Cumhurbaşkanı, Başbakan ve hükümete yakın çevreler, YAŞ toplantılarından bu yana askerlerin ev sahipliği yaptığı ya da katıldığı toplantılara ilişkin şekilsel değişiklikleri bir bütün halinde “Türkiye’de asker-sivil ilişkilerinde normalleşme” olarak görme eğiliminde. Bu kervana son olarak ana muhalefet partisi CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da katıldı. Ama önemli bir şerh düşerek…
430 bin Somalili göçmenin yaşadığı Kenya sınırındaki Dadaab Kampı’na gerçekleştirdiği ziyaret sonrası dönüş yolculuğunda sohbet ettiğimiz Kılıçdaroğlu, konuyla ilgili sorular üzerine “Evet normalleşme denebilir” dedikten sonra “Ama…” diye devam etti:
“Askerlerle ilgili düzenleme yaparken de onlara düşman gibi davranmamak lazım. ‘Ben seni hizaya soktum’ algısı yaratmamak lazım. ‘İyi yaptınız, vurun askere’ demek de doğru değil. Emir komuta zincirinin sağlıklı işlemesi lazım.”
Kılıçdaroğlu, 27 Nisan bildirisinin kaldırılması konusunda “İlanihayet orada kalacak değildi” dedi.
CHP liderinin bu tavrı, TSK ile sınırlı olmayan bir demokratik tutum. Hükümetin ağustos başında çıkardığı kanun hükmünde kararname ile özerkliklerini kaldırarak bakanlara bağladığı SPK ve BDDK gibi kurumları anımsatarak sözlerini şöyle tamamlıyor:
“Bu anlayışın sadece TSK için değil, diğer kurumlar için de örneğin son KHK ile özerkliklerini yitiren BDDK için, SPK için de geçerli olması çok önemli.”
KHK GÜCÜ VAR YİNE DEĞİŞTİRMİYORLAR
Kılıçdaroğlu, hükümet çevrelerinin ‘normalleşme’ söylemini samimiyetsiz bulduğunu da şöyle ima ediyor:
“Tüm tekliflerimize rağmen TSK İç Hizmet Kanunu’nun 35. maddesini değiştirmediler. Genelkurmay MSB’ye bağlansın diyoruz ama dinleyecekler mi? Ellerinde KHK gücü bulunmasına rağmen bunları yapmıyorlar.”
KOŞANER İÇİN ‘YETKİLİLER’ NE YAPTI?
CHP lideri asker-sivil ilişkilerinde yaşandığı ileri sürülen ‘normalleşmenin’ gereğinin eski Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner’in yasadışı dinlenen konuşmalarıyla ilgili de ortaya konmasını istiyor:
“Genelkurmay Başkanı ‘eksiklerimiz nedir’ diye insani bir yakınmada bulunmuş. Bunu iktidara yakın gruplar dinleyip itibarsızlaştırmak için servis yapıyor. Kendisi dinleme mağduru olan Başbakan’ın bu ayıbı engellemesi gerekir. Koşaner diyor ki ‘Ben bu yakınmalarımı yetkililerle paylaştım.’ Kim o yetkililer? Başbakan ve Cumhurbaşkanı. Başkası olamaz. Ben de diyorum ki o yetkililer bu sorunları duyduklarında ne yaptılar?”
KİŞİLERİN DEĞİL TSK’NİN KOMUTANI OL
AKP’nin askerlerle ilişkilerdeki çifte standart uygulamalarına dikkat çeken Kılıçdaroğlu, 22 Mayıs kurultayında Genel Başkanlık koltuğuna oturmasından bu yana partisi ile TSK arasına koyduğu demokratik mesafeyi korumaya da özen gösteriyor. Yeni Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel’e yönelik ‘hükümetin adamı’ iddiaları sorulduğunda, CHP’nin beklentisini şöyle dile getirdi:
“Ben kendisini onun ya da bunun adamı olarak değil, Genelkurmay Başkanı olarak görmek isterim. Tabii siyasi otoritenin emrinde. Ama bir kişiye bağlı Genelkurmay Başkanı görüntüsü vermek şık değil. Şu anda öyle bir görüntüsü de yok zaten. Çok yeni.”
ASKERDEN ÇOK ÇEKTİ BU MEMLEKET
18 saati uçakta geçen 6000 millik İstanbul-Dadaab-İstanbul uçuşları sırasında sohbet sanata, türkülere geldiğinde askeri darbelerin Türkiye’ye verdiği zarara tepkisini dile getirmeden de edemiyor CHP lideri:
“Darbeler ve askeri yönetimlerden bu memleket çok çekti. Ama en fazla da sol çekti. Ruhi Su’yu tedaviye göndermeyen de yine askeri yönetimler değil miydi?..”
Utku Çakırözer/Cumhuriyet
Yorum Gönder