Soruyu, CHP heyetinin Suriye’yi ziyaret edip, Beşar Esad’la görüşmesinden sonra, bu partinin aldığı politik tutumu eleştirmek için soruyor. Altan, Suriye’deki Baas rejiminin sonunun geldiğini, Esad’ın devrilmesi için düğmeye basıldığını ve olayların tıpkı Libya’da olduğu gibi gelişeceğini belirterek, CHP’nin bu durumu görememesine hayret ettiğini söylüyor. Suriye’de göstericilerin Türk bayrağı yakmasının ardından CHP’nin tavır değiştirdiğini, ancak bunun ideolojik olarak Esad rejimini desteklemekten vazgeçmek anlamına gelmediğini ileri sürüyor.
Altan bu değerlendirmenin ardından başlıktaki soruyu sorarak, CHP’ye ve CHP gibi Suriye’ye yönelik emperyalist tehdide karşı çıkan, Türkiye’nin ABD’nin taşeronluğunu üstlenmesine itiraz eden ve “savaşa hayır” diyen herkese aklınca “beyinsiz” diyor.
Bu “beyinsizler” takımına ister istemez Suriye’ye askeri müdahaleye ve savaşa karşı olan bütün solcular giriyor. Aklınca bütün solculara, yurtseverlere, bağımsızlık yanlılarına, savaş karşıtlarına hakaret ediyor Ahmet Altan.
Bu mantığa göre “beyinli” olmak kazanandan yana olmak anlamına geliyor. Kaybedecek olanın haklı, mazlum, masum olmasının, ahlaken ve tarihen doğru yerde bulunmasının hiçbir önemi yok. Kim kaybedecek, kim kazanacak ona bakmak gerekiyor. Önemli olan kazanana oynamak çünkü.
Ahmet Altan’a göre “beyinli” olmak, emperyalistlerin, örneğimizde de ABD’nin bağımsız ve egemen bir ülkeyi işgal etmesine destek vermek demektir. NATO uçaklarının aylarca Libya’yı bombalamasının, ağır silahlarla donatılmış ve CIA ajanları tarafından yönetilen paralı askerlerin yaptığı katliamların yanında olmak demek.
Tıpkı Irak’taki Saddam Hüseyin rejiminin devrilmesini savunurken, işgalcilerin 1 milyon 500 bin Iraklıyı öldürmesini ve ülke petrollerine el koymasını da görmezden gelmek gibi.
Anlayacağınız “beyinli” olmak, bu ülke çocuklarının emperyalist bir küresel planlamaya kurban edilmesine ses çıkarmamak demek. Bu durumda komşumuzu boğazladığımızda “beyinli” olacağımıza göre, emperyalizme karşı çıkmak, bağımsızlığı savunmak, komşularımızla iyi ilişkiler geliştirmek tam bir aptallık yani.
Bu durumda kiralık katil olmak, uşaklık yapmak, emperyalizmle işbirliğine girmek, komşumuza saldırmak, işgal etmek “beyinli” olmak anlamına geliyor.
Ahmet Altan’ın sorduğu soruyu bir kez daha tekrarlayalım; “Beyin ne işe yarıyor?”
Eğer bir yandan askeri darbelere karşı çıkarken, diğer yandan da askeri işgalleri savunuyorsanız beyniniz bir işe yarıyor demektir. Ahmet Altan’ın beyni gibi…
O bir “kuş beyni” olsa da!
Merdan Yanardağ/Yurt Gazetesi
Yorum Gönder