Şimdi yaşanan ceberutluklar başkanlık sistemiyle daha nelerin yaşatılacağının kanıtı oluyor


Cum­hu­ri­yet ta­ri­hin­de böy­le des­pot bir ik­ti­da­rın zer­re­si­ne bi­le ta­nık olun­mu­yor.
Ye­ni (Ne­o) Os­man­lı­lar ha­re­ka­tıy­la, Vah­det­tin ve Sad­ra­zam (Baş­ba­kan) Da­mat Fe­rit dö­ne­mi­ni ye­ni­den
hort­la­tı­yor­lar. Os­man­lı sul­tan­la­rı Türk ke­li­me­si­ni te­laf­fuz et­mi­yor. Bun­lar da “Türk yok Tür­ki­ye­lik va­r”
di­yor­lar.
Da­mat Fe­rit Gü­ney­do­ğu ve Do­ğu Ana­do­lu­’yu Sevr ile Em­per­ya­list­le­re peş­keş çe­ki­yor. Tay­yip Er­do­ğa­n’­da ay­nı şe­yi Ha­bur ve Os­lo­’da PKK’­ya ya­pı­yor.
Os­man­lı; Dev­let er­kâ­nını, “se­lam ver­dim, rüş­vet de­ğul de­yu al­ma­dı­la­r” yön­te­miy­le gö­tü­rü­yor.
AKP dö­ne­min­de ise, “dev­le­tin ma­lı de­niz ye­me­yen do­mu­z” slo­ga­nıy­la dev­let so­yu­lu­yor.
Gür­sel Te­kin sa­de­ce İs­tan­bu­l’­da­ki imar vur­gun­la­rı­nın 100 mil­yar do­la­rı bul­du­ğu­nu açık­lı­yor. Bu kor­kunç
id­di­a kim­se­yi ır­ga­la­mı­yor. Baş­ba­kan sav­cı­lı­ğa ver di­yor. Sav­cı­lı­ğa ve­ri­lin­ce (De­niz Fe­ne­ri gi­bi) so­ruş­tur­ma açan sav­cı­lar ok­ka al­tı­na gi­di­yor.
Bun­la­rı gör­dük­ten son­ra vak­tiy­le De­mi­rel ve Öza­l’­ı kı­ya­sı­ya eleş­ti­ren ga­ze­te­ci, ya­zar, ay­dın kim var­sa
he­pi­miz on­lar­dan ok­ka­lı bir özür di­le­me­li­yiz.
On­la­rın de­mok­rat ve hoş­gö­rü ya­pı­la­rı­nı is­tis­mar eder­ce­si­ne sü­rek­li sal­dı­ran ka­lem­şor­lar şim­di 14. Lu­i gi­bi dev­let be­nim di­yen “37. Hün­kâr Tay­yi­b’­in” kar­şı­sın­da hep­si bi­rer süm­bül ağa olu­yor­lar.
De­mi­rel Tür­ki­ye­’yi avu­cu­nun içi gi­bi bi­li­yor. GA­P’­ın mi­ma­rı olu­yor. Ül­ke­nin dört bir bu­ca­ğı­na ba­raj­lar
yap­tı­rı­yor. Köy­le­re, kent­le­re yol, su ve elek­trik gö­tü­rü­yor, ta­rı­mı kal­kın­dı­rı­yor.
Onun hiç mi gü­na­hı yok­tu? Var­dı an­cak se­vap­la­rı da­ha ağır ba­sı­yor­du.
Onu, kar­deş­le­ri ve ye­ğen­le­ri yıp­ra­tı­yor­du.
Ama on­la­rın yol­suz­luk­la­rı şim­di­ki­le­rin ya­nın­da de­ve­de ku­lak bi­le ol­mu­yor. Kal­dı ki on­lar Baş­ba­ka­nın
