Alkole bağımlı olanı gizlemek için “akşamcı” derler; akşamdan akşama içiyor diye durumu kurtarmaya çalışırlar.
Akşamcıyı doktora götürün.
“Alkolik” der, tedavi önerir.
Borca bağımlı olan ülkeler için ise “borç yiğidin kamçısıdır” diye sinsi bir deyim uydurulmuştur. Sanıyorum bu deyimi borç verenler bulmuştur.
Ekonomiste sorun:
“Borçkolik” der, çare söyler.
Borçla kimse zengin olamadı.
Hiçbir ülke borçla kalkınamadı.
Vergi kaçakçılığı, altın kaçakçılığı, devlet malına ucuza konma, devlete pahalıya doğal gaz satıp komisyon alma, devlet bankasından kredi talanları, hayali ihracat, hayali ithalat, şehir arsası rantını sermayeye çevirmek, hileli iflas ve konkordato hortlatarak kişileri zengin edebilirsiniz.
Jet zenginler yarattılar.
Görüyoruz.
Xxx
Ülke zengin olmadı. Olamıyor. Sürekli borçla ayakta duran bir ülkeyi zengin edebilecek bir ekonomik model bulunmadı, bulunamaz.
Borçlanmak vardı.
Borçlanmayı süslemek bulundu.
Bu iktidar döneminde Türkiye borçlandıkça alkış alan bir ülke yapıldı. Bu haftayı yine “yeni bulunan borçları iktidarın ekonomiyi iyi yönetme başarısı olarak” sunan alkışlar kapladı.
Başbakan gururlu.
Bakanlar kabarıyor.
Jet zenginler el ovuşturuyor.
Bankalar komisyon peşinde.
Borç verenler tilki.
“Türk tahvilleri kapış kapış” diye övücü, şereflendirici, gurur yükseltici, başarıyı taçlandırıcı, iktidara alkış sunucu cümleler kullandılar.
Türk tahviline hücum oldu.
Türkiye’yi sevinç kapladı.
Xxx
Bakıyorsunuz, ne olmuş:
Akbank, 1 milyar dolarlık tahvil ihraç etmiş.
Yabancılara satacak.
5 saat geçmiş.
9 milyar dolarlık talep gelmiş.
İş Bankası, 1 milyar dolarlık tahvil ihraç etmiş.
Yabancılara satacak.
6 saat geçmiş.
10 milyar dolar talep gelmiş.
Tahviller kapış kapış!
Tahviller kapış kapış demek Türkiye borçlanıyor demek.
Xxx
Kapış kapış borçlanma.
Bir sevinç!
Bir alkış!
Bir coşku!
Bir övünme!
Sanki Türkiye dünyanın arayıp arayıp da bulamadığı “kanseri bitirecek bir ilaç keşfetti” ya da Türkiye dünyanın keşfetmek isteyip de başaramadığı “suyla çalışan bir otomobil-havayla giden jet uçağı” yaptı. Sanki Türkiye kayaları petrole dönüştürecek bir buluşa imza attı.
Hayır! Bir keşif yok.
Bir buluş yapılmadı.
Türkiye tahvil sattı, borçlandı.
Buna seviniyorlar.
Xxx
Türkiye tahvilini yabancılar kapış kapış niçin alıyor sorusunun cevabı olan “Türkiye soyuluyor” gerçeği gizleniyor.
Yabancı parasını kendi ülkesinde tahvile yatırırsa yüzde 1.5 faiz geliri elde ediyor ama Türk tahviline yatırırsa yüzde 4.2 faiz kazanıyor.
Bunun için Türk tahvili kapış kapış.
Türkiye kapış kapış soyuluyor.
Bir sevinç, bir alkış, bir çoşku.
(uyan borusu)
Çanakkale 1915.
Ve Uzun Hikaye!
İki yerli film. İkisi de çok güzel film. Turgut Özakman’ın romanından yönetmen Yeşim Sezgin’in çektiği “Çanakkale 1915” vatan sevgisinin gücünü anlatıyor. Bu filmde vatan, gücün kendisi oluyor ve sevgiyi bu güç doğruyor, dünya zalimlerine karşı duracak direnci yaratıyor. Mustafa Kutlu’nun romanından yönetmen Osman Sınav’ın çektiği “Uzun Hikaye” ise Çanakkale’de sömürgeci emperyalist güçlerin işgaline izin vermeyip “hür vatan Türkiye” yi hazırlayan kuşaktan Süleyman Pehlivan’ın torunu sosyalist Ali’nin aşkında gizlenmiş; “ülkenin her noktasındaki geriliği gidermek ve çirkinliği güzelleştirmek isteyen” bitmez tükenmez enerjini anlatıyor. Önce “Çanakkale 1915” izlemez ve arkasından “Uzun Hikaye”yi görmezseniz yerli ve çok güzel 2 filmi kaçırmış olacaksınız.

Yorum Gönder