Deniz Feneri Savcılarını Neredeyse Atacaklar - Saygı Öztürk

Deniz Feneri e.V.‘nin Türkiye ayağını soruştururken, soruşturmaları ani bir kararla ellerinden alınan Cumhuriyet Savcıları Nadi Türkaslan, Abdulvahap Yaren ve Mehmet Tamöz hakkında Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) müfettişleri tarafından yürütülen soruşturma sonuçlandı. Müfettişler, savcılar hakkında “dava açılması” önerisinde bulundu. HSYK’nin 2.Dairesi dosyayı inceledikten sonra karar verecek.
3 savcının gündeminde, Kanal 7 televizyonunda, evlerde yapılacak aramanın önceden nasıl sızdığını ortaya çıkartmak vardı. Ancak, soruşturmaları elinden alındı. Yerlerine görevlendirilen 2 savcının ise konunun henüz detayına inmedikleri öğrenildi.

İşte Görevden Alma Belgesi

Yaklaşık 3 yıldır yürüttükleri soruşturmanın, 4 satırlık bir yazıyla ellerinden alınması, savcıları şoke etmişti. Bir savcının yaşanan olaylardan sonra üzüntüden ağladığı da adliyede hala konuşuluyor.
Deniz Feneri soruşturmasında, üstlerden gelen istek doğrultusunda Ankara C. Başsavcılığı İbrahim Ethem Kuriş görevden aldı.
Arama Yapılacağı Nasıl Sızdırıldı?
Deniz Feneri e.V. soruşturmasında gözden kaçırılmak ve unutturulmak istenen konulardan birisi de, ev ve iş yerlerinde arama yapılacak kişilere “arama yapılacağı”bilgisinin nasıl verildiğidir. İşte, bu konuda edindiğimiz bazı yeni bilgiler:
Beşir Atalay‘ın İçişleri Bakanlığı döneminde Koruma Müdürlüğü görevini yapan ve halen bu görevi Atalay’ın yanında sürdüren Emniyet Müdürü Ali Karabağ, 14 Eylül 2010 tarihinde, Kırıkkale’nin AKP‘li Belediye Başkanı Veli Korkmaz’ı telefonla aradı. Korkmaz ise bu konuşmanın hemen ardından Kanal 7 Televizyonu Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Çelik‘i aradı.
Mustafa Çelik’in mahkeme kararıyla telefonları dinleniyordu. Kırıkkale Belediye Başkanı Veli Korkmaz ile Mustafa Çelik arasında geçen konuşma edindiğimiz bilgilere göre şöyle:
Veli Korkmaz: Çok önemli, acele bir şey var.
Mustafa Çelik: Hayırdır ne oldu?
Korkmaz: Sabit telefonunu ver.
Çelik: Buradan konuşalım, ne var?
Korkmaz: Önemli. Sabit telefonunu ver.
Çelik: Söylüyorum, 212 ……
Sabit telefonla ilgili dinleme kararı olmadığı için, Korkmaz ve Çelik arasında nasıl bir konuşma geçtiği bilinmiyor. Ancak, yapılan telefon” detay sorgusu”nda, Mehmet Çelik‘in, Veli Korkmaz’la yaptığı konuşmanın hemen ardından Zekeriya Karaman’ı aradığı belirlendi.
Bir Gün Sonra Arama Kararı
Bu telefon konuşmalarından bir gün sonra şüphelilerin iş ve ikametgahlarında yapılacak aramalar için mahkemeler karar verdi. C. Savcılarına göre şüpheliler, arama yapılacağını önceden öğrenmiş oldu ve buna göre de önlemlerini aldı.
Bu konuda, bazı şüphelilerin “Veli Korkmaz ile Mustafa Çelik arasındaki telefon konuşması 14 Eylül’de yapılmış. Oysa o tarihte arama kararı yok.Dolayısıyla Veli Korkmaz’ın arama yapılacağını öğrenmesi mümkün değil” diye kendilerini savundukları öğrenildi. Bu durumu araştırdığımızda ise şöyle bir tablo ortaya çıktı:
Arama kararı verilmesi için Ankara C.Savcıları İstanbul’a yazıyı kurye ile gönderdi. Yazının, Emniyet görevlileri tarafından C.Savcılığı’na teslim tarihi ise 13 Temmuz. Yani, arama kararı verilmesinden iki gün önce arama kararı verilebileceğini bazı görevliler biliyor.
Değerlendirmelere göre, Savcılıklara gönderilen yazının içeriğini bilen bir Emniyet mensubu, durumu İçişleri Bakanının koruma müdürü Ali KArabağ‘a bildiriyor. Müdür de, Kırıkkale Belediye Başkanına, Başkan da Mustafa Çelik’e aktarıyor. Böylece arama yapılacağı zinciri diğer kişilere de ulaştırılıp önlem almaları sağlanıyor.
“Bakan Gideceği Zaman, Başkanı Arardık
Savcılar değiştikten sonra, “Köstebek” suçlamasına muhatap olanlardan Kırıkkale Belediye Başkanı Veli Korkmaz, “Mustafa arkadaşımdır. Zaman zaman konuşuruz. Arama yapılacağına ilişkin bir şey söylemedim” diyor.
Emniye Müdürü Ali Karabağ ise ifadesinde, “Bakan Bey Kırıkkale’ye gideceği zaman, Belediye Başkanı Veli Korkmaz’ı arar bilgi verirdim” diyor. Konuşma 14 Temmuz’da yapıldığına göre o gün bakanın programında Kırıkkale olup olmadığı hem bakanlıktan, hem de Kırıkkale Valiliği’nden öğrenilebilir. Henüz, bu bilgilerin alınmadığı, hatta sorulmadığını öğreniyorum.
Bir şey daha öğreniyorum: Türkiye Barolar Birliği Başkanı Vedat Ahsen Çoşar, 3 savcının soruşturmadan alınmasının adli yılın açılış törenide eleştirdi.
Konuşma kitapçığında ise bu bölüm yer almıyor. Eğer, savcılardan soruşturmalar alınıyor ve bunun için bir dakika bilr konuşulmuyorsa vay yargımızın haline…

Saygı Öztürk/SÖZCÜ

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget