1 Mayıs neden kutlanır? Salt işçi sınıfının bayramlaşması için mi?
Ya da emekten yana olan her kesimin işçi sınıfıyla dayanışması için mi?
Daha açık şöyle soralım: 1 Mayıs sadece bir bayram mıdır? Siyasal
hedefi olmayan 1 Mayıs’ın işçi sınıfına ne yararı vardır?
Bu sorulara verilecek yanıta göre 1 Mayıs’ı değerlendirmek, sınıfın,
dolayısıyla da Türkiye’nin yararınadır.
Gelin bu düzlemden bakarak dünkü 1 Mayısları değerlendirelim. 1
Mayısları diyoruz, çünkü siyasal hedeflerine ve hatta hedefsizliklerine göre üç
temel 1 Mayıs kutlaması vardı dün:
1. TAKSİM 1 MAYIS’I
İstanbul’da sendikalar Taksim’e çıkmak istedi. Valilik ise
Taksim’deki inşaatı gerekçe göstererek sendikalara Kazlıçeşme’yi ya da
isteyecekleri başka bir yeri adres gösterdi.
Ancak başta DİSK olmak üzere sendikalar Taksim’e çıkmakta ısrar
etti.
İnşaat nedeniyle alanın 1 Mayıs’a uygun olup olmadığı tartışmasını
bir yana bırakarak şunu söyleyebiliriz: Taksim’de inat ve ısrar et elbette,
fakat yeterli gücün varsa!
Güçten kastımız somuttur: Taksim’e emekçileri sokmamakla
görevlendirilmiş 40 bin polisi geçebilmek!
Kuşkusuz bu güç son tahlilde sayıdır ama bizi o sayıları bulmaya
götürecek şey ise siyasal hedeftir, kimlerle birleştiğindir ve haklı olup
olmadığındır.
Tüm bu hesapları yapmadan “kazanılamayacak bir savaşa girmek” bir
kurmaylık hatasıdır ve sonuçları itibariyle de kitleyi ezdirmektir.
DİSK böyle bir hesap yapmadı ve sol maskeli grupların da baskısıyla
Şişli’den Taksim’e yürümekte ısrar etti. Türk-İş ve KESK de Beşiktaş’tan
Taksim’e yürümek istedi. Sürecin dışında kalmamak için olsa gerek, İP ve CHP de
Beşiktaş’ta toplandı!
BDP ise “barış sürecini” olumsuz etkilememek adına belki de, 1
Mayıs’a göstermelik katıldı…
Sonuçları dün yaşadık. AKP hükümeti 12 Eylül’ü aratır nitelikte
sıkıyönetim ve OHAL ilan etti. Ama karşısında bu tabloyu bozacak bir kuvvet
yoktu! Böylece hem tablo bozulamamış oldu hem de kitleler kırdırıldı.
Durumu en iyi özetleyen ise Taksim’de ısrar eden DİSK Genel Başkanı
Kani Beko’nun tüm yaşananlardan sonra yaptığı çağrıydı:
“İşçilerin evlerine güvenle gidebilmesi için polisten düzenleme bekliyoruz.”
Kuşkusuz bu tablonun nedeni yanlış siyasal hedef ve sınıfın hatalı
ittifaklarıydı. Daha da somutlarsak, Açılım’a destek vermek ve sol maskeli
gruplarla yan yana durmak, sınıfı zayıflatmaktadır!
2. KADIKÖY 1 MAYIS’I
TKP, 1 Mayıs’ı Kadıköy’de kutladı. TKP’nin Taksim’de ısrar etmemesi
kuşkusuz önemliydi.
Ancak TKP’nin izlediği genel çizgi onu Kadıköy’de yalnızlığa mahkum
etti, işçi sınıfından tecrit etti.
3. TANDOĞAN 1 MAYIS’I
Üçüncü ve örnek alınacak 1 Mayıs ise Tandoğan’daydı. Tandoğan aynı
zamanda diğer pek çok ildeki kutlamaları da yansıtıyordu.
Peki, neydi farkı?
Sendikalar Tandoğan’daydı. İşçi Partisi Tandoğan’daydı. Atatürkçü
Düşünce Derneği Tandoğan’daydı. Türkiye Gençlik Birliği Tandoğan’daydı. Türk
Bayrakları Tandoğan’daydı.
Yani Cumhuriyet ve Emek kuvvetleri Tandoğan’da birleşmişti.
Ve Tandoğan’daki tablo Zonguldak’ta, İzmir’de, Antalya’da,
Tekirdağ’da, Eskişehir’de, Adana’da, Rize’de, Trabzon’da, kısacası Türkiye’nin
pek çok yerinde gerçekleşti.
Türkiye’yi AKP-PKK ittifaklı bölünme sürecinden de işte bu tablo
çıkaracak!
Yorum Gönder