ye­ğen­le­ri de­me­den hep­si mah­kum ol­du­lar.
De­mi­rel, (şid­de­te baş­vur­ma­dan) “yol­lar yü­rü­mek­le aşın­ma­z” di­yor, “ko­nu­şan Tür­ki­ye­” is­ti­yor­du. “Tes­pih
çe­ken­le si­lah çe­ke­ni ay­nı ke­fe­ye koy­ma­m” di­yor ama ki­mi tes­pih çe­ken­le­rin bom­ba fün­ye­si çe­ken­ler­den
da­ha teh­li­ke­li ol­du­ğu­na ih­ti­mal ver­mi­yor­du.
Prof. Sa­mi Sel­çuk, Prof. Hik­met Sa­mi Türk gi­bi hu­kuk oto­ri­te­le­ri dar­be; “Yö­ne­ti­mi ceb­ren ele
ge­çir­mek­tir…”
28 Şu­bat; “kan­lı ge­le­ce­ği­z” di­yen­ler so­kak­lar­da, mey­dan­lar­da si­vil dar­be pro­va­sı ya­pan­la­ra kar­şı de­mok­ra­tik ol­ma­yan bir uya­rı­dı­r” di­yor­lar.
Ken­di ik­ti­da­rı­na ya­pıl­mış as­ke­ri dar­be­le­re kar­şın De­mi­re­l ­de 28 Şu­ba­t’­ın bir dar­be ol­ma­dı­ğı­nı söy­le­me
er­de­mi­ni gös­te­ri­yor.
De­mi­rel ve Özal la­ik­lik kar­şı­tı odak ol­ma­dı­lar
Özal ise eh­li­yet­li, di­ra­yet­li ve ka­rar­lı­lık özel­li­ği­ne sa­hip bir li­der ve dev­let ada­mıy­dı.
Bir ge­ce­de ül­ke­yi Türk Pa­ra­sı­nı Ko­ru­ma Ka­nu­nu pran­ga­sın­dan kur­ta­rı­yor. Tu­rizm, te­le­ko­mü­ni­kas­yon ve teks­til­de “ta­bi­ri ca­iz­se­” Tür­ki­ye­’ye çağ at­lat­tı­rı­yor.
Ben o ta­rih­ler­de Tu­rizm-Kül­tür Ba­kan­lı­ğı Müs­te­şa­rıy­dım. Özel­lik­le An­tal­ya böl­ge­si ile il­gi­li ha­zır­la­dı­ğı­mız
tu­rizm fi­zi­ki plan, pro­je ve teş­vik­le­ri­ni yal­nız Özal ha­ya­ta ge­çir­me ka­rar­lı­lı­ğı­nı gös­te­ri­yor.
Bu gün (500 bin ya­tak ka­pa­si­te­siy­le) An­tal­ya­’ya ge­len 10 mil­yo­nu aş­kın tu­rist o ic­ra­atın ürü­nü olu­yor. O
za­man tu­rizm ah­lak gö­tü­rür di­yen­ler şim­di ah­lak dı­şı! tu­rizm ni­met­le­riy­le ayak­ta du­ru­yor­lar.
Öza­l’­ın ço­cuk­la­rı da ba­zı yol­suz­luk olay­la­rı­na ka­rı­şı­yor. Ama şim­di­ki­le­rin ço­cuk­la­rı­nın “ge­mi­cik­le­ri­” ya­nın­da es­ki­le­ri­nin­ki “ka­yık­çı­k” ka­lı­yor.
De­mi­rel ve Özal Cum­hu­ri­yet de­ğer­le­ri­ne inanç­lıy­dı­lar. Var­lık ve be­ka­mı­zın gü­ven­ce­si as­ke­ri, dev­le­tin te­me­li yar­gı­yı çö­kert­mi­yor. Mil­li bay­ram­la­ra mu­sal­lat ol­mu­yor­lar­dı.

