tarih, folklor, sanat ve biyografi alanlarındaki araştırmalarını kamuoyuna aktaran çok sayıda kitabın yazarıydı.
Pazartesi günü eve döndüğümde elime Türk Edebiyatından Alt Renkti Portre" kitabını aldım. (SİS Yayınlan, Şubat 1998-İstanbul)
Okurlarına, Namık Kemal, Mehmet Akif (Ersoy), Abdülhak Hamîd (Tarkan), Ibnülemin, Yahya Kemal (Beyatlı) ve Abdülhak Şinasi'yi (Hisar) yaptıklarının yanı sıra anılan, esprileri ve haklarında söylenmişleri kendine özgü bir biçemle anlatıyordu.
Kitabı arşivinden seçtikleriyle de zenginleştirmişti.
***
Ü mizah dergisi Akbaba'nın eski harflerle yayımlandığı yıllarda (1928 öncesi) Yusuf Ziya (Ortaç) İle bacanağı Orhon Seyfi (Orhon). İbnülemin Mahmut Kemal'e (nal) gitmişler ve ondan İstanbul'un semtlerine göre oralarda kimlerin oturması gerektiğini sormuşlar.

O da listeyi hazırlayıp vermiş. Yıllar sonra konu yeniden ele alınmış ve İnal
ilaveler yapmış Yusuf Ziya, sonra o listenin İnal,ın el yazısı ile olan müsveddesini Taha Bey'e vermiş.
İşte size, o listeden karakışı ısıtan sıcaklığıyla kimler nerede oturmalı sorusunun yanıtı. Kasaplar: Etyemez'de,
Arabacılar:Ahırkapı'da,
Sebzeciler: Bostancı'da.,
Kebapçılar: Şişhane'de,
Fırıncılar. Unkapanı'nda,
Turşucular: Sirkeci'de,
Elmacılar Elmadağ'da,
Badanacılar: Kireçburnu,nda,
Fındıkçılar: Fındıklı'da,
Halıcılar: Halıcıoğlun,da
Çiçekçiler:Çiçekpazarı 'nda,
Tiryakiler. Çubuklu'da,
Dervişler: Erenköy'de,
Körler :Göztepe'de,
Bebekler: Süttüce'de,
Arnavutlar: Arnavutköy'de.
Zenciler: Kuzguncuk'ta,
Sünnetçiler: Cerrahpaşa'da,
Kandilciler: Kandillide,
Öksürenler:Ihlamur'da,
Borçlular: Selamsız'da.
Tespihçiler: Mercan'da,
Harem ağaları: Narem'de,
Sütnineler: Bebek'te,
Dilsizler: Bülbülderesi'nde,
Sevdalılar: Kuşdili'nde,
Samoştar Küfeciler"de,
Sabırlılar: Eyüp'te,
Kabadayılar: Tozkoparan'da,
Medeni eşkıyalar:Boğazkesen'de,
Sülükçüler:Büyükdere'de,
Haneberduşlar: Kalender'de.
Talihsizler:Güngörmez'de,
Mezar bekçileri:Türbe'de,
GünahkârlarAzapkapı da,
Enfiyecıler;Akıntıburnu'nda,
Maliyeciler:Defterdar'da,
Dilberler:Vefe'da,
baştan çıkanlar: Yerebatan'da,
Doktorlar : Hekimoğlu'nda,
Paşalar:Paşabahça'de,
Köseler:Kaba sakal'da,
Caniler:Zndankapısı'nda,
Hafifmeşrep kadınlar.Yaşmaksıyıran'da.
Hayvan sahipleri:Samanpazarı'nda,
şık beyler,hanımlar:Moda'da,
Kürkçüler:Ayazpaşa da,
Hakimler:Kadıköy'de.
***
Işıklar içinde yatsın .

Orhan Erinç/Cumhuriyet

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget