Kurbanınızla günaha girmeyin - Rıza Zelyut
2012 yılı Kurban bayramı 25 Ekim’de başlıyor.
Bu bayramda kesilecek kurbanları ele geçirmek için bazı özel dernekler, sözde vakıflar yine harekete geçtiler.
Bu özel vakıfların “göz yaşartan vaadlari” bizim samimi Müslümanları etkiliyor.
Ne diyor bunlar?
“Fakir fukaraya yardım edeceğiz. Kurbanınız yabana gitmesin; ehline verin ki sevabınız artsın.”
Böyle diyerek iyi niyetli Müslümanlardan milyonlarca liralık paralar; on binlerce, yüzbinlerce kurban topladılar.
Sonra bu paralarla kendilerine imparatorluk kurdular.
Bunların sahtekârlıkları mahkemelere çoktan yansıdı. Bunları sizler iyi biliyorsunuz.
Sevgili kardeşlerim!
İyi biliniz ki bunlara vereceğiniz her kurban; o fesat yuvalarına bir destek olacaktır. Allah yolunda iyilik etmek ister iken sahtekârlara yardım etmiş duruma düşeceksiniz. Kurbanınızla günaha gireceksiniz.
Öyleyse o özel vakıflardan, derneklerden uzak durun ki Allah’a yakın olasınız.
***
Peki, kurbanımızı kime verelim?
Bunun cevabı çok açıktır. Devlet denetiminde olan; devlet kurumu olan yardım kuruluşları var.
Kızılay var.
Türk Kızılay’ı bugün dünyanın her yerine ulaşabiliyor. Kurbanları kuralına uygun kestiriyor. O kurbanlardan birileri zengin edilmiyor. Kızılay’ın kestiği kurbanlar asla istismar edilmiyor.
Ayrıca Kızılay’ın başında AKP iktidarının atadığı bir yetkili bulunuyor. Yani; şu fitne odağı özel vakıfların “Kurbanınız laikçilere gidiyor!” yalanı, kuyruklu yalandır.
Kızılay’a verin ki kurbanınız Hakk’a ulaşsın.
Bir de Mehmetçik Vakfı var. Tam bir denetim altında... Askerimize destek olmak için kurbanları o vakfa bağışlamak böyle bir zamanda ayrı bir anlam taşıyor.
Yine devlet denetimindeki Türk Hava Kurumu da gönlünüz rahat olarak kurban bağışı yapabileceğiniz yerdir.
Tekrar ediyorum: Kurban kesecek Müslüman kardeşlerim! Şimdiden Allah kabul etsin ama kurbanınızla günah girmeyin; o şaibeli özel vakıflardan, derneklerden uzak durun; böylece Allah’a yaklaşmış olun.
AYŞENUR’UN POLİSİ
Gazeteci Ayşenur Arslan CNN Türk’te her sabah 11.00’de başlayan Medya Mahallesi isimli programla ünlendi. Buraya kendisine yakın isimleri çağırmasına karşın; ilginç sorular sorarak gündemde kaldı. Ve ilginç sorular CNN Türk yönetimini rahatsız edince biraz dinlendirildi. İzleyiciden gelen baskıyla olsa gerek Ayşenur’un programı yeniden yayıma konuldu. Ama bu kez başına bir polis dikmişler: Akif Beki...
Şimdi moda; AKP iktidarının yandaşlığını yapanları ekranlara çıkarmak ya... Bunları da kimse seyretmiyor ya... İşte Ayşenur gibi beğenilen isimler aracılığı ile bunları dinletmek istiyorlar.
Ama Akif Beki öyle bir havalarda ki zavallı Ayşenur’u konuşturmuyor; ikide bir onun söylediklerini düzeltmeye kalkışıyor; yön veriyor.
Medya Mahallesi; oldu Yandaş mahallesi...
Kimse kendisini kandırmasın; izleyici yüzüne bile bakmıyor onun...
ÖYMEN İLE KONGAR
Pek çok tanıdığımın ve okurlarımın sorduğu bir soru var: “Altan Öymen gibi, Emre Kongar gibi isimlerin o programda ne işi var?”
Altan Öymen ile Prof. Emre Kongar; CNN Türk’te “Dört Bir taraf” isimli bir programda Nazlı Ilıcak ve Nagehan Alçı ile tartışıyorlar.
Kimse Nazlı Ilıcak’ı bu programda abes görmüyor.
Bu baskı ortamında, Altan Öymen gibi Emre Kongar gibi isimler; kurgulanmış bir yeminli yandaşı ciddiye alarak nasıl olur da ona onur kazandırırlar?
Eğer; bugün Türkiye’de organize dinlemeler, özel savcılar; özel mahkemeler haklı işliyor ise; Nagehan’lı program da haklı gidiyor demektir.
Verdiği toptancı kararda, bir kadının elinden “Babalık ve kocalık hakkını” almaya kalkışan Balyoz türü mahkemeleri alkışlayanlarla sohbet etmek aceba kime kaybettirecektir?
Yorum Gönder