Çok değil birkaç gün önce “Türkiye ile İran’ı böyle savaştıracaklar” başlığı ile ABD ile İsrail’in kurduğu tezgaha dikkat çekmiş ve Malatya Kürecik’teki Füze Kalkanı tesislerinin Türkiye ile İran’ı karşı karşıya getireceğini dillendirmiştik.
Üzgünüz ama öngörümüzde haklı çıktık!
İran önceki gün kendilerine herhangi bir saldırı yapılırsa NATO’nun Türkiye’deki Füze Kalkanı Tesislerini hedef alacaklarını söyledi.
Evet İran ilk hedef olarak İsrail’i değil Malatya’daki Füze Kalkanını seçiyor?
Niye mi?
Bu tesisin İsrail adına güvenlik şemsiyesi işlevini görmesi ya da ona zırh olması sebebiyle!
Malatya-Kürecik’teki bu tesisle İran tabiri caizse kilitleniyor ve baştan eli-kolu bağlanıyor!
Düşünün İran kendini savunma adına İsrail’e elindeki Şahap füzelerini fırlattığı an Malatya’da inşa edilen radar bunu hemen görecek ve bu bilgiyi koordinatları ile beraber anında ABD dolayısı ile de İsrail’e verecek!
Bilgiyi Türkiye üzerinden alacak olan İsrail de Şahap füzelerini hedefine varmadan Patriot füzeleri ile havada imha edecek ve İran’ın bütün füze sistemi bu şekilde Malatya’daki Füze Kalkanı üssü sebebiyle etkisiz hale gelecek!
İşte İran bu sebeple ilk saldırı hedefi olarak Malatya-Kürecik’teki radarı hedef aldığını açıklıyor!
Allah korusun böyle bir şey Türkiye’ye saldırı olarak değerlendirilecek ve 400 yıldır yani Kasr-i Şirin’den beri savaşmayan Müslüman İran ile Müslüman Türkiye karşılıklı olarak bir anda savaş pozisyonuna geçecek!
Tam bu noktada soralım peki ama niye?
Türkiye İran ve hatta Suriye ile hangi kutsal gerekçe ya da çıkarı için böylesi risklere giriyor?
Füze kalkanı İsrail’in güvenliği içindir dediğimizde hayır öyle değil diyen AKP güruhu İran’ın bu ültimatomu sonrasında ne diyecek doğrusu merak ediyorum!
Öyle ya füze kalkanı İsrail’e kalkan değilse İran bu kadar niye hiddetlenir ve Türkiye’yi açıktan hedef alır?
Füze Kalkanından şikayet eden sadece İran değil, Rusya Devlet Başkanı Medyetev’de ülkesinin Güney sınırına Türkiye’yi hedef alacak şekilde füze rampalarını yerleştiriyor.
Durum bu ise tekrar tekrar soruyoruz Türkiye önemli ticari ilişlere sahip olduğu iki önemli komşusu ve enerji partnerlerini neyin karşılığında hedef alıp İsrail’e uşaklık yapıyor?
O İsrail ki Başbakanımızın ifadesi ile 9 vatandaşımızı öldüren terörist devlet değil mi?
Yeni Diyanet İşleri Başkanına tam not!
Bazı okurlarım mail atıyor, yahu bu AKP’nin hiç mi iyi şeyi yok, neden sürekli olarak aleyhinde yazıyorsun!
Kuşkusuz bütün saatlerin zamanı günde iki kere doğru göstermesi gibi AKP’nin de duble yol ve sağlıktaki uygulamaları misali münferit birkaç müspet icraatı var ancak bunu medyada onlarca yazar yazdığı için bizler hiç yazılmayan şeyleri yazıyoruz .
Açık söyleyeyim mesela AKP’nin son Diyanet İşleri Başkanlığına yaptığı atamaya da on numara diyorum.
Prof. Mehmet Görmez’in şu ana kadar ki seyri itibarı ile koltuğunu layıkıyla doldurduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki, Ankara’da gazetecilik yapan biri olarak Sayın Görmez’in istisnasız her çevrede saygı ve sevgi uyandırdığını belirtelim… İslami Araştırma Ödülü sahibi olan ve Ahmet Yesevi Üniversitesinde dersler veren Sayın Görmez Diyanet’ın uzun zamandır arayıp da bulamadığı isim gibi geliyor bana, dileriz yanılmayız!
Ekonomide Lale Devri bitiyor!
Ucuz dövize alıştırılan özel sektörün dış borcu tamı tamına 203 milyar dolar ki, 27 milyarı yakın vadeli!
Bırakın daha fazla yukarı çıkmasını, bu düzeydeki bir döviz fiyatı bile özel sektörde yılbaşından sonra iflasları getirecek zira özel sektörün bu borcu ne kapatabilme ne de yeni bir kaynak bulma şansı var.
Özel sektördeki dalgalanma beraberinde işsizlik ve buhran getirecek!
Bir başka boyut resesyon ve hatta iflasta olan Avrupa’ya artık ihracat yapmak çok zor ki bizim ihracat pazarımızın yüzde 49’u AB’ye!
Buna ilaveten Türkiye’ye sıcak para de Londra üzerinden geliyor ama artık oradan da para bulmak zor zira Avrupalı Çin’den para dilenme noktasında, dolayısı ile cari açığı dışarıdan kaynak bulmamız çok zor!
Uzatmayayım ekonomideki Lale Devrinin sonuna geldik haberiniz ola!
Bu Cami’yi CHP ya da MHP’liler yıksa ne olur?
Yer: Malatya.
AKP’i Belediye Başkanı şehrin merkezindeki bir alanı 52 trilyona (eski parayla) satıyor.
Satın alan kim mi?
Hollandalı bir firma!
İşte bu firma aldığı alanı dozerlerle dümdüz ediyor!
Heyhaaaat bu Hollandalının yıktığı yapıların içinde ecdad yadigarı bir de Camii Şerif var!
Yok yok bunu ben uydurmuyorum, konu TBMM’ye geldi!
Soruyorum nedir bu yapılan, Hollandalıya bu izni veren kim?
Kazara bu olanlar CHP ya da MHP’li bir Belediye’de olsaydı hiç kuşkunuz olmasın onlar için yandaş medyada din ve cami düşmanı manşetleri atılır ve başka Tayyip bey ve Bülent Arınç olmak üzere pek çok AKP’li televizyonlara çıkıp cami üzerinden istismarlar yapılırdı ki, İsmet İnönü’nün İkinci Dünya Savaşı sürecinde kutsal emanetleri saklamak ve de buğdayı stoklamak için iki camiyi depo haline getirmesini nasıl tersinden istismar ettikleri kayıtlardadır.
Sabahattin Önkibar/Yeni Mesaj
Yorum Gönder