Ey Chp’liler, Ey Chp Milletvekilleri, Partinize Ve Ata’nıza Sahip Çıkın… - Ali Eralp

Tencere yuvarlandı kapağını buldu. İktidara uygun bir muhalefet var şimdi görev başında…
CHP ile AKP uyum içerisinde götürüyorlar işi. Şiir gibi…

Hani bir zamanlar Genel Kurmay Başkanı Hilmi Özkök, “AKP ile şiir gibi uyum içerisinde çalışıyoruz…” diye yanıt vermişti soranlara. Recep Tayyip de ona minnettarlığını göstermek için “Hocam” diye seslenirdi.
CHP ile AKP’nin, daha doğrusu YCHP ile AKP’nin şimdiki dayanışması, bütünleşmesi de “İşte öyle bir şey…”
Şiir gibi, şarkı gibi…

Türkiye’yi yöneten İktidar, hiçbir dönemde görülmeyen, görülemeyecek olan yolsuzluk, kanunsuzluk batağına bu denli batmışken, yine anketlerde oy kaybeden CHP oluyor… Ne yaman bir çelişkidir bu…

Zaten MHP’yi konuşmaya gerek yok. O tam bir koltuk değneği. AKP nerede tökezlerse, düşecek gibi olursa, hemen imdadına koşuyor… Kolundan tutup kaldırıyor…
Ama esas destek CHP’den geliyor. Hani bir zamanlar Türk filmlerinde “Esas oğlan”, “Sahte oğlan” tartışmaları yapılırdı ya. Burada da “Esas oğlan CHP…” Yani Kemal Kılıçdaroğlu ve takımı, yani Soros tayfası, İkinci Cumhuriyetçiler, BDP’nin Truva Atları…
Sol gösterip, sağ vuruyorlar.
Aldanmayın siz onların AKP ile kayıkçı kavgasına. Meclis grup toplantılarında yaptıkları ağız dalaşına… Önce kavga ediyorlar, sonra barışıyorlar. Sonra da kardeş kardeş geçinip gidiyorlar…
Baksanıza, Başbakan Erdoğan’ın Dersim’de “yaşanan acılar nedeniyle CHP’ye özür dileme çağrısı”na, CHP Diyarbakır İl Başkanlığından yanıt hemen geldi. Bu hakkı ona kim verdiyse, “Özür dileme isteğini” anında yerine getirdi… Özür dilemeye ne kadar da meraklıymış meğer. Dünden hazırmış… Can atıyormuş.
Gerçi, Genel Başkanları da “Arşiv açılsın, Dersim belgeleri incelensin, tarihimizle yüzleşelim” diyor. Siz ne ile hangi tarihle yüzleşiyorsunuz Sayın Genel Başkan? Ağzınızdan çıkanı kulağınız duyuyor mu? Sizin “yüzleşelim dediğiniz tarih, şanlı Cumhuriyet tarihi, lideri de dünyanın kabul ettiği yüce Atatürk’tür…
Şu yadsınamaz bir gerçek ki, Kemalistlerin tepkisinden çekinip AKP’nin bile giremediği, girmeye cesaret edemediği konulara önce Kemal Kılıçdaroğlu ve tayfası giriyor. Konunun bir açılışını yapıyor. Ondan sonra arkası çorap söküğü gibi geliyor. AKP’liler, BDP’liler başlıyorlar saldırmaya.
Örneğin, Hüseyin Aygün denilen bir CHP milletvekili, hem de Kılıçdaroğlu’nun seçtirdiği bir milletvekili çıkıp; utanmadan, sıkılmadan, 80 yıl önce, İngiliz emperyalizminin kışkırttığı Dersim Ağalarının, Dersim eşkıyalarının isyanını bastırdı diye Atatürk dönemini suçluyor. Genel başkandan çıt yok. Ne bir ses, ne bir nefes…
Ne yapacaktı yani Kemalist Hükümet? Sömürgecilerle birlikte Cumhuriyete karşı isyan bayrağını açan Ortaçağ eşkıyalarına gül mü uzatacaktı? Devrimlerin çağdışı kalıntılara karşı yapıldığını ve devrim yasalarının tüm yasaların üzerinde olduğunu bilmiyor mu bu CHP milletvekili?
Hem de bu suçlamayı gidip imamın gazetesi Zaman’da yapıyor. Hem de bu açıklama, Atatürk’ün ölüm yıldönümü olan 10 Kasım’da yayınlanıyor.
Ondan sonra ağzı olan konuşuyor. Ondan sonra Bülent Arınç’lar, Recep Tayyip’ler milletvekilinin demecine, “Mal bulmuş Mağribi” gibi sarılıp CHP’ye akıl hocalığı yapıyorlar. Öğütler veriyorlar… Yol gösteriyorlar…
Zaten bu güne değin YCHP yönetiminin yaptığı en görkemli iş, tükürdüklerini yalamak oldu. Yüz binlerce oyla seçilmiş milletvekillerine bile sahip çıkamadı.
Önce esti, yağdı, sonra da yemin etmek için kuyruğa girdi. Bu zavallı haliyle halkına, Atatürk’e nasıl sahip çıkacak… CHP Belediyeleri AKP’nin şamar oğlanına, yolgeçen hanına döndü… Hani, nerede CHP yönetimi?
Üstelik Türkiye’nin her sorunu çözümlendi de, bir Dersim sorunu mu kaldı şimdi? Konuşulacak başka konu yok mu Türkiye’de… “Peki, Recep Tayyip Erdoğan’ın İsviçre bankalarındaki trilyonlarını niçin araştırmıyorlar? Kâşif Kozinoğlu’nun açıklamaları niçin onları hiç ilgilendirmiyor? Varsa yoksa Dersim. Varsa Yoksa Atatürk…
Geçmişte de bu hep böyle oldu. YCHP’nin ödünleriyle Atatürk’ün devrim yasaları ayaklar altına alındı.
Kılıçdaroğlu, bir “Kamera Oyunu”ndan sonra genel başkanlık koltuğuna oturmuştu. Ama daha önce dürüst davranışları, konuşmaları TV tartışmaları ile toplumda kendisine bir güven ortamı yarattı. Herkes ona inandı, güvendi.
Herkes bundan sonra gerçek bir muhalefetin yapılacağı düşüncesiyle CHP’yi canı gönülden desteklemeye başladı. Ama ilk hayal kırıklığını “ulusalcı kadro”ların tasfiye edilmesiyle yaşadı. Daha sonra, yeni liberallerin, tarikatçıların, tekkecilerin ve AKP, PKK sempatizanlarının yönetime getirilmesi bu hayal kırıklığını umutsuzluğa, giderek öfkeye dönüştürdü.
Çok sonraları da, bir George Soros vakfı olan Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etütler Vakfının (TESEV) kurucu üyesi olduğu ortaya çıktı Kılıçdaroğlu’nun.
Soros üyesi Genel Başkan, başkanlık koltuğuna oturur oturmaz, ilk sözü “Türban” oldu. “Türban sorununu en iyi ben çözerim” dedi. Arkasından türbanın girmediği yer kalmadı. Sonra,“Kürt Açılımı, özerk bölge, Dersim…” dedi. Tekkelerin, zaviyelerin öneminden söz etti, tarikatlara saygı duyduğunu vurguladı. Zaman zaman da İnönü’lerden, Atatürk’lerden hesap sormaya kalktı. Bu davranışı ile Atatürkçü seçmenlerini küstürdü. Uzaklaştırdı.
AKP seçimlerden önce tam “Habur olayı” ile yıkılmışken, sendelemişken, sersemlemişken, anketlerde düşüşe geçmişken bu tutumuyla onu elinden tuttu, ayağa kaldırdı.
Çok sonraları da Genel Kurmay Başkanı Işık Koşaner’in onurlu istifasını görmezden geldi, duymazdan geldi. Bu olay karşısında “üç Maymunları” oynadı…
Şimdi, daha fazla uzatmadan, son sözümüzü söyleyelim:
Kılıçdaroğlu Atatürkçülük sınavından geçememiştir. Sınıfta kalmıştır. Yaptığı mitinglerde, toplantılarda “Atatürk” sözcüğünü bir kez bile ağzına almayan Genel Başkan, parti geleneğine uyarak, ya Atatürk ilkelerine göre bir yol izlemeli, bunu yapmıyorsa, ya da yeni bir kurultayla görevine son verilmelidir. İkisinin ortası yoktur. Küresel emperyalizmin ideolojisi olan “Neoliberalizm”in Atatürk’ün partisinde yeri olamaz.
88 yıllık Kemalist parti asla SOROS UŞAKLARINA teslim edilemez.
Ali Eralp

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget