Provokasyona sazanlık ve Hakkari dururken Suriye!
Ankara’ya indirilen Suriye uçağında silah ve askeri malzeme olduğu istihbaratını veren ABD!
Uçağı indirin emrini veren ise Recep Tayyip Erdoğan!
Sonuç ortada, yapılan aramada ne füze’ye ne de benzeri bir askeri malzemeye rastlanabildi.
Bu fotoğrafın yorumu mu?
Türkiye’nin provokasyonlara ne kadar açık olduğunun teyididir.
Dahası, Erdoğan hükümetinin amiyane tabirle sazanlığının tescilidir.
Görüldüğü gibi mini bir tezgah ya da istihbari bir yanıltma ile Türkiye anında maceracılığa yelken açabiliyor ki korkum bunların devamının olacağıdır.
Bugün itibarı ile tablo şudur:
Rusya devlet Başkanı Putin çok önem verdiği Türkiye gezisini iptal ediyor ve hemen ertesi gün Rusya’da Suriye uçağına silah yüklendiği iddiasıyla malum uçak Ankara’ya indiriliyor.
Bunun adı Füze Kalkanı ve Suriye politikaları ile zaten limoni olan Türkiye-Rusya ilişkilerinin daha da gerginleşmesi değil midir?
Soruyorum Suriye bağlamında bu kadar angaje olan Rusya Ankara’nın Şam’ı işgal etmesine suskun kalır mı ve en azından enerji kartını oynamaz mı yani doğalgaz vanasını kapatmaz mı?
Bakın dün itibarı ile Suriye Türkiye’den elektrik alımını kesti. Peki benzer şeyi Türkiye yapabiliyor mu yani Rusya’dan doğalgaz alımı kestim diyebiliyor mu?
Yahu sadece doğalgazda değil, nükleer enerjide de bağımlısın artık Moskova’ya dolayısı ile hiçbir şartta enerjisini istemem diyemeyeceğine göre söyleyin nedir söyleyin nedir bu yapılan?
Asla mümkün değil ya diyelim ki girdin Suriye’ye peki ya ondan sonrası? Nasıl çıkacaksın oradan ve girerek neyi halledeceksin?
Mevcut Suriye devleti ile Beşar Esad’ın varlığı, hep yazıyorum Türkiye’nin bütünlüğü için tek güvencedir. Beşar’ın Allah korusun düştüğü gün biliniz ki Türkiye’nin bölündüğü ve güney sınırının o saat değişeceği gün olacaktır.
Altını çizerek yazıyorum Türkiye’nin Suriye politikası Büyük Kürdistan’ı inşa adınadır. Evet Kürdistan. Ankara’da üstelik Bahçeli’nin açık desteği ile kuruluyor.
Değilse söyleyin vatan toprağı Hakkari’de bile hakimiyeti PKK’ye vermişken Suriye sınırına siper kazmak neyin nesidir?
***
Necdet Özel’in yumruğuna vah!
Tebrikler Serhan Bolluk son ayların en güzel manşetini attın.
Evet dünkü Aydınlık’ın manşeti her şeyi anlatıyordu.
Genelkurmay Başkanı Özel’in havaya kaldırdığı yumruğun ABD adına olduğu haykırılıyordu.
Evet biz o yumruğu PKK işgalinde olan Hakkari’nin dağlarında görmek isterdik!
Biz o yumruğu K.Irak sınırında ve Kandil’de görmek isterdik!
Biz o yumruğu Türk askerinin başına çuval geçirildiğinde görmek isterdik!
Biz o yumruğu Atatürkçü kahramanlar Silivri ile Hasdal’da esir alındığında görmek isterdik!
Biz o yumruğu Ege’de Bulamaç ve Eşek adaları, Lozan çiğnenerek Yunan tarafından işgal edildiğinde görmek isterdik!
Biz o yumruğu İsrail 9 vatandaşımızı katlettiğinde görmek isterdik!
Biz o yumruğu Doğu Akdeniz’de Kıbrıs deniz sahasında hak ve hukuk tanımadan petrol ve doğalgaz arayan Kıbrıslı Rumlarla İsrail’e karşı görmek isterdik.
Biz o yumruğu TSK’ye karşı yıllar yılı aşağılık operasyonlar yapan çetelere karşı görmek isterdik!
Biz o yumruğu Oslo ve İmralı müzakere ihanetine karşı görmek isterdik!
Vah Necdet Paşam vah!
***
Ümit Kocasakal’a sahiplenme çığlığı!
Peşinen söyleyim Ümit Kocasakal’ı hiç tanımam. Bir kez olsun karşılaşmadık ve konuşmadık.
Dolayısı ile yazdıklarım bir dostu ya da arkadaşı tavsiye etmek değil, mutlak bir gerekliliğin çığlığıdır ki o da Ümit Bey’in İstanbul Barosu’ndaki seçimlerde firesiz desteklenmesidir.
Bakın insanlar zor günlerde belli olur.
Şöyle bir hafıza turuna çıkın. Son birkaç yılda Türkiye’de kim, hangi hukuk adamı ya da akademisyen Ümit Bey gibi yiğitlik gösterebildi?
Kim AKP hukuksuzluğuna diklenebildi?
Kim meydan okuyabildi ve sahaya indi?
Kim onun televizyonlarda söylediklerini söyleyebildi?
Ayinesi iştir kişinin beyler gerisi hikaye!
Medya’dan tanıdığım Kocasakal için fikir ve inanç bazıları gibi ambalaj ya da statü vasıtası değil mücadele manifestosudur!
Kendine sağcı ve solcu diyen ama Türkiye yıkılmasın, hukuk kirlenmesin, faşizm kurumsallaşmasın, dinimiz İslam emperyalizmin yayılma ideolojisi haline dönüşmesin diyen herkesin Ümit Hoca’ya vefalı olma zorunluluğu vardır.
***
Erdoğan Kasımpaşa’nın menajeri mi?
Neden bu soruyu kimse soramıyor?
Tayyip Erdoğan Başbakan mı kulüp menajeri mi?
Bunu nereden mi çıkardım?
Alex’e yapılan tekliften!
Gazeteler günlerce yazdı Başbakan Fenerbahçe’den ayrılan Brezilya’lı futbolcuya, “Gel Kasımpaşa’da oyna” demiş!
Medya haberi verdi ama senin işin menajerlik mi diye sormuyor soramıyor çünkü korkuyor!
Söyleyin nasıl bir şeydir bu?
Bir Başbakan böylesi işlerin içinde nasıl olur?
Başkanı ile yönetime sormadan böyle bir teklifi yapabiliyorsa yoksa Kasımpaşa’nın perde gerisindeki patronu Başbakan mı?
Mangalda kül bırakmayan sözde delikanlı spor yorumcuları niçin bir söz olsun edemezler?
Dahası, bu tabloyu gören hangi hakem Kasımpaşa’ya karşı aleyhte düdük çalabilir?
Yorum Gönder