Peki nasıl getirdi? Şimdi size onu kısaca anlatayım da, aklınız dursun!
Günlerden 16 Mart 2011. Yani bundan yaklaşık sekiz ay önce. Tayyip Rusya gezisinden Ankara'ya döndü. Gazeteciler havaalanında kendisine bedelli askerlik olayını sordular. Verdiği yanıt aynen şöyle:
"Bedelli askerlik ne getirir, ne götürür. Halkın tavrı nedir, ne değildir. Parası olan var, olmayan var. Parası olana buyur, bedelliyi kullan diyeceksin, (parası olmayana) bu da gitsin yapsın diyeceksin. Benim vatandaşımı, belli kesimi mağdur etmeyeceğine inansaydık, bunu hallederdik.
Gündemimizde bedelli askerlik yok. Ben Tayyip Erdoğan olarak böyle bir sorumluluğun altına giremem. Parası olan var, olmayan var. Parası olan bastıracak parayı kurtulacak, parası olmayan askerlik yapacak.
Seçimden (12 Haziran 2011 seçiminden) sonra referanduma götürürüz."
* * *
Şu sözlerine ve şimdi yaptığına bakınız. Dün doğru söylüyor, bugün o sözlerinin tam tersini yapıyor. Tümüyle çelişkiler içerisinde.
Bir devlet adamına böylesine kıvırtmak yakışır mı! Haaa, şimdi ne oldu da dün kara dediğine bugün ak demek zorunda kaldı?
1- Türkiye'nin 2012 yılında ciddi bir ekonomik krize gireceği belli oldu. Para gerekiyor.
2- Van-Erciş depremi oldu. Hem beceriksizlik sergileyip rezil oldular, hem de eldeki paralar suyunu çekti.
Bu durumda yeni para kaynaklan gerekiyordu. Bula bula, birkaç ay önce şiddetle karşı çıktığı bedelli askerlik olayını buldu.
30 yaş dahil kelle başı hediyesi 30 milyar Törkiş lira! Bu furyadan şu anda 460 bin kişi yararlanacak, süreç her gün artarak devam edecek. Otomatik para basma makinesi!
Çarpın 30 milyarı 460 bin'le ve ortaya çıkacak korkunç para gelirini düşünün.
Dün söylediğinin bugün tam tersini yapan Tayyip gibiler bu ülkeyi yönetiyor ya, helal olsun!
Emin Çölaşan/SÖZCÜ
Yorum Gönder