Anayasaya göre başkumandan kim? Çankaya’daki AKP’li!
Hayır, değil. Başkumandan RTE!
Sabah gazetesi dün Suriye’nin Akçakale’yi top ateşiyle vurmasına Fırtına obüsleriyle anında karşılık veren olayın arka planında RTE olduğunu açıkladı.
Büyük bir özveriyle siyasal sorumluluğu üstlenmiş RTE. Askere korkmayın vurun, arkanızda ben varım demiş!
Hey gidi Türkiye! Bak analar neler doğurmuş.
Kışlada, kahve ocağında askerlik yapan teğmenden, ordulara kumanda eden sivil bir kumandan çıkmış, ne kadar iftihar etsek azdır!
Üstelik olayı küçümsemenin ne gereği var.
Hitler de onbaşı idi ilk dünya savaşında. İkinci Dünya Savaşı’nda mareşallara harita başında savaş direktifleri veren sivil başkumandan değil miydi?
***
Yurt düzeyinde partili partisiz, AKP’li olsun muhalefet partilerinden olsun halkın savaşa hayır dediğini her hafta önüne konulan anketlerden görmüş olacak ki dışarıya (Suriye’ye) asker göndermeye izin veren tezkerenin savaş tezkeresi olmadığının altını çiziyor.
Derdi barış ve güvenlikmiş de başka bir şey vallahi billahi istemiyormuş; hele savaş! Zinhar aklının ucundan geçmiyormuş!
Sen gel de bunu benim külahıma anlat!
Kabahatini örten kediler gibi, savaş izni içeren tezkereye karşı çıkanları meydanlarda -CHP’yi- halka anlatacağını yani şikâyet edeceğini söylüyor.
Lakin iktidar yandaşlığına terfi eden MHP dışındaki muhalefetin de yanlış, sonucu nereye varacağını hesaplamaktan aciz Suriye politikasıyla Türkiye’yi nasıl savaşın eşiğine taşıdığını meydanlarda halka anlatacağını hesaba katmadan…
…içi boş tehditler savuruyor.
***
İktidar sözcüleriyle borazan medya, Suriye’nin beş ölüme neden olan top atışına Fırtına obüsleriyle mukabele eden, sağa sola telefon açan RTE’nin davranışlarını yorumlayan Batı kaynaklı tepkileri başarılı diplomasiye örnek gösteriyorlar.
Batılı kaynaklar uluslararası hukuk çerçevesini aşmayan obüslü tepkiyi destekliyorlar, Şam’ı şiddetle kınıyorlar ama…
…beri yandan Türk hükümetine “itidal çağrısında” bulunuyorlar.
Kısacası hükümeti savaştan uzak durması için uyarıyorlar.
Dünyadan gelen destek ve itidal çağrıları; Suriye’den “kaza yollu” gelen top atışları süreklilik kazanır, can kaybına neden olursa, RTE’nin bir gece sabaha karşı TSK’ye sınırları aşmasını emrederek başlatacağı olası bir savaşta NATO ülkelerinin, askeriyle ABD’nin yanımızda yer alacağı güvencesi içermiyor.
***
ABD ve Avrupa medyasında RTE’ye haydi savaşa diye çağrıda bulunan tek bir yorum yok!
Wall Street Journal, “Batılı diplomatlara göre NATO ortak bir askeri cevap vermek konusunda pek iştihalı değil” diye yazıyor.
Gazete içerideki kaygının dışarıya egemen olduğunu şu satırlarla duyumsatıyor: “Dikkatler Ankara’nın cevabının tek bir saldırı ateşiyle sınırlı mı kalacağı yoksa daha sürekli bir askeri atışmanın mı gerekeceği üzerinde odaklandı.”
Bu ve benzeri dış yorumlardan söz ederken medyamızın ünlü, tirajı milyonlara varan TV’lerin anchorman’lerinden, elbette Mehmet Ali Birand’ın yorumlarına da yer vermek gerekiyor.
Hükümetin Suriye bombalarına misliyle karşılık verdiği ve vereceğini ilan ettiği gece, MA Birand’ın yorumu: “Savaş çıkmaz!”
Bir gün sonra, hükümetin savaş tezkeresinin TBMM’de kabul edildiği, Başbakan’ın Hatay’a yine bombaların düştüğünü açıkladığı ama asla savaşı akıllarından geçirmediğini ilan ettiği günün gecesi Birand; “Şayet bombalama olayları sürerse… (izleyicilerin içine işleyen ‘bir bilen’ bakışıyla) savaş başlar!” dedi.
Ama bakarsınız Birand; 15 yıl sonra, 15 yıl önce 28 Şubat’ı desteklediğini anımsayarak günah çıkardığı gibi; yarınlarda bir gün önceki yorumunu bir gün sonra yalanlayan yorumlar yaparak hata yaptığını da söyleyebilir.
Bir gün öyle, bir gün böyle.
Zamane siyasetçileri gibi…
Yorum Gönder