Ağabey ABD, sever! - Necati Doğru

İsrail ile Türkiye savaşacakmış gibi bir hava yaratıldı. İsrail zaten saldırgan, hep savaşıyor.
Savaşarak var oluyor.
Biz ise 80 yıldır, Kıbrıs çıkartması hariç, neredeyse hiç savaşmadık. Kore’ye ABD’nin komutasında savaşmak için asker göndermekle hata ettik fakat İkinci Dünya Savaşı’na da girmeyerek ve ABD’nin Irak’ı işgaline topraklarımızı açmayarak “bağımsızlığını korumaya çalışan- uluslar arası hukuka bağlı kalan” bir yol izledik.
Yurtta sulh!
Cihanda sulh!
Bu çizgiyi Atatürk’ten sonra gelenlerin tamamı ve 9 yıldır iktidarda olan Tayyip Erdoğan da adını “komşularla sıfır sorun”  koyarak devam ettirdi.

Şimdi bu hava değişti.
Sıfır sorun oldu nane!
Türkiye komşularıyla belada!
Akdeniz de sular ısınıyor.
Türkiye’de Başbakan ile Dışişleri Bakanı, “binecekler gemilere İsrail’in ablukasını savaş gemileri ile yaracaklar, İsrail’in komşumuz Yunanlılarla bir olup, lobisi çok güçlü bir ABD petrol şirketini de yanına alarak Kıbrıs açıklarında denizde petrol ve doğal gaz arama sondaj kulelerinin üzerine de Türk askeri donanması ile saldıracağımız” propagandasını iç kamuoyuna ciddi ciddi pompalıyorlar.

Xxx

Gerçekten savaş patlar mı?
Türkiye-İsrail boğazlaşır mı?
ABD, kimi tutar?
Nereye kadar seyreder?
Sanki iki taraf da; “sonunda düşmez kalkmaz bir ABD var” ve ona güveniyorlar. Hem İsrail ve hem Türkiye’yi yönetenler; “ABD’li ağabeyi onu son anda kurtarır, araya girer, savaşmayın der” umudundalar.
İki taraf da iç siyaset yapıyor.
İçe propagandaya abanıyor.
Bizim Başbakan ile Dışişleri Bakanı’na bakın! İç politikada propagandalarının ana merkezini; “dini nedenlerle İsrail’den nefret” üzerine kurdukları ve Türk halkını kandırdıkları ortaya çıktı.
BM raporu yayınlandı.
Abluka hukuka uygun diyor.
Gazze İsrail toprağı diyor.
Marmara Gemisi ile Türkiye’nin İsrail ablukasını yaramaya çalışması hukuk dışıdır demeye getiriyor. Sonuç: Türkiye İsrail ablukasını kıramadığı gibi “İsrail’in özür dilemesi, tazminat ödemesi ve Gazze ablukasını kaldırması” söz konusu değil.

Xxx

Yani Türkiye’nin de temsilci verdiği bu raporu hazırlayanlara göre, “Başbakan Erdoğan ile Dışişleri Başkanı Davutoğlu, sivil insanların bindiği Marmara Gemisi’ni göndermekle kontrollü bir bunalım yaratma” hesabı yaptılar.
Hesapları tutmadı.
Şimdi tırmandırıyorlar.
Savaş gemilerimiz var.
Biz bu donanmayı boşana mı besliyoruz. İsrail, Gazze’deki Müslüman kardeşlerimizi sahipsiz, kimsesiz sanıyor diyorlar.
Tamamı içe propaganda!
ABD’nin ağzına bakıyorlar.
Türkiye dış politikasını ABD’nin dümen suyunda çiziyorlar. Libya’da NATO’nun ne işi var diye diklendiler, ABD isteyince dün kardeş dedikleri Kaddafi’ye halkına kıyan pis diktatör damgası vurdular.. Suriye lideriyle sarmaş dolaştılar, ABD ağzına sahiplenip, “bırak ülkeni git…” demeye başladılar. Arap baharı dalgasında  ABD’nin sahip çıktığı ne kadar yeni yönetim varsa; bizimkiler de ne eksik ne fazla sahipleniyor.

Xxx

Ayrıca herkes atlıyor.
Bahreyin’i görmüyor.
Bahreyin’de de halk diktatör emir ve yönetimine karşı ayaklandı. ABD’nin 5. Filosu’nun dinlenme yeri olan bu ülkede halk ayaklanması çok kanlı bir şekilde bastırıldı. ABD’nin hiç sesi çıkmadığı gibi bizim Başbakan ile Dışişleri Bakanı’da sanki Bahreyin gibi bir Müslüman ülke yokmuş gibi davrandılar.
NATO kalkanını da koydular.
ABD’nin güvenini kazandılar.
ABD ağabeyimiz İsrail’in kulağını çeker, Türkiye Başbakanı’nın “Ortadoğu’nun siyasi lideri olma görüntüsünü bozdurmaz” diye umuyorlar.
İçe propagandaya abanıyorlar.

Necati Doğru/SÖZCÜ
    10 Eylül 2011

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget