Türk Ulusu, Amerika Uğruna Ateşe Atılmak İsteniyor
ABD, AKP bir Türkiye –Suriye savaşı başlatabilmek için kolları sıvadı.
Bu nedenle Türkiye, ABD’nin ve adamlarının yolgeçen hanına döndü.
Amerikan, İsrail ajanları ülkemizde cirit atıyor.
ABD Kurmay Başkanı geldi.
CİA yetkilileri geldi.
AKP militanlarının “Gurur duyduğu” Kukla Devlet Başkanı Barzani ve idam mahkûmu Haşimi geldi.
Tümünün de ortak yanı ulusal kuruluşlara, ulus devletlere karşı olmaları, BOP’un Ortadoğu’da gerçekleşmesi için ülkelerinde “bölücülük çalışmaları” yapması…
Haşimi bu nedenle kendi hükümeti tarafından idama mahkûm edildi.
AKP kongresinde ABD düşmanı İran, ülkesinin bütünlüğünü savunan Irak Hükümeti yoktu. Avrasya temsilcileri yoktu.
Katılanların tümü de Amerika yanlısı, Avrasya karşıtı, “Büyük Kürdistan” yanlısı ihanet odaklarıydı. Tümü de öz vatanlarının parçalanmasından yana olan kimselerdi. Öz vatanlarından “toprak çalma” girişimi içerisindeydiler…
Bütün bu yoğun gelip gitmeler, yoğun trafik, kapı arkası konuşmalar ve uzlaşmalardan sonra bombalar patlamaya başladı.
Akçakale’ye bombanın düştüğü gün Halep’te de üç büyük patlama oldu. Üç büyük bomba aracı patlatıldı. Ortalık Hiroşima’ya döndü.
Hem de bu patlamalar Rusya Devlet Başkanı Putin’in Türkiye’ye geleceği 15 Ekim tarihinden önce gerçekleştiriliyor. Bir zamanlar, düşen uçağın pilotlarının Rusya’nın emri ile Suriye tarafından öldürüldüğü iddiası da ortaya atılmıştı. Sonradan bu haberin yalan olduğu üç devletin yetkilileri tarafından açıklandı.
Bu patlamalarla Batı, Rusya ile Türkiye’nin arasını açmanın yanında bir de “bir taşla iki kuş vurmak” istiyor:
Birincisi, Rusya ve Çin’le karşı karşıya gelmeden, Türkiye’yi tek başına Suriye üzerine sürmek; ikincisi, yavaş yavaş, ülkesindeki terörist hareketlere karşı koymaya başlayan ve bu amaçla “Özgür Suriye Ordusu”na Halep’te son vuruşu yapmaya hazırlanan Esat’ı durdurmak…
Çünkü Suriye’de savaşan karşıt güçlerin yüzde doksanının yabancılardan oluştuğu tüm dünya basınında yazılıp, çizilmeye başlandı. Beşar Esat bu vatansız güçlere darbe üstüne darbe vuruyordu.
Bu durum, hem Amerika’yı hem BOP eşbaşkanını telaşlandırdı.
Çünkü bu savaş, onlar için bir ölüm kalım savaşıdır.
BOP planının gerçekleşmesi, İkinci İsrail’in kurulabilmesi için Suriye’nin ve Türkiye’nin bölünmesi gerekir.
Suriye’nin bölünmesi demek, Türkiye’nin de bölünmesi demektir. Türkiye – Suriye savaşı PKK’nın elini güçlendirecektir ve bölünmeyi hızlandıracaktır.
ABD bunu çok iyi bilmektedir ve elini ateşe sokmadan Türkiye’yi maşa olarak kullanmak amacındadır.
Yine yalın bir gerçek daha var ki, bu savaşın sonunda ya Esat gidecek, ya Tayyip gidecektir…
ABD, AKP, Barzani ve İsrail tüm umutlarını Suriye’nin Libya’ya dönüşmesine bağlamışlardır.
Ve onun için AKP aylardan beri, “Suriye’ye müdahalenin koşullarını nasıl yaratabiliriz?” telaşı ve çabası içerisindedir.
İşte bu nedenle AKP iktidarı ve ABD bu saldırıya “Mal bulmuş Mağribi” gibi sarıldı.
AKP, topun kimin tarafından atıldığı, cinsinin ne olduğunu araştırmaya bile gerek duymadan hemen misilleme hareketine girişti. Amerika da hemen her ortamda onu destekleyeceğini ve arkasında olduğunu ilan etti.
Amaç hem AKP hem de ABD tarafından, savaşa karşı olan Türkiye halkının ikna edilmesi, Suriye’ye karşı kışkırtılmasıydı. Çünkü yapılan anketlerde halkın yüzde 60’ı “savaşa hayır” diyordu ve Hatay Direnişi hem ABD’nin hem AKP’nin gözünü korkutmuştu. Öteki kentler de sıradaydı ve gösterilere hazırlanıyordu.
Şu anda ulus olarak, ülke olarak çok tehlikeli bir süreçten geçiyoruz.
Urfa Akçakale’ye düşen bomba kesinlikle bir provokasyondur. Muhalif güçlerin ya da uluslararası güçlerin provokasyonudur. Çünkü Suriye, şu ortamda, Türkiye’ye bomba atacak kadar aklını peynir ekmekle yememiştir.
Zaten komşu ülke, olaydan sonra yayınladığı bildiride de “Olayı araştıracağını” söylemiştir. Ayrıca yaşamlarını yitiren Türk vatandaşlarını da “şehit” olarak nitelemiş, ailelerinin acılarını paylaştığını vurgulamıştır.
Şu bir gerçek ki, Erdoğan – Gül ikilisi başından beri Suriye’ye karşı çok hatalı bir politika izlemektedir.
Ülkemizi “teröristlerin barındığı kamplar cenneti” haline dönüştürmüşlerdir. Teröristler işe giden görevliler gibi, gündüz saldırılar düzenlemekte, gece gelip rahat yataklarında güven içerisinde, mışıl mışıl uyumaktadırlar.
Şimdi buradan tüm yurtseverlere, tüm vatandaşlarımıza, ayrım gözetmeksizin tüm milletvekillerine bir kez daha sesleniyoruz.
SAVAŞ KIŞKIRTCILIĞINA VE SAVAŞ ÇIĞIRTKANLARINA KARŞI ÇIKALIM.
AKP ile Türkiye’nin geleceği karanlıktır ve tehlikededir.
BİR AN ÖNCE ULUSAL HÜKÜMETİMİZİ KURUP, ABD EMPERYALİZMİNDEN VE KUKLALARINDAN KURTULALIM.
Çünkü böyle bir savaş en çok Türkiye’ye zarar verir.
Türk ordusuna da sesleniyoruz:
SEN BOP’UN DEĞİL, TÜRK ULUSUNUN HİZMETİNDESİN VE İLKEN “YURTTA BARIŞ, DÜNYADA BARIŞ” OLMALIDIR.
YENİDEN MEHMETCİK KANI AKMASIN…
FİDANLARIMIZI BOP YOLUNA, AMERİKA YOLUNA, BİR HİÇ UĞRUNA, KURBAN ETMEYELİM…
Ali Eralp
Yorum Gönder