Hiç yok­tan ken­di ego­la­rı uğ­ru­na Tür­ki­ye­’yi Su­ri­ye  ba­ta­ğı­na gö­mü­yor­lar

Gü­ya yü­ce Ata­tür­k’­ü ko­ru­ma ya­sa­sı var. Sav­cı­lar, Ata­türk anıt­la­rı­na çe­lenk koy­ma­yı men eden­le­ri de­ğil,
çe­lenk ko­yan­la­rı gö­zal­tı­na alı­yor.
Gü­ya ya­sa­lar ta­ri­kat­la­rı, ce­ma­at­le­ri ya­sak­lı­yor. Ama şeyh­ler, ha­cı­lar, ho­ca­lar “ze­hir ha­fi­ye sav­cı­la­rın
ne­za­re­tin­de­” Tür­ki­ye­’yi par­sel­li­yor.
Türk yar­gıç­la­rı ada­let de­ğil ada­let­siz­li­ği tev­zi edi­yor.
Me­şum amaç­la­rı­na ulaş­ma­da Ata­türk ruh ve dev­rim­le­ri­ni en bü­yük en­gel gö­rü­yor. Ata­türk fo­bi­siy­le göz­le­ri­ne uy­ku gir­mi­yor, fe­lek­le­ri­ni şa­şı­rı­yor­lar.
Her şe­yin cıl­kı­nı çı­kar­dı­lar. Tay­yip Er­do­ğa­n’­ın çe­liş­ki­li, bir­bi­ri­ni nak­ze­den ey­lem ve söy­lem­le­ri her­ke­si çi­le­den çı­ka­rı­yor.
Ha­ta­la­rı­nı söy­le­yen­le­re “ka­nıt­la­maz­sa­nı­z” şe­ref­siz, ah­lak­sız­sı­nız di­ye sal­dı­rı­yor. Ama hep­si ka­nıt­la­nı­yor.
Be­nim üs­lu­bum böy­le­dir di­ye Kı­lıç­da­roğ­lu­’na ya­kı­şık­sız, dü­zey­siz ben­zet­me­ler­le sal­dı­rı­yor. Kı­lıç­da­roğ­lu hak­lı ola­rak ay­nı üs­lup­la ce­vap ve­rin­ce onu da Baş­ba­ka­n’­la ay­nı ke­fe­ye koy­ma in­saf­sız­lı­ğı gös­te­ri­li­yor.
De­mi­rel ya da Özal bun­la­rın bin­de bi­ri­ni yap­say­dı Tür­ki­ye­’de yer ye­rin­den oy­nar­dı.
On­la­rın za­ma­nın­da 4’ün­cü Kuv­vet di­ye pa­la sal­la­yan ga­ze­te pat­ron­la­rı, li­boş- en­tel ga­ze­te­ci­ler “He­pi­miz
Er­me­ni­’yi­z” di­ye mi­ting­ler ya­pan ay­dın kim­lik­li mah­lu­kat İd­ris Na­im Şa­hi­n’­in ta­li­ma­tıy­la Baş­ba­ka­n’­ın önün­de tak­la atıp, amu­da kal­kı­yor­lar.
Tay­yip Er­do­ğan çok şans­lı. Özel­lik­le 1970’li yıl­lar­da De­mi­rel hü­kü­me­ti­ni “yi­yen­ler ve ye­ğen­le­r” di­ye hal­laç pa­mu­ğu­na çe­vi­ren Ece­vit şim­di mu­ha­le­fet­te ol­say­dı “yi­yin imam­lar yi­yin. Ak­sı­rın­ca­ya, tık­sı­rın­ca­ya ka­dar
yi­yi­n” di­ye toz­la­rı­nı at­tı­rır, bun­lar ka­ça­cak de­lik arar­lar­dı.

https://sozcu.com.tr/simdi-yasanan-ceberutluklar-baskanlik-sistemiyle-daha-nelerin-yasatilacaginin-kaniti-oluyor.html

